ويكيبيديا

    "tereddüt etmem" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أتردد
        
    • تردد
        
    • اتردد
        
    Ama öyle değilsen de, üzerime düşeni yapmak için hiç tereddüt etmem. Open Subtitles ولكن إذا كنتِ مخطئة فلن أتردد في القيام بما يجب أن أفعل
    Zaten iki kez öldürmüşlüğüm var. Yani bir daha öldürmeye tereddüt etmem. Open Subtitles لقد قتلت مرتين من قبل, لذا فلن أتردد فى القتل ثانية
    Bak, kendi hayatımı tehlikeye atmadan sana yardım edebileceksem tereddüt etmem. Open Subtitles إسمع، لو أنني أستطيع مساعدتك بدون المخاطرة بحياتي لن أتردد
    Eğer bana taslağı vermezsen seni topuğundan, dizinden ve incik kemiğinden vurmakta tereddüt etmem. Open Subtitles إذا لن تعطيني المخطوطة لن يكون لدي أي تردد في التصويب على كاحليك, ساقيك و ركبتيك.
    Birini vurmak için hiç tereddüt etmem. Open Subtitles ليس لدى تردد بخصوص قتل رجُل
    Suarez, bir silahım var ve kullanmakta tereddüt etmem. Open Subtitles اذا لم اخبرك فانت لن تعلمي بذلك لدي مسدس و لن اتردد باستخدامه
    İkinizi de öldürmeye tereddüt etmem, hükümetinize bir ders olursunuz, böylece bir dahaki sefere bizi ciddiye alırlar. Open Subtitles لن أتردد بقتلكم لجعل منكم عبره الى حكومتكم لذا فى المره القادمه سيأخذوننا بمحمل الجديه
    Bize karşı gelirsen, onu kullanmaya tereddüt etmem. Tamamen. Open Subtitles إذا أصررتِ على عصياننا، لن أتردد في إستعماله بالكامل
    Seni izliyor olacağım ve eğer yanlış bir şey yaparsan tekrar ortaya çıkıp seni görevden almakta tereddüt etmem. Open Subtitles سأراقبك. وإن أخطأت، لن أتردد في الظهور وإزالتك من منصبك.
    Cehennem ateşi füzeleri. Kullanmaktan tereddüt etmem. - Anlaşıldı mı? Open Subtitles فالطائرة مزودة بصاروخين حارقين لن أتردد في استعمالهما
    Böbreklerini, bağırsaklarını, sidik torbanı ve diğer her şeyi yere dökmeye tereddüt etmem. Open Subtitles لن أتردد بتفجير، بطنك وأمعاءُك ومثانتُك وكلّ شيء بالأرض
    Endişelenme. Eğer tuhaf bir şey denerse onu indirmek için tereddüt etmem. Open Subtitles لا تقلق، إن حاول فعل شيء مريب، فلن أتردد في قتله.
    Ve bu inceleme sonucunda yeterli bulunmazsınız, sizi tutuklamakta tereddüt etmem. Open Subtitles وأنا لن أتردد عن أخذ الوصايه عنك إذا وجدنا شيء غير صالح
    Seni çakallara atmakta tereddüt etmem. Open Subtitles لن أتردد ولو للحظةٍ في أن أرميَ بجثتِكَـ للضباع
    Seni uyarıyorum. Ona baş vurmakta tereddüt etmem. Open Subtitles أحذرك أنني لن أتردد بالإستفادة منه
    Biri "San Diego'ya gelecek misiniz?" dediğinde hiç tereddüt etmem. Open Subtitles لم أتردد أبداً بالقدوم إلى سان دييغو
    Aşkım, eğer Anne seninle kalırsa, hiç tereddüt etmem. Open Subtitles إذا بقيت آن معك حبيبتي قلن أتردد للذهاب
    ♪ Hiç tereddüt etmemOpen Subtitles * لن يكون هناك تردد*
    Gösterin onu diyorum yoksa ve ben şunu söylemeye tereddüt etmem onu arka arkaya tutulmayan sözler arasında sayarım. Open Subtitles إنتجه .. انا أقول ...وانا لا اتردد في قول هذا أنى أصنفه مثل أمور أخرى ضمن سلسلة الوعود المنكوثة
    Jessi bir tek randevusuna bile gelmezse Sosyal Hizmetler'i aramakta tereddüt etmem. Open Subtitles في الحقيقة اذا لم تحظر جيسي جلسة من الجلسات لن اتردد في الاتصال بالخدمة الإجتماعية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد