Dünya liderine suikast düzenleyen tehlikeli bir suçlu gibisin be. | Open Subtitles | حسبتك مجرم خطير الذي حاول اغتيال رئيس العالم، يا صاح |
Evet, o çok tehlikeli bir suçlu dedektif gibi davranır. | Open Subtitles | نعم. انه مجرم خطير. و يدعى انه مفتش شرطه. |
Metindeki bilgiye ulaşmaya çalışan tehlikeli bir suçlu var. | Open Subtitles | و الإحتياط منه هنالك مجرم خطير يريد الحصول على معلومات عن الدستور |
o tehlikeli bir suçlu tamam mı? | Open Subtitles | إنه مجرم خطير, حسنا؟ |
Bu çok tehlikeli bir suçlu Onu götüreceğim. | Open Subtitles | هذا مجرم خطر جدًّا، يتحتّم أن آخذه فورًا. |
Bu çok tehlikeli bir suçlu Onu götüreceğim. | Open Subtitles | هذا مجرم خطر جدًّا، يتحتّم أن آخذه فورًا. |
Bay Dolan, tehlikeli bir suçlu için müvekkilimden bilgi istediniz, ...bu suçlu kefalet ile çıktığı zaman, ...tam olarak suçlunun kaçtığı yere müvekkilimi sınır dışı ettiniz. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} سيد (دولان)، أنت طلبت من موكلي الشهادة على مجرم خطير {\pos(192,220)} وعندما خرج هذا المجرم بكفالة {\pos(192,220)} أبعدته إلى نفس المكان الذي هرب إليه المجرم. |
O tehlikeli bir suçlu. | Open Subtitles | هو مجرم خطير و عنيف |
Sen tehlikeli bir suçlu falan değil misin? | Open Subtitles | ألستَ مجرم خطير أو ما شابه؟ |
Adam tehlikeli bir suçlu. | Open Subtitles | هذا الرجل مجرم خطير. |
Bu bölgede tehlikeli bir suçlu var. | Open Subtitles | هناك مجرم خطير في هذه المنطقة |
Ama o tehlikeli bir suçlu... | Open Subtitles | لكنه مجرم خطير! |
tehlikeli bir suçlu Mosconi metniyle mi ilgileniyor yani? | Open Subtitles | إذا مجرم خطير مهتم (بالدستور (الماسكوني |
Chen Hu çok tehlikeli bir suçlu | Open Subtitles | (تشين ها ) إنه مجرم خطير |
tehlikeli bir suçlu. | Open Subtitles | مجرم خطير |