| Ve vahşi görünüşlerine rağmen, Tazmanya canavarları aslında oldukça sevimli küçük hayvanlardır. | TED | ﻭﻋﻠﻲ ﺍﻟﺮﻏﻢ ﻣﻦ ﻣﻨﻈﺮﻫﺎ ﺍﻟﻮﺣﺸﻲ ﻓﺈﻥ ﺍﻟﻌﻔﺎﺭﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧية ﻫﻲ ﺣﻴﻮﺍﻧﺎﺕ ﺻﻐﻴﺮﺓ ﻟﻄﻴﻔﺔ |
| Ama yine de Tazmanya canavarı üç yavrusunu kesesinde besliyordu. | TED | ﻣﻊ ﺫﻟﻚ ﻛﺎﻧﺖ لا ﺗﺰﺍﻝ ﺗﺮﺿﻊ ﺻﻐﺎﺭﻫﺎ ﺍﻟﺜﻼﺛﺔ ﻓﻲ ﺟﻴﺒﻬﺎ |
| Haydi Tazmanya canavarını kanserden nesli tükenen ilk hayvan olmaktan kurtaralım. | TED | ﻓﻠﻨﻤﻨﻊ ﺍﻟﻌﻔﺮﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧﻲ ﻣﻦ ﺃﻥ ﻳﻜﻮﻥ ﺃﻭﻝ ﺣﻴﻮﺍﻥ ﻳﻨﻘﺮﺽ ﺑﺴﺒﺐ ﺍﻟﺴﺮﻃﺎﻥ |
| Keçisakal, keçisalak, gösterişli şapka, profil fotoğrafı günbatımı, Tazmanya canavarı dövmesi, keçisakal. | Open Subtitles | سكسوكه , سكسوكه متبختر صورة الحساب منظر الغروب وشم شيطان تازمينيا سكسوكه |
| Tazmanya canavarı bize gösterdi ki kanser sadece bulaşıcı bir hastalık olmakla kalmayıp aynı zamanda bir türün tamamını yok olma tehlikesine düşürebilir. | TED | ﻟﻘﺪ ﺍﺭﺍﻧﺎ ﺍﻟﻌﻔﺮﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧﻲ ﺍﻥ ﺍﻟﺴﺮﻃﺎﻥ ﻟﻴﺲ ﻣﻦ ﺍﻟﻤﻤﻜﻦ ﺍﻥ ﻳﺼﺒﺢ ﻣﻌﺪﻳﺎ ﻓﻘﻂ ﻟﻜﻦ ﺑﺈﻣﻜﺎﻧﻪ ﺍﻥ ﻳﻬﺪﺩ ﻓﺼﻴﻠﺔ ﻛﺎﻣﻠﺔ ﺑﺎلاﻧﻘﺮﺍﺽ |
| Peki, ilk olarak, Tazmanya canavarı nedir? | TED | ﻟﺬﺍ ﻓﻲ ﺍﻟﺒﺪﺍﻳﺔ. ﻣﺎﻫﻮ ﺍﻟﻌﻔﺮﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧﻲ؟ |
| Aslında, Tazmanya'da büyümek Tazmanya canavarını doğal ortamında görme şansı yakaladığımızda inanılmaz heyecan vericiydi. | TED | ﻓﻲ ﺍﻟﺤﻘﻴﻘﺔ ﺑﺴﺒﺐ نموها ﻓﻲ ﺗﺎﺳﻤﺎﻧﻴﺎ ﻛﺎﻥ ﻣﻦ ﺍﻟﻤﺜﻴﺮ دائما ﺍﻥ ﻧﻤﻠﻚ ﻓﺮﺻﺔ ﺭﺅﻳﺔ ﻋﻔﺮﻳﺖ ﺗﺎﺳﻤﺎﻧﻲ في ﺍﻟﺒﺮﻳﺔ |
| Ama Tazmanya canavarının sayısı gerçekten inanılmaz hızlı bir şekilde düşüş gösteriyor. | TED | ﻟﻜﻦ ﺗﻌﺪﺍﺩ ﺍﻟﻌﻔﺎﺭﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧﻴﺔ ﻳﺘﻌﺮﺽ. الآن لاﻧﺤﺪﺍﺭ ﺳﺮﻳﻊ ﺟﺪﺍ |
| Hikaye 1996 yılında başlıyor bir vahşi yaşam fotoğrafçısının bu fotoğrafı çekmesiyle Tazmanya canavarını yüzünde kocaman bir tümörle. | TED | ﺑﺪﺃﺕ ﺍﻟﻘﺼﺔ ﻓﻲ ﻋﺎﻡ 1996 ﻋﻨﺪﻣﺎ ﺍﻟﺘﻘط ﻣﺼﻮﺭ ﻟﻠﺤﻴﺎﺓ ﺍﻟﺒﺮﻳﺔ ﻫﺬﻩ ﺍﻟﺼﻮﺭﺓ هنا ﻟﻌﻔﺮﻳﺖ ﺗﺎﺳﻤﺎﻧﻲ ﻣﺼﺎﺏ ﺑﻮﺭﻡ ﻛﺒﻴﺮ ﻋﻠﻲ ﻭﺟﻬﻪ. |
| Fakat şimdi bunun Tazmanya'da yayılmakta olan bir salgın bir hastalığın ilk işareti olduğuna inanılıyor. | TED | ﻟﻜﻨﻨﺎ الآن ﻧﻌﺘﻘﺪ ﺑﺄﻥ ﻫﺬﻩ ﺍﻟﺼﻮﺭﺓ ﻛﺎﻧﺖ ﺃﻭﻝ ﻣﺸﻬﺪ ﻟﻤﺮﺽ ﺟﺪﻳﺪ ﺃﺻﺒﺢ الآن ﻭﺑﺎﺋﺎ ﻣﻨﺘﺸﺮ ﻓﻲ ﺗﺎﺳﻤﺎﻧﻴﺎ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 