| Yani katil satanist Tarikatlar yok ama katil satanistler var öyle mi? | Open Subtitles | اذن الطوائف الشيطانية القاتلة غير موجودة لكن القتلة المتسلسلين الشيطانين موجودين؟ |
| Tarikatlar zihin kontrolü teknikleriyle bilinir. | Open Subtitles | الطوائف المنعزلة معروفين بطرقهم السيئة في السيطرة على العقول |
| Bu mutaassıp Tarikatlar beni huzursuz ediyor ihtilale zemin hazırlıyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الطوائف الدينية تجعلني قلقًا جدًا. إنهم حاويات للثوار. |
| Selam ben Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar, Patlayıcılar ve Tarikatlar'dan Sean Kilaney. | Open Subtitles | مرحباً أنا شون كيليني من مكتب الكحول والتبغ والأسلحة النارية والمتفجرات والأديان |
| Ama katil satanist Tarikatlar hakkında bir kanıt bulamadık. | Open Subtitles | لكننا لم نجد اي دليل على طائفة شيطانية قاتلة |
| Gizli Tarikatlar veya kanlı virüsler içermeyen cinsten. | Open Subtitles | النوع الذي لا يتضمن طوائف سرية أو فيروسات الدم |
| Birincisi, tüm Tarikatlar dini değildir. | TED | الأول، ليست جميع الطوائف دينية. |
| Tarikatlar aynı zamanda para, seks, güç veya her üçüyle azmettirilmiş, otoriter ve narsist özelliklere sahip olan, oldukça inandırıcı insan liderlere de itaat talep ederler. | TED | تشترط الطوائف الطاعة للقادة البشر الذين يكونون غالباً أشخاص مقنعين للغاية مع نزعات سلطوية ونرجسية يدفعهم المال أو الجنس أو السلطة أو جميعها. |
| Tarikatlar hedef alacakları kişiyi tanımada beceriklidir, genelde bir bölgede yeni olanlara veya son zamanlarda kişisel ya da mesleki kayıp yaşayanlara odaklanırlar. | TED | الطوائف ماهرة في تحديد من تستهدف، غالباً ما يركزون على أناس جدد في منطقة ما، أو أشخاص عانوا مؤخراً من خسائر شخصية أو مهنية. |
| Tarikatlar, temel düşünce, konuşma ve birlik özgürlüklerini reddederek, üyelerinin psikolojik ve duygusal gelişimlerini engeller ve bu da, normal gelişim aktiviteleri ve aşamalarından mahrum kalan çocuklar için büyük bir sorundur. | TED | من خلال منع الحريات الأساسية كالفكر والتعبير وتكوين الجمعيات، تعيق الطوائف النمو النفسي والعاطفي لأتباعها، وهي مشكلة أساسية للأطفال، الذين يحرمون من الأنشطة التنموية المعتادة والأحداث المهمة. |
| Yine de çoğu tarikat üyesi, ister kendi kavrayışları aracılığıyla, ister aile ve arkadaş yardımıyla veya Tarikatlar dış baskı veya skandallar sonucu yıkıldığında, bir kaçış yolu bulabiliyorlar. | TED | ومع ذلك، ينجح العديد من أعضاء الطوائف في إيجاد طريقة للخروج، سواء من خلال إدراكهم الخاص، بمساعدة العائلة والأصدقاء، أو حين تتداعى الطائفة بسبب ضغوط خارجية أو فضائح. |
| Tarikatlar takipçilerine dört temel ödül sunar. | Open Subtitles | الطوائف تقديم أتباعهم أربع جوائز الأساسية - |
| Katil satanist Tarikatlar yoktur. | Open Subtitles | الطوائف الشيطانية القاتلة غير موجودة |
| Tarikatlar piramit gibidir. | Open Subtitles | الطوائف الدينية مبنية كالأهرام |
| Zihin kontrolü ve Tarikatlar alanında dünyanın önde gelen otoritelerinden biriyim. | Open Subtitles | أنا (أنسل روث) أحد مشاهير العالم بمسائل التحكم بالعقل ومنظمات الطوائف |
| Selam ben Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar, Patlayıcılar ve Tarikatlar'dan Sean Kilaney. | Open Subtitles | مرحباً أنا شون كيليني من مكتب الكحول والتبغ والأسلحة النارية والمتفجرات والأديان |
| Selam ben Alkol, Tütün, Ateşili Silahlar, Patlayıcılar ve Tarikatlar'dan Sean Kilaney. | Open Subtitles | مرحباً, أنا شون كيليني من (مكتب الكحول والتبغ والأسلحة النارية والمتفجرات والطوائف) |
| - Buralarda Tarikatlar hakkında bir söylenti duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعت أيّ إشاعاتٍ بشأن طائفة في الأنحاء ؟ |
| Takip ettiğinde karşılaştığın şey hippilerle Tarikatlar olur. | Open Subtitles | إتبعهـا لن يقودك إلى الطوائف و الهيبيز ( الهيبيز طائفة وثقافة أمريكية ) |
| Oldukça gizli bir Tarikatlar. | Open Subtitles | أجل فهم طائفة شديدة السرية |
| ve Tarikatlar, tarikatlarımız var. | Open Subtitles | والطوائف , لدينا طوائف |