George Wolf tiyatronun başına yeni geçmişti ve tiyatroyu değiştirmek istiyordu. Tiyatronun daha çekici, kentsel ve kapsamlı bir yer olmasını istiyordu. | TED | واستلم جورج وولف مهامه من مدير آخر وأراد أن يغير المسرح أراد أن يجعله حضريا وصاخبا ومكانا شاملا |
12:30'da annesiyle birlikte tiyatroyu terk ediyor. | Open Subtitles | كانت تنصرف من المسرح مع أمها في الثانية عشرة و النصف كانت قد نسيت شيئاً فعادت إلى غرفة الملابس |
Öyleyse kovuldun. Lütfen bu tiyatroyu terk et. | Open Subtitles | . إذن ، أنت مطرود . أرجو أن تُغادر هذا المسرح |
Sorumluluktan, elinin kolunun bağlanmasından, tiyatroyu terk etmek zorunda kalmaktan korktun. | Open Subtitles | خوف من المسئولية، خوف من أن تُسحب منك حياتك خوف من ترك المسرح |
Sorumluluktan, elinin kolunun bağlanmasından tiyatroyu terk etmek zorunda kalmaktan korktun. | Open Subtitles | خوف من المسئولية، خوف من أن تسحب منك حياتك خوف من ترك المسرح |
Çünkü tiyatroyu seven ancak bu akşam ilk kez burada olan başka bir özel kişi için de öyleydi. | Open Subtitles | الرجل الذي يتذق المسرح ويحب المسرح رغم أن هذه هي المرة الأولى التي يأتي فيها هنا |
Kocaman karnımı seviyordum ve o vakitler tiyatroyu hiç sallamıyordum bile. | Open Subtitles | أحببت أن اكون جيده فى تربية الأطفال لم يزعجنى أن لا أكون فوق المسرح |
tiyatroyu seviyorsun,dekorasyonda İyisin | Open Subtitles | تحب المسرح بالاضافة الى أنك جيد في أمو الديكور |
Albay, adamlarım hergün tiyatroyu kullanıyorlar. | Open Subtitles | سيادة العقيد , ان رجالى فى هذا المسرح كل يوم |
Yarın bu tiyatroyu kaybedeceğiz. | Open Subtitles | لقد نفذ منا الوقت يا هارت و سنفقد هذا المسرح غدا |
Hayır, tiyatroyu seviyorum... ve söz verdim, geri dönüyorum. | Open Subtitles | لكن لا لا انا احب المسرح و انا اعطيت كلمتى لذا ساعود |
Sonra da tiyatroyu basıp bizi taşladılar. | Open Subtitles | أيّها الوالي، إنّهم يحملون الحجارة والآن يقتحمون المسرح |
İki yıldır tiyatroyu inşa etmeye uğraşıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يقوم ببناء المسرح خلال العامين الماضيين |
Sanırım tiyatroyu inşa ederken 1931'de tüneli kapatmışlar. | Open Subtitles | أظن أنهم أحكموا إغلاقه في 1931 عندما بنوا المسرح. |
Biri bunun kariyerimiz için güzel bir fırsat olduğunu söyledi. tiyatroyu mu ne kurtaracakmışız? | Open Subtitles | طبقاً لما سمعت توجد فرصة للعمل هنا وشيء ما عن انقاذ المسرح |
tiyatroyu ateşe verdiğinizde, onunla birlikte kelimeler de kül oldu. | Open Subtitles | كل كلمة تصاعدت مع اللهب عندما حرقت المسرح |
Kendimize ait bir film stüdyosu kurabilmek için tiyatroyu ve elimizdeki her şeyi sattık. | Open Subtitles | وبعنا المسرح وكل ما كنا نملكه حتى يمكننا بناء أستوديو التصوير الخاص بنا ممتاز |
Okullarda tiyatroyu destekleyen, mutlu yüzlerinizi görmek ne güzel. | Open Subtitles | انه لرائع ان نري الكثير من الوجوه الجديدة المبتسمة لدعم المسرح فى المدرسة |
Tamam, kimse tiyatroyu terk etmeyecek. Kimse. | Open Subtitles | حسنًا، لا أحد يغادر المسرح لا أحد إطلاقًا |
Tam 9:55'te, tiyatroyu aradın. | Open Subtitles | وفى العاشرة الا خمس دقائق تحديداً أتصلت انتِ بالمسرح تسجيلات شركة التليفون كانت صحيحة |
tiyatroyu bırakıyorum. | Open Subtitles | لقد إنتهيت من المسارح |
Sinemayı ve tiyatroyu seviyorum ama sık gidemiyorum. | Open Subtitles | أنا أهتم بالسينما والمسرح لكني نادرًا ما أذهب إليهما |