| 2000 yıl önce, Galen şizofreniyi böyle tedavi ediyordu. Eski Yunan'ın Marcus Welby'si. | Open Subtitles | منذ ألفي عام، هكذا عالج (جالين) مريضي الفصام (ماركس ولبي) لليونان القديمة |
| Bu doktor kurbanımızı tedavi ediyordu. | Open Subtitles | الذي عالج الضحية |
| - Dr. Meadows birçok polisi tedavi ediyordu. | Open Subtitles | عالج الد. (ميدوز) عديداً مِن رجال الشرطة |
| Onunla hastanede tanıştım. Büyükbabamı tedavi ediyordu. | Open Subtitles | قابلته في المستشفي، فقد كان يعالج جدّي |
| Kendi kendini tedavi ediyordu. | Open Subtitles | لقد كان يعالج نفسه |
| House, Anderson'ın kampanya yöneticisini tedavi ediyordu senatörün kendisini değil. | Open Subtitles | (هاوس) كان يعالج مدير حملة (أندرسون) وليس السيناتور نفسه |
| Bıraktığımda bir yanığı tedavi ediyordu. | Open Subtitles | تركته يعالج حرقًا. |