| Biz ayrılamayız tatlı çocuk. | Open Subtitles | لقد رُبطنا مدى الحياة أيّها الفتى الجميل |
| Bu paradan daha önemli bir şey, tatlı çocuk. | Open Subtitles | تعرف، هذا أكثر من أن يكون بشأن المال أيها الفتى الجميل |
| Yerde kal, tatlı çocuk. | Open Subtitles | أبقى نائماً أيها الولد الجميل |
| tatlı çocuk ağzını tutmayı becerseydi, bunu yapmak zorunda değildik. | Open Subtitles | ولم نكن لنقوم به لو أن الفتى الوسيم ًأبقى فمه مٌغلفا، |
| Düğmelerini ilikle, tatlı çocuk. | Open Subtitles | أخسره بقتلك زرر القميص , أيها الوسيم |
| Ne tatlı çocuk ama! | Open Subtitles | ياله من طفل لطيف! |
| Bunu öğrenmeliyim Jake. tatlı çocuk. | Open Subtitles | علي تعلم تلك الحركة جيك فتى جميل |
| tatlı çocuk, saat 11 yönünde. | Open Subtitles | شاب لطيف. في اتجاه الساعة 11 وإنه يحدق بي |
| Sen bana tatlı çocuk dedin, ben de bu durumda sana amca diyebilirim. | Open Subtitles | لقد دعوتني بالولد اللطيف , فأنت عمي إذاً |
| - "Bizimle oynamayı bırak seni küstah, zengin, tatlı çocuk." | Open Subtitles | - "كف عن التلاعب بنا" "أيها الصبي الجميل الغني المتغطرس" |
| Sen değil şişko İsa. Geride dur. Sen, tatlı çocuk. | Open Subtitles | أنت سمين جداً , سينزلق إلى الخلف أنت أيها الفتى الجميل |
| Seni kemer koruyamaz, tatlı çocuk. | Open Subtitles | ولا الحزام الذي أخذته سينقذك مني أيها الفتى الجميل |
| Bu, onun isteği. Sana verilen kısacık zamanın tadını çıkar tatlı çocuk. | Open Subtitles | تمتع بما تبقي لديك من الوقت ، أيها الفتى الجميل |
| Tamam. Biraz kurmak Let temel kurallar, tatlı çocuk. | Open Subtitles | حسناً , لنضع القواهد الاساسيه ايها الفتى الجميل |
| Sana ihanet ederler tatlı çocuk. | Open Subtitles | سيخونونك أيها الولد الجميل. |
| Hey, tatlı çocuk. | Open Subtitles | مرحباً أيها الولد الجميل. |
| Yarın saçlarını kestireceğiz, tatlı çocuk. | Open Subtitles | ستحلق شعرك غدا أيها الفتى الوسيم. |
| Yanımda oturan tatlı çocuk meğer delinin tekiymiş. | Open Subtitles | الفتى الوسيم الذي كان يجلس بجوارنا اتتضح أنه مخبول! |
| Sert olduğunu sanıyordum tatlı çocuk. | Open Subtitles | ظننتك قوي، أيها الوسيم. |
| tatlı çocuk. | Open Subtitles | طفل لطيف. |
| Paranın yarısını almana izin vereceğim tatlı çocuk. | Open Subtitles | سأدعك تأخذ نصف المال، أيّها الجميل. |
| Kalk ve parılda tatlı çocuk! Kaldır tembel kemiklerini! | Open Subtitles | إستيقظ وإنهض أيها الطفل الجميل وحرك هذه العظام اليابسة |
| - tatlı çocuk değil mi? | Open Subtitles | أن الفتي لطيف,اليس كذلك؟ نعم |
| O tatlı çocuk sürekli seni dinleyen seni şımartan, artık yok. | Open Subtitles | ذلك الفتى اللطيف الذي كان دائماً يسمعك والذي كان مسحور بك,قد ذهب |
| Seni tatlı çocuk. | Open Subtitles | أنت ولد حلوّ حلوّ. |