ويكيبيديا

    "tercih ettiğini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يفضّل
        
    • يفضلون
        
    • أنكِ ستختارين
        
    • أنه يفضل
        
    • أنك تفضلين
        
    • انك تفضل
        
    • تفضلك
        
    • تُفضّلُ
        
    Kardeşim "yapışık ikiz" sözünü tercih ettiğini söylemek istiyor. Open Subtitles أعتقد أن ما يقوله أخّي، أنه يفضّل التعبير توأمان ملتصقان
    Evden ayrılmadan önce Tubal, Cush ve diğer arkadaşlarına Antonio'nun etini, kendisinden alacağı miktarın yirmi katına tercih ettiğini söylediğini duydum. Open Subtitles عندما كنت معه سمعته يقسم لمواطنيه ، توبال و كوش بأنّه يفضّل أن يأخذ لحم أنطونيو
    Shin Bet'in başındayken siyasetçilerin iki seçenekli opsiyonları tercih ettiğini görüyorsunuz. Open Subtitles بصفتي رئيساً سابقاً للشاباك تعلم أن السياسين دائماً يفضلون الخيارات الثنائية
    Bazı insanların üniversitede zaman kaybetmeyi tercih ettiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف أن بعض الناس يفضلون أن يخسروا بعض الوقت في الدراسة الجامعية
    Hâlâ oğlunu Seung Jin Grup'a tercih ettiğini söyleyemiyor musun? Open Subtitles مازلتِ لا تقولين أنكِ ستختارين إبنكِ على مجموعة سيونغ جين
    Adam bütün hayatını bu sahilde geçirdiğini kaçmak yerine burada ölmeyi tercih ettiğini söyledi. TED قال أنه عاش طوال حياته بالقرب من الشاطئ و أنه يفضل الموت هناك على الهروب
    Bire bir görüşme yerine kitabı tercih ettiğini biliyor. Open Subtitles إنه يعلم أنك تفضلين أن تبقي مع المسؤولة عن التقرير اليومي على حده
    Aklımdan geçtiği gibi konuşmamı tercih ettiğini söylemiştin. Open Subtitles لقد قُلت انك تفضل ان أقول رأيي
    Sana Elflerin Perisi'nin seni tercih ettiğini iletiyorum. Open Subtitles ان الجنيه تفضلك و انك تسحرها
    Yetimhane dışında olmayı tercih ettiğini söylemiyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت لا تَقُولُ بأنّك تُفضّلُ أَنْ لا تَكُونَ في ملجأِ الأيتام ، أليس كذلك؟
    Neden kendisini şu dünyada en iyi tanıyan erkeğin başka biriyle olmayı tercih ettiğini tüm dünyaya duyurur? Open Subtitles لم تعلن للعالم كله أن أكثر رجل يعرفها يفضّل أن يكون مع أخرى؟
    Alıcı, Komarov'a "Çay alır mısınız?" diye sorunca Komarov da burbonu tercih ettiğini söyleyecek. Open Subtitles هو سيسأل كوماروف إذا هو يودّ بعض الشاي. كوماروف سيجيب بأنّه يفضّل bourbon.
    O, seni değersiz hissettirmiş annemizi mikrop öldürücüsü içmeye itmiş ve beni bir elbise içinde görmektense ölü görmeyi tercih ettiğini söylemiş bir adam! Open Subtitles هو من قاد أمّنا للإدمان، وأخبرني بأنه يفضّل موتي عن أن يراني في رداء!
    Bir keresinde bana elinden geldiğince... edepsizleri yemeyi tercih ettiğini söylemişti. Open Subtitles أنه يفضّل أكل الفظّ من الناس
    Geleneksel olarak hastalarımızın yaklaşık % 80'i hala kenevirli olanları tercih ettiğini söyleyebilirim. Open Subtitles يمكنني القول حوالي 80 بالمئة مرضانا لا يزالون يفضلون القنب الخاص بهم في الشكل التقليدي.
    Küçüğünü tercih ettiğini söyleyen kadınlar var. Open Subtitles بأنهم يفضلون العضو " الذكري " الصغير
    Hâlâ oğlunu Seung Jin Grup'a tercih ettiğini söyleyemiyor musun? Open Subtitles مازلتِ لا تقولين أنكِ ستختارين إبنكِ على مجموعة سيونغ جين إلى النهاية
    Ve şu anda yargılarım, bana, senin artık bu ekiple birlikte çalışmaktansa, arkadaşınla birlikte evde oturmuş Oprah'ı izlemeyi tercih ettiğini söylüyor. Open Subtitles و حكي أنه يفضل أن تكون في اببيت تشاهد أوبرا مع أصدقاتئك أفضل من العمل مع هذا الفريق
    Sen peynirli makarnayı çok şeye tercih ettiğini söylemiştin, onun için ben peynirli makarna, ızgara peynir, domates çorbası yaptım. Open Subtitles قلتي أنك تفضلين أكل المعكرونة بالجبن أكثر من أي شيء آخر لذا صنعت المعكرونة بالجبن, الجبن المشوي شوربة الطماطم, أصابع البطاطس
    Çünkü onun yerine Superman'i tercih ettiğini düşünüyor. Open Subtitles لانها شعرت انك تفضل سوبر مان عنها
    Sana Cinlerin Perisi'nin seni tercih ettiğini iletiyorum. Open Subtitles ان حورية الجان تفضلك و تريدك
    Benim seks manyağı olduğumu ve senin Muhteşem Yabancı'yı tercih ettiğini biliyor mu? Dikkatini bana vermelisin. Open Subtitles هل تَعْرفُ أَني مهووس جنسيا وأنت تُفضّلُ غرباءَ مثاليينَ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد