"sadece sana ne dediysem onu yap," ve Tartışma yok "tamam Tartışma yok." "- ilk olarak,yarın sandalla gezmeye gidiyoruz" | Open Subtitles | حسنا ، لا نقاش أولا ، نركب زوارق غدا |
Seni çalıştıracağım. Tartışma yok. | Open Subtitles | أنا أتحكّم بك، لا نقاش في ذلك |
Tartışamayız, tamam mı? Artık Tartışma yok. | Open Subtitles | حبيبتي لا يمكننا أن نتشاجر لا مزيد من المشاجرات |
Tartışamayız, tamam mı? Artık Tartışma yok. | Open Subtitles | حبيبتي لا يمكننا أن نتشاجر لا مزيد من المشاجرات |
Diğer bir deyişle, ilk insanlar ölü hayvanları yiyiyordu. Tartışma yok, bu bir gerçek. Tek sorun şu ki, | TED | بمعنى آخر .. كان الانسان الاول ياكل اللحوم .. والحيوانات وهذا امرٌ حقيقي لا جدل فيه ولكن المشكلة .. هي |
Tartışma yok sempatimi kazanmak için son dakika kıvırmaları yok. | Open Subtitles | "بدون نقاش ولا استجداء لعطفي في اللحظة الأخيرة" |
Çok fazla tartışma var büyük bir millet olarak bizim dünyanın polisi, güvenlik teşkilatı olmamız gerekip gerekmediği konusunda; ancak, hakikaten bizim dünyanın yaralarını saran olmamız gerekip gerekmediği konusunda hiç Tartışma yok. | TED | قد يكون هنالك جدل يخصنا نحن ... على اعتبارنا امة كبيرة عن حول انه يجب ان نلعب دور .. شرطي العالم .. وضابط امنه وحامي اصقاعه ولكن لا يجب ان يكون هنالك اي جدل عن دورنا في شفاء ورفع الانسان سوية معيشته حول العالم |