Şey, size yaz tatilinden önce son ödev olarak aşevine gidip fakirlere ve muhtaçlara yemek dağıtımına yardım etmenizin zamanı gelmiş. | Open Subtitles | حسنا , هذا يبدو وقت ملائم لأعلمكم بمهمة الفصل النهائية قبل عطلة الصيف .نحن ذاهبون للمساعدة خارجا في مطبخ لإعداد الحساء |
Üniversite ikinci sınıftayken bir gece, Şükran Günü tatilinden yeni dönmüştüm, birkaç arkadaşım ve ben takılırken, park edilmiş bir banliyö treninin üstüne çıkmaya karar verdik. | TED | في ليلة ما , السنة الثانية في الكلية عائداً من عطلة عيد الشكر بعض أصدقائي وأنا كنا نتسكع بالجوار وقررنا أن نصعد على سقف قطار متوقف |
Poirot, Pengelley'in Ağustos tatilinden önce sanık sandalyesine oturacağını söylemişti. | Open Subtitles | قال "بوارو" بأنه سيلقى القبض على "بينغللي" قبل عطلة آب |
1947 yılının Haziran ayında, yaz tatilinden hemen önce asla aklımdan çıkmayan birşey oldu. | Open Subtitles | فييونيو1947قبل العطلة حدث شيئا أتذكره دائما |
Ama dönem tatilinden döndükten hemen sonra, bu garip olaylar olmaya başladı. | Open Subtitles | ولكن عندما عدنا بعد العطلة كل هذه الأشياء الغريبو بدأت تحدث |
Çünkü uzatmalı tatilinden henüz dönebildi. | Open Subtitles | لقد اتى منذ قليل الى وطنه من اجازة مُمتدة. |
Kış tatilinden sonra son sınıf olacaksınız. | Open Subtitles | ستكونوا طلاب ثانوية عامة بعد الإجازة الشتوية |
Vay, vay, vay, bakın şu yaz tatilinden gelene... tamamen hoş görünüyor. | Open Subtitles | احروا من اللذي عاد من عطلة الربيع بأحسن حالة |
Katılmak isteyenler başvurularını... bahar tatilinden önce yapsın, anlayacağınız sadece birkaç ay kaldı. | Open Subtitles | من يود الإشتراك يجب أن يسجل قبل عطلة الربيع مما يعني أن يبقى لكم بعض الاشهر للمماطله |
Çocuklar, üniversitedeki ikinci yılımızdayken Lily Teyzenizin bahar tatilinden dönüşünde... | Open Subtitles | أولاد ، في عامنا الثاني في الكلّيه عندما رجعت العمّه ليلي في عطلة الربيع |
Bay Brawne'a gideceğimiz yaz tatilinden bahsettin mi, yoksa ben mi söyleyeyim? | Open Subtitles | هل اخبرت الآنسة برون عن عطلة الصيف؟ , ام انك خجلان |
Eğer yanında onu getirmezse bahar tatilinden sonra oraya dönmeyeceğini söylüyor. | Open Subtitles | تقول بأنها لن تعود بعد عطلة الربيع إلا إذا إستطاعت أخذها معها |
Çok çalışıp kendim olursam Noel tatilinden önce gidiyorum. | Open Subtitles | أنه ان نحجت وكنت طالبا هادئا سـينقلني قبل عطلة العيد |
Fakat aynı zamanda ,sömestr tatilinden dönen sürtük bir yurt kızı gibi gizlenmiş bir kötülük getiriyorlardı. | Open Subtitles | لكن، كعاهرة نادي نسائي عائدة من عطلة الربيع، لقد كانوا أيضاً يجلبون للمنزل شراً مخفياً |
Sonra geçen ay, kış tatilinden sonraki ilk sabah kütüphanede bir şeyler okuyordum, sonra onu Rus edebiyatı bölümüne girerken gördüm. | Open Subtitles | ثمّ في الشهر الماضي كنتُ أقرأ في المكتبة في أوّل صباح دراسي بعد عطلة الشتاء، |
Geleneksel kış tatilinden anladığın bu mu? | Open Subtitles | هل هذه هي فكرتك عن قضاء العطلة الشتوية التقليدية ؟ |
Yaz tatilinden önce durmadan her gün masa tenisi oynuyordum. | Open Subtitles | . لقد لعبت تنس الطاولة كل يوم لفترة من الزمن قبل العطلة الصيفية |
Başbakan, yaz tatilinden sonra kadınların endişelerini gidermek için verdiği sözü tutsaydı... | Open Subtitles | ربما إذا رئيس الوزراء أبقى وعده لمعالجة أهتمامات النساء بعد العطلة الصيفية... |
Müdürle bir kez daha konuştum, ...yarıyıl tatilinden sonra başlamanın iyi olacağını düşünüyor. | Open Subtitles | أنا تحققت مع مديرة مدرستك وقالت انها لا تزال تعتقد بأنه يجب عليكِ البداية بعد العطلة الشتوية |
Noel tatilinden önce sınıfın en iyi iki öğrencisi üst sınıfa çıkar, alttaki iki de düşer. | Open Subtitles | قبل اجازة العيد نقوم بنقل أول وثاني طالب الى صفوف أخرى |
O'nu yaz tatilinden tam bir gün önce öldürmüştüm. | Open Subtitles | قتلتها قبل الإجازة الصيفية بيوم |
Yaz tatilinden dönmüş. Biraz farklı olarak. | Open Subtitles | لقد عادت من إجازتها الصيفية و هى مختلفة قليلا |