ويكيبيديا

    "teknoloji bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التكنولوجيا
        
    Hedefinize ulaşmak için ihtiyacınız olan teknoloji bir tek burada var. Open Subtitles المكان الوحيد المتبقي مع التكنولوجيا التي تَحتاجُوها لتحقيق أهدافَكم هو هنا
    Aklımda hiç şüphesiz inanıyorum ki bu teknoloji bir üretim devrimine sebep olacak ve bildiğimiz üretimin yapısını değiştirecek. TED بدون ادنى شك أعتقد أن هذه التكنولوجيا ستتسبب في ثورة صناعات و ستغير مجرى الصناعات على غير المعتاد
    Geri kalan tüm teknoloji bir açıdan arkaplanda kalıyor. TED أما باقي مراحل التكنولوجيا تبقى خلف الكواليس.
    Neyse ki teknoloji bir hâyli yol kat etti ve bir dizi ilginç ev ödevine not verebiliyoruz. TED الآن، بكل سرور، قد قطعت التكنولوجيا أشواطا بعيدة، ويمكننا تقييم العديد من أنواع الواجبات المثيرة.
    Ama eğer başarıya ulaşırsa, bu teknoloji bir gün HIV'in vücuttan tamamen silinmesini sağlayabilir. TED ولكن يوما ما إذا نجحنا من الممكن أن تؤدي هذه التكنولوجيا إلى استئصال فيروس الإيدز من الجسم بشكل كامل.
    Şu görüş alanı meselesi var, yani teknoloji bir şekilde aslında gözlükleri giyerek gördüğünüzden daha fazla bir görüntü gösteriyor. TED هناك مسألة متعلقة بمجال الرؤية، بطرقة ما ترينا التكنولوجيا رؤية أوسع مما يمكن أن تراه عبر النظارة.
    teknoloji bir zamanlar sadece hastaneye özel şeylerin artık yapılmasını sağlıyor. TED تسمح لنا التكنولوجيا للقيام بأشياء كانت مقتصرة على المستشفيات.
    Yeni teknoloji bir toplumdaki üretkenliği arttırır, ki bu da uzun vadede kârı arttırır. TED وتزيد التكنولوجيا الجديدة من إنتاجية المجتمع، مما يؤدي على المدى البعيد إلى زيادة الربح.
    Yani, teknoloji bir bakıma 1952'ye kadar kimsenin aklında yoktu, benim doğduğum yıla kadar. Tabi ki teknoloji bundan önce de mevcuttu TED إذن، التكنولوجيا كانت نوعا ما مغيبة من فكر الجميع، حتى سنة 1952، والتي هي تاريخ ميلادي. ومن الواضح أن التكنولوجيا
    teknoloji bir kalemdir , haberleşebilmek ve iletebilmek için düşünceleri kağıt üzerine aktaran. Open Subtitles التكنولوجيا هي قلم الرّصاص, الذي يسمح للإنسان بترسيخ أفكاره على ورقة من أجل التواصل.
    teknoloji bir otomobildir ,ayaklarınızın sunduğundan daha hızlı seyahat imkanı sunar. Open Subtitles التكنولوجيا هي آليات النقل ، الذي تسمح للشخص بالسفر أسرع مما قد تسمح به قدماه.
    Çünkü bu teknoloji bir savaş anında, görmek için kullanılır. Open Subtitles بالإعتماد على التكنولوجيا التي نملكها في حالة الحرب ستكون لنا رؤية مختلفة و متقدمة أيضاً
    Tamam, teorik olarak bu teknoloji bir zaman makinasını çalıştırmak için kullanılabilir. Open Subtitles حسناً ، من الناحية النظرية يمكنه تطوير هذه التكنولوجيا لكي تشغل آلة السفر عبر الزمن
    Daha fazla bilgi için biyoloji ve teknoloji bir araya geldiler. Open Subtitles تخوض الأحياء و التكنولوجيا معاً سعياً مُشترك خلف معلومات أكثر.
    Tabii ki, ortak ekonomiye imkan sağlayan derecelendirme sistemi veya diğer sistemlerle karşılıklı güven ortamı kurmamızda teknoloji bir dereceye kadar bize yardımcı olabilir. TED أكيد، أن التكنولوجيا تساعدنا لدرجة ما، على بناء الثقة فيما بيننا، باستعمال أنظمة تقييم و أنظمة أخرى ما يسهل اقتصاد المشاركة
    Her şeyin birbirine bağlandığı dünyamızda, yeni teknoloji bir fanatiği ya da bilgisayar virüsleri tasarlamayı bilen garip birilerini harekete geçirerek bazı felaketleri tetikleyebilir. TED في عالمنا المتصلة أجزاؤه بعضها ببعض، قد تمنح التكنولوجيا الحديثة الفرصة لشخص متطرف أو مختل له عقلية من يصممون الآن فيروسات الحاسب الآلي لإحداث كارثة
    Modern teknoloji bir gün çözüm bulacaktır ama birçoğumuz da teknolojinin, bunun sebebi olacağına da inanıyor. Open Subtitles التكنولوجيا الحديثة قد تجد يوما ما حلا, ولكن الكثير منا يعتقد قد تكون أيضا سببا التكنولوجيا .
    Düşük teknoloji bir şeye benziyor. Open Subtitles هذا يبدو نوع من التكنولوجيا البسيطة
    Ama benim erken yaşlarda maruz kaldığım şeylerden biri Öğrenme ve büyük bir merak bana çocukken aşılandı. ekranda gördüğünüz gibi bu teknoloji bir Gramafon ile oldu TED ولكن احد الأشياء التي عرضتني للتعليم مبكرا, والفضول الهائل الذي غرس في نفسي كطفل, كان من خلال التكنولوجيا التي هي على الشاشة -- هي فكترولا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد