- Elbette eminim. 50 metre sonra mısır tarlasından sağa dön. | Open Subtitles | بالطبع , بعد خمسة عشر متراً نتجه يميناً إلى حقل الذرة |
Aynı zamanda bunları okulda öğretmenin bir mayın tarlasından geçmek gibi hissettirdiğini biliyorum. | TED | وأعلمُ أيضًا أن تدريس هذه المواضيع في المدارس يمكنُ أن يشبه السير في حقل ألغام. |
Beni bu mayın tarlasından geçirmek için tam üç saniyen var. | Open Subtitles | لديك ثلاث ثوان لتعبري بنا خلال حقل الألغام هذا |
Başından beri mayın tarlasından geçmek kimin fikriydi? | Open Subtitles | من صاحب فكرة قيادة السيارة عبر حقل ألغام؟ |
Mısır tarlasından gelecekti. | Open Subtitles | سيَدْخلُ من حقلِ الذُرة. |
Ama tanımlayıcı veri enlem ve boylam açısından çevrilmesi lazım ki bu da iğne tarlasından oluşan samanlıkta iğne aramak demek. | Open Subtitles | يجب ان تترجم إلى خطوط الطول و العرض و ذلك كالبحث عن إبرة بكومة قش في حقل من الإبر |
Görgü tanığının anlattığına göre vurulma olayı Astsubay LeMere, Taliban'ın mayın tarlasından iki Afgan çocuğu kurtarmasından hemen sonra meydana gelmiş. | Open Subtitles | طبقا لشاهد عيان الحادث وقع مباشره بعد أن قام الملازم لمير بانقاذ طفلين أفغان من حقل ألغام طالبانى |
Koch, yani şovmen, ...Missouri'de bir çiftçinin tarlasından kazılıp çıkarılan kemikleri satın almış... ve geçimini sağlıyordu. | Open Subtitles | كوخ، مقدم العروض قام بحفر وإكتشاف عظامها في حقل مُزارع من ولاية ميسوري الأمريكية وقام بحفظها |
Siktiğimin bir mayın tarlasından, bir ciple hiç geçtiniz mi, meselâ? | Open Subtitles | هل تدفع أي وقت مضى عربة همفي من خلال حقل ألغام سخيف؟ |
Bu sefer mayın tarlasından geçmeyeceğiz. Ölü bölgenin etrafından gideceğiz. | Open Subtitles | بدون حقل ألغام هذه المرة، سنلتف حول منطقة الخطر |
Ama şunu tekrar düşünün: Amerika'daki İnsan Hakları Hareketi siyasi tehlikelerin olduğu bir mayın tarlasından geçti, baskıyla yüzleşti ve üstesinden geldi, büyük siyasi imtiyazlar elde etti, riskler arasında yol alarak yenilikler getirdi. | TED | ولكن مرة أخرى، فكروا بهذا: حركة الحقوق المدنية فى الولايات المتحدة خاضت عبر حقل ألغام من الأخطار السياسية، وواجهت القمع وانتصرت. وربحت العديد من الامتيازات السياسية، ورواغت وأبدعت خلال المخاطر. |
Pirinç tarlasından çamlığa götürdüm. | Open Subtitles | كانت من حقل الأرز إلى بستان الصنوبر |
- O mayın tarlasından kaçmakta haklıymışsın. | Open Subtitles | أنت محقه لتجنب حقل الألغام هذا |
Onları bu sırada soğan tarlasından geçerek takip etmeye başlıyoruz sınıra doğrudan ulaşmak için vadi yolundan gidiyorduk. | Open Subtitles | لقد بدأوا بإطلاق النار علينا بينما يقطعون الطريق إلى حقل البصل يتجهون إلى طريق "كانيون" مباشرة على الحدود |
(Kahkahalar) Dünyadaki birkaç şey mısır tarlasından daha az doğaldır. | TED | (ضحك) بضعة أشياء على الأرض هي أقل طبيعية من حقل ذرة |
Anayoldan saptı... ..Jilly'nin tarlasından kuzeye doğru gidiyor. | Open Subtitles | تحول عن الطريق الرئيسي منطلقاً للشمال يعبر حقل (جيلي) |
Mısır tarlasından çıkmayacak. | Open Subtitles | انها لن تخرج من حقل الذرة |
Bunlardan birinin Irak'ta ateş altında mayın tarlasından geçtiğini gördüm. | Open Subtitles | رأيت إحدى تلك الأليات تعبر حقل ألغام بينما كانت هناك وابلاً من النيران في "العراق" يا عميل (غيبس) |
Mısır tarlasından fırlayıverdi. | Open Subtitles | لقد ركض خارجاً من حقل الذرة |
Bizi mayın tarlasından çıkardılar. | Open Subtitles | سَحبونا خارج حقلِ الألغام |