Bizim kötü bir suç ve, büyük bir günah işlediğimizi, ve Tanrılar tarafından cezalandırılmamız gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | يظن أنه يرتكب جريمة شنعاء تدنيس شديد و سيعاقب بشدة من قبل الآلهة |
Tanrılar tarafından korun ve yenilen. | Open Subtitles | ربما تكون يقظاً، ومحمياً ومجدّداً من قبل الآلهة |
Tanrılar tarafından bana verilen görevleri yerine getireceğim. | Open Subtitles | أنا مربوط بالإلتزامات التي تم تسليمها لي من قبل الآلهه |
Gelecekteki Krallar, Tanrılar tarafından tasarlanmış yer yüzündeki bir Tanrının reenkarnasyonu olacaktır. | Open Subtitles | الملك المستقبلي سيكون تقمص إله على هذه الأرض منجب من قبل الآلهه بنفسهم |
Birbirlerine uyumu o kadar iyi ki, bunun sadece Tanrılar tarafından yapılması mümkün. | Open Subtitles | تلائمهما معا صحيخ يمكن ان وصف كتصمم من الآلهة |
Öylesine talihli bir adam ki bizzat Tanrılar tarafından kutsanmış olsa gerek! | Open Subtitles | رجل حظى بهذا الحظ السعيد فبالتأكيد هو مُبارك من الآلهة نفسها |
Sisyphos, Tanrılar tarafından bir kayayı bir dağın tepesine çıkarıp sonra tekrar aşağı yuvarlanmasını seyretmekle cezalandırılmış. | Open Subtitles | طلبت الأله من الرجل ان يرفع الحجر إلي اعلي الجبل ثم تجعله يدحرجها إلي اسفل مره اخري |
Dünyada Tanrılar tarafından bırakılmış büyük bir güç olduğundan, üstün insanların onu kullanabileceğinden emindi. | Open Subtitles | فقد بات مُقتنعاً أن هُناك قوة عظمى مُخبّأة بمكان ما على الأرض متروكة هناك بواسطة الآلهة |
"...böylece harikulâde melodisi, cennetteki Tanrılar tarafından bile duyulurdu. | Open Subtitles | ولذا تسمع انغامه المدهشة من قبل "الآلهة" في الجنة |
Sen Tanrılar tarafından seçildin. | Open Subtitles | لقد تمّ إختياركَ من قبل الآلهة |
Sen Tanrılar tarafından dokunulmuş biri gibisin. | Open Subtitles | أنت، مثلها، و مست من قبل الآلهة. |
Sadece Tanrılar tarafından dokundu o girebilirsiniz. | Open Subtitles | فقط أولئك تطرق من قبل الآلهة قد تدخل. |
Eğer Sisifos hakkındaki hikayeyi hatırlarsanız, Sisifos Tanrılar tarafından aynı taşı tepeye çıkarmakla cezalandırılmıştı, Tam sona gelmek üzereyken, taş yuvarlanıp düşüyordu ve tekrar başlamak zorunda kalıyordu. | TED | إذا كنتم تتذكرون قصّة سيزيف ، سيزيف عوقب من قبل الآلهة بدفع الصخرة نفسها لقمّة التلّ ، وعندما يقارب على الوصول للنهاية ، تتدحرج الصخرة ، و عليه حينها البدء من جديد . |
İnsanların kaderi, Tanrılar tarafından kontrol ediliyor, Vezir. | Open Subtitles | إرادة القوم تتحكم من قبل الآلهه يا الوزير |
Kuyrukluyıldız bir mesaj olmalıydı Tanrılar tarafından, ya da tek bir tanrı tarafından gönderilen. | Open Subtitles | لابد و أن المذنب رسالة اُرسلت من الآلهة أو من إله مُحدد. |
Tanrılar tarafından gerçekten de dokunulmuşsun. | Open Subtitles | أنتَ فعلاً لديكَ هبةٌ من الآلهة |
Zira, senin gibi o da Tanrılar tarafından dokunulmuş. | Open Subtitles | فبالمقارنة بكِ لديه موهبةٌ من الآلهة |
Sisyphos, Tanrılar tarafından bir kayayı bir dağın tepesine çıkarıp sonra tekrar aşağı yuvarlanmasını seyretmekle cezalandırılmış. | Open Subtitles | طلبت الأله من الرجل ان يرفع الحجر إلي اعلي الجبل ثم تجعله يدحرجها إلي اسفل مره اخري |
Bizzat Tanrılar tarafından kendi güçlerini zaptetmek için yapıldı. | Open Subtitles | لقد تم صنعه بواسطة الآلهة أنفسهم ليحوي شرورهم |
Dünyamız Tanrılar tarafından ele geçirildi! | Open Subtitles | عالمنا يتم الإستيلاء عليه بواسطة الآلهة! |