ويكيبيديا

    "tarzım değil" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ليس أسلوبي
        
    • ليس اسلوبي
        
    • ليس المفضل
        
    • لَيسَ أسلوبَي
        
    • هذه ليست شخصيتي
        
    • ليسَ أُسلوبي
        
    • ليست طبيعتي
        
    • ليست طريقتي
        
    • ليست أسلوبي
        
    • لَيسَ شيئَي
        
    O da tarzım değil, hele hele güzel bir hatun bana bir balıktan daha ahmak olduğumu söylüyorsa. Open Subtitles ذلك ليس أسلوبي أما. خصوصا عندما بنت جميلة تخبرني انا أغبى من السمكة
    Bunu sevip sevmediğimden emin değilim. Pek benim tarzım değil. Open Subtitles لا أدري إن كنت أحب ذلك أو لا إنه ليس أسلوبي تماماً
    Kaybedeceğim bir savaşa girmek benim tarzım değil. Open Subtitles ليس أسلوبي الأستمرار في . شيء متأكد من خسارتـه مجدداً
    tarzım değil. Chazz Michael Michaels yalnız takılır. Open Subtitles انه ليس اسلوبي تشاز مايكل مايكلز يعمل لوحده
    Ama yazarın kendine hikayeye atması olayı benim pek tarzım değil. Open Subtitles لكن في الحقيقة موضوع أن الكاتب يدخل شخصيته في القصة ليس المفضل لدي
    - Uzaktan da halledebiliriz. - Uzaktan halletmek benim tarzım değil. Open Subtitles نحن يُمكِننا فعل هذا عَن بُعد فعل الأشاء عن بُعد لَيسَ أسلوبَي
    Açık ilişki, bana göre değil. Benim tarzım değil. Open Subtitles أن يقوم أحد بتعرية جراحه و كل ما تبقى من هذا الهراء , لكه هذا ليس لي , انه ليس أسلوبي
    Yanlış anlama, tarzım değil ama cinsel hayatını rahat yaşamana hayranım. Open Subtitles تأكدي أن ذلك ليس أسلوبي ولكني معجبة بقدرتك على إظهار حياتك الجنسية
    Her şeye rağmen, öylece saldırılmayı beklemek benim tarzım değil. Open Subtitles لامشكلة ,كما أنه ليس أسلوبي الإنتظار للقتال
    Bu çeşit bir yargılama ve hata L veya benim tarzım değil. Open Subtitles ذلك النوع من التجربة و الخطأ ليس أسلوبي ولا إسلوب إل
    Benim gibi kötü bir konuşmacı sana ders veriyor. Hiç tarzım değil. Open Subtitles ،تعيس مثلي يلقي عليك محاضرة انه ليس أسلوبي
    Merhamet için yalvarmak benim tarzım değil, bunu şu an yapmak da iki yüzlülük olur. Open Subtitles استجداء الرحمة ليس أسلوبي والقيام بذلك في هذه المرحلة سيكون مخادعا على كل حال
    Böyle şeylere etiket koymak benim tarzım değil. Open Subtitles حسناً، إنه ليس أسلوبي لأضع طابع إشهاري على كل شيء.
    - Burada bizimle kal. - Benim tarzım değil. Open Subtitles ـ فقط إبقي معنا هنا ـ هذا ليس أسلوبي
    Paul Raymond'un kızıyım diye boş boş oturup, pasta yiyebilirdim ama bu benim tarzım değil. Open Subtitles يمكنني أن أجلس دون القيام بأي شيء لأنني ابنة "بول رايموند ولكن هذا ليس أسلوبي في الحياة
    Pek benim tarzım değil ama kocaman yer altı tesisi var, yani neden olmasın diye düşündüm. Open Subtitles هذا ليس أسلوبي تماماً... ولكن كان لديهم هذه المُنشأة الضخمة تحت الأرض، فقلت لنفسي لم لا؟
    Evet,gördüğün üzere işkence, gerçekte benim tarzım değil. Open Subtitles حسناً كما ترى فإن التعذيب ليس أسلوبي.
    Hayır, benim tarzım değil. Open Subtitles لا ، ذلك في الحقيقة ليس اسلوبي
    Benim tarzım değil. Çok fazla çatal var. Open Subtitles ليس المفضل لدي هنالك الكثير من الشـُوَك
    Bu benim tarzım değil. Open Subtitles ذلك لَيسَ أسلوبَي.
    - Benim tarzım değil Kalinda. Open Subtitles هذه ليست شخصيتي يا ـ (كليندا) ـ تستطيعن أن تتحولي إلى أي شخصيةٍ تريدينها
    Böyle bir iş benim tarzım değil. Open Subtitles هذا الشيء ليسَ أُسلوبي
    Öyle bir şey demedim. Benim tarzım değil. Open Subtitles لم أقل هذا على الإطلاق فهذه ليست طبيعتي.
    Bu seni tahrik ediyor olabilir ama hiç benim tarzım değil. Open Subtitles ربما هذه هي طريقتك في الإثارة ولكن هذه ليست طريقتي
    Bu arabanın bana ait olmadığı ortada, benim tarzım değil. Open Subtitles من الواضح السّيّارة لا تخصّني, ليست أسلوبي .
    Üzgünüm ama benim tarzım değil işte. Open Subtitles هو فقط لَيسَ شيئَي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد