| Bana üyelik kartı teklif etmek için falan mı geldin? | Open Subtitles | أنت هنا لتقديم لي بطاقة عضوية؟ |
| Sadece buraya yardım teklif etmek için geldim. | Open Subtitles | لقد أرسلت فقط هنا لتقديم المساعدة. |
| Bu sefer iş teklif etmek için onunla buluşmak istediler. | Open Subtitles | هذه المرّة أرادوا أن يُقابلوها ليعرضوا عليها ترقية. |
| Gerçekten barış teklif etmek için geliyorlar. | Open Subtitles | إنهم قادمون بجدية ليعرضوا السلام |
| Size bir antlaşma teklif etmek için buradayım. | Open Subtitles | جئت إلى هنا لأعرض عليك إتفاقاً |
| Ben sana iş teklif etmek için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأعرض عليك عمل. |
| Sadece buraya yardım teklif etmek için geldim. | Open Subtitles | {\cH4080ff}لقد أرسلت فقط هنا لتقديم المساعدة. |
| Sana bir anlaşma teklif etmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأعرض عليك اتفاق |
| Birşey teklif etmek için geldim. | Open Subtitles | أتيت لأعرض عليك شيء |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 