Kendi vücudunda kilitli olmanın, nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun hiçbir temasta bulunmadan. | Open Subtitles | لا تفهم معنى أن يكون المرء محتجزاً في جسده بلا القيام بأي إتصال |
Sırt çantanızın sırtınızla temasta ve simetrik olduğundan emin olun. | TED | يجب أن تكون حقائب الظهر على إتصال مع ظهرك وبشكل متناظر معه. |
Görsel temasta kalın. Emir almadan hiçbir harekette bulunmayın. | Open Subtitles | فلتبقى على إتصال بصرى معهم لاتفعل أى شئ بدون تصريح |
Ayrıca tutuklunun savunmasıyla temasta olan bir üyenin aramızda bulunduğunu eklemek üzereydim.. | Open Subtitles | كنت على وشك القول بأن هناك أحد الأعضاء الحضور على اتصال بمحامي الدفاع عن السجين |
Bu yüzden... sizlerle pek fazla temasta olamadım. Büyük babanızı gerçekten tanımanızı çok isterdim. | Open Subtitles | لهذا لم أكن على اتصال كثيراَ أتمنى لو كنت عرفت جدك |
27 yabancı türle kurulan ilk temasta Federasyon'u temsil ettim. | Open Subtitles | مثّلت الحكومة الفيدرالية، في أول اتصال مع 27 نوع من المخلوقات الفضائية. |
Dr. Garner ile temasta kal. Sana yardımı dokunacak. | Open Subtitles | كن على إتصال بالدكتوره جارنر سيساعد ذلك فى التقييم |
Benim içim rahat çünkü daha kurduğumuz ilk temasta bir insan ırkı ile, aynı bize benzeyen birileri ile karşılaştık. | Open Subtitles | أنا أشعر بالإرتياح لأن أول إتصال نقوم به سيكون مع بشر يبدو أنهم يشبهونا إلى حد كبير |
Kocanızın telefon kayıtları, o tarihten sonra da düzenli temasta olduklarını gösteriyor. | Open Subtitles | ..سجلات هاتف زوجك تشير إلى أنّهم كانوا على إتصال عادي ما بعد ذلك التأريخ |
Soruşturma süresince sizinle temasta olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أوَدُّ أَنْ أَبْقى على إتصال مَع أنت بينما التحقيق يَمْضي. |
Eski sevgilileriinle hiç temasta bulunuyor musun? | Open Subtitles | إذاً ، هل مازلت على إتصال مع احد عشيقاتكَ السابقات؟ |
Garson ve konuştuğum diğer kişiler bu iki kişinin asla fiziksel temasta bulunmadığını söyledi. | Open Subtitles | أن فتى الحافلة وكل شاهد تحدثت معه قال أن الإثنان لم يقوموا بأي إتصال جسدي |
İş birliğiniz için minnettarız. temasta kalabiliriz. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | نقدّر لك تعاونك، ربما سنبقى على إتصال شكراً لك |
Yüklenicilerle temasta bulunan sıradan insanların hafızaları silinir. | Open Subtitles | الناس العاديون الذين كانوا على اتصال مع المتحكمين محي الحادث من ذاكرتهم |
Herhangi bir temasta kurdeşen, grip belirtisi ve boğaz ağrısına neden olur. | Open Subtitles | أي اتصال قد يسبّب الطفح وأعراض الإنفلونزا والتهاب الحلق |
Kız rolü için temasta olalım. | Open Subtitles | فلنبق على اتصال بشأن الفتاة هذا مهم جداً. |
temasta bulunuyor. 20'li yaşlarının başında, bayan. | Open Subtitles | لقد قام بعمل اتصال انثى في العشرين من العمر |
Bir mahkeme kararı çıkaracağım, karar kalkana dek Bayan Bailey'nin dört çocuk ile herhangi bir temasta bulunmasını engellemek üzere. | Open Subtitles | سأقوم باصدار امر من المحكمه بمنع السيده بايلي من أي اتصال مع الاولاد الاربعه حتى اشعار آخر |
6 gün sonra Barnadette onlarla yakın temasta olacak. | Open Subtitles | فقط ستة أيام. برناديت هو على اتصال وثيق معهم. |
Yani, baban ana gezegeniyle hala temasta. | Open Subtitles | أبوك يبقى على اتصال مع كوكبه البيتي |
Babasıyla DL'den beri temasta. | Open Subtitles | لقد كانت تتواصل مع والدها بتلك الطريقة |