Lütfen Tişörtünü çıkartıp pantolonunu indir. | Open Subtitles | هل يمكن أن تخلع قميصك و تخفض سروالك, من فضلك؟ |
- Hey kahrolası önüne baksana. - Hey, Tişörtünü sevdim. | Open Subtitles | ـ انتبه لخطاك أيها الأحمق ـ يروق لى قميصك |
Tişörtünü parçalamak, canlı fare yemek müzik değildir. | Open Subtitles | فرقة الكتروينة حيث تقوم بنزع قميصك و تأكل فأراً حياً |
Sevimli bir çocuk bul ve Kaslarını görebilmem için Tişörtünü kaldırıp kaldıramayacağını sor? | Open Subtitles | أبحث عن شاب لطيف و أطلب منه أن يرفع قميصه لكي أرى بطنه؟ |
-Demek istediğim, onun Tişörtünü odasında buldu ve üzerinde ismi olmasına rağmen Micheal reddetti bunu. | Open Subtitles | أعني أنها وجدت قميصه في غرفتها و قال أن القميص ليس له على الرغم أن اسمه مكتوب على القميص |
Kız arkadaşın hiç giymediğin, orijinal Zemeckis onaylı "Geleceğe Dönüş" Tişörtünü giymiş. | Open Subtitles | ولكن صديقتك تلبس حالياً الذى لم يرتدى من قبل قميص العوده للمستقبل |
Tişörtünü değiştirecek vakti vardı ama ondan kurtulacak vakti yoktu. | Open Subtitles | إذاً وجدت الوقت لتبديل قميصها لكن ليس التخلص منه |
Sonra eve gidip, en sevdiğin Hawaii Tişörtünü giyecek arkana yaslanıp, romdan yaptığın o çok sevdiğin, portakal dilimli ve kirazlı zımbırtı karışımını içindeki minik şemsiye ile karıştıracak bir yandan da Texas'ın, Oklahoma'nın kıçında yeni bir delik açtığını izleyeceksin. | Open Subtitles | و من ثم ستعود إلى المنزل و ترتدي قميصك المفضل من هاواي و ستجلس هناك بعد أن تفتح مظلتك بعد أن تحضر مزيجك المفضل الذي تحب و بعد أن تضع فيه الكثير من الـ شيري و ستشاهد أولئك التكساس يمزقون أوكلاهوما |
Sonra eve gidip, en sevdiğin Hawaii Tişörtünü giyecek arkana yaslanıp, romdan yaptığın o çok sevdiğin, portakal dilimli ve kirazlı zımbırtı karışımını içindeki minik şemsiye ile karıştıracak bir yandan da Texas'ın, Oklahoma'nın kıçında yeni bir delik açtığını izleyeceksin. | Open Subtitles | و من ثم ستعود إلى المنزل و ترتدي قميصك المفضل من هاواي و ستجلس هناك بعد أن تفتح مظلتك بعد أن تحضر مزيجك المفضل الذي تحب و بعد أن تضع فيه الكثير من الـ شيري و ستشاهد أولئك التكساس يمزقون أوكلاهوما |
-Küçük beyaz Tişörtünü buldum. Yatak odandaki havalandırmaya tıkmışsın. | Open Subtitles | وجدت قميصك الأبيض الصغير محشور في منفذ تهوية غرفة النوم |
Peki hiç, Tişörtünü çıkartmaya seni zorlamamın, sırf senin kendi iyiliğin için olduğu aklına geldi mi? | Open Subtitles | هل فكرت من قبل انه من الممكن ان يكون فعلي بجعلك تنزع قميصك .. من اجل مصلحتك |
"Temiz Gençler" Tişörtünü giymezsen, erkekler bakire hayatı yaşamayı seçtiğini nereden bilecekler? | Open Subtitles | كيف يمكن للصبيان ان يعرفوا انك اخترتي نوع حياة العزوبية عندما لا ترتدين قميصك الخاص بالمراهقة الطاهرة ؟ |
Vay be, hemen de Tişörtünü çıkarıverdin buna dayanmama imkan yok. | Open Subtitles | انتي تنزعين قميصك حالاً مثل ذلك من الصعب نوعا ما علي ان اقول لا |
Seni böyle el arabasının yanında Tişörtünü çıkarmış ıslıkla neşeli bir melodi çalarken görür gibiyim. | Open Subtitles | يمكن أن أتخيلك في قميصك وعربة اليد وتصفر بلحن السعادة |
Biz kardeşini öldürdük, o da Tişörtünü çalıyor... Sen de söyledin, hiç bir mantığı yok. | Open Subtitles | لقد قتلت اخيه ، لذا سرق قميصك لقد قلتها بنفسك ، هذا غير منطقي. |
O kadıncağızın kızını bulabileceği son şansı yakmakla vakit kaybedeceğine Tişörtünü yakmalıydın. | Open Subtitles | الوقت الذي قضيته لتدفن فرصة تلك السيدة بالعثور على ابنتها كان عليك ان تدفن قميصك |
Ve işim bittiğinde bana Tişörtünü sundu ayaklarımı silmek için ve nazikçe beni dışarı çıkarttı. | TED | وعندما إنتهيت، عرض علي قميصه لمسح الوحل من أقدامي وبلطف إصطحبني إلى الخارج. |
- Yani dün giydiğin uyuz Tişörtünü bugün de giymeyi tercih ediyorsun; bunu öğrendiğim iyi oldu. | Open Subtitles | حسناً، إذاً ارتداء القميص المجعد نفسه الذي ارتديته البارحة خيار |
Ian McKinley. Ölümüme o neden olacak. Resimde McKinley'in mezuniyet Tişörtünü giyiyordum. | Open Subtitles | في الصورة التي أخذتها له كان يرتدي القميص نفسه |
Derrius (Quarles) bana 80'ler de giydiğim bir Leonard Peltier Tişörtünü sordu, ne yazık ki bugün hâlâ yerinde . | TED | سألني ديريس كورلس عن قميص ليونارد بلتيير الذي غالبًا ما ارتديته في الثمانينات، والذي لا يزال ذا صلة حتى الآن للأسف. |
O kız ofisinde Tişörtünü çıkardı. | Open Subtitles | ، تلك الفتاة خلعت قميصها في مكتبك |
Tişörtünü arkasına sıkıştır. Hemen ulaşman lazım. Tamam, anne. | Open Subtitles | ضعي قميصكِ خلفه حتى تتمكني من إمساكه بسرعة. |
Arkadaşı Tişörtünü çamaşırının içine sokmasını söyledi. | Open Subtitles | و أخبرتها صديقتها أن تضع قميصاً بسروالها التحتي |
Çıkar artık şu rugby Tişörtünü. Koca bir arıya benziyorsun. | Open Subtitles | يكفي هذا من قمصان الريجبي انت تبدو مثل النحلة العملاقة |
Tişörtünü çıkartacağım ve ciğerlerini dinleyeceğim. | Open Subtitles | وسأقوم برفعِ قميصكَ لكي أستمعٌ إلى رئتيكَ؟ |
Lütfen Tişörtünü çıkar. | Open Subtitles | رجاءً. أزلْ قميصَكَ |