Mesela tam şimdi toplara çok fazla odaklanırsam, aynı anda hem gevşeyip hem de sizinle konuşmam mümkün değil. | TED | لذا على سبيل المثال، الآن، إن ركزت كثيراً على الكرات ، لن يكون هناك مجال للاسترخاء والتحدث معكم في نفس الوقت. |
Aynı şekilde, sizinle konuşurken çok fazla gevşersem, o zamanda toplara odaklanamam. | TED | وبالمثل، إن كنت مسترخياً تماماً و أتحدث معكم فلن يكون هناك مجال لكي أركز على الكرات. |
Bu sarı topların ucunda komik çubuklar takılı, bebekler isterlerse sarı toplara farklı şeyler de yapabilir. | TED | إلا أن الكرات الصفراء بها عصي مضحكة عند الطرف، لذا يمكن للأطفال أن يفعلوا بها أشياء أخرى إن أرادوا ذلك. |
Yeni kedinin Noel Ağacı'nın üzerindeki ışıklı toplara hücum ettiğini düşünsene onlara vuruyor, tepeye tırmanıyor. | Open Subtitles | فكرى فى قطتك الجديدة وهى تعض على كرات شجرة الكريسماس وتكسرهم, وتتسلق على الستائر |
Sopalarla küçük toplara vururlar. | Open Subtitles | بعض الأشخاص يرتدون لبس مضحك يضربون كرات صغيرة بالهراوات |
toplara gitmeyecekseniz izin verin ben gideyim. | Open Subtitles | إذا كنت لا ترغب في السير على صوت هدير المدافع ، إسمح لى بالذهاب |
Ama Mehmet tüm umutlarını toplara bağlamamıştı. | Open Subtitles | ولكن محمد لم يكن يضع اّماله على المدافع وحدها |
Babam her zaman toplara sahip olmaktan bahseder. | Open Subtitles | أَبّي كَانَ يَستمرُّ في الحديث عن دائماً إمتِلاك الكراتِ. |
Bir sürü peynire, renkli toplara ve tünellere sahipler. Önemli şekilde, bir yığın | TED | لقد حصلت على كميات من الجبن، وحصلت على كميات من الكرات الملونة، حصلت على الكثير من الأنفاق. |
Alçaktan gelen toplara iyi vuruyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أنت متخصص في ضرب الكرات المنخفضة. |
Bu toplara, o raketle vurmayacaksın değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تنوي تسديد الكرات بهذا المضرب، صحيح؟ |
Öylesine toplara vuruyordum. | Open Subtitles | لا لقد كنت فقط أضرب بعض الكرات فى المكان |
Dışarısı çok güzel. Biraz toplara vururum. | Open Subtitles | الجو رائع بالخارج، أعتقد أنني سأذهب لرمي بعض الكرات |
Birbirlerine çarpan ve sopalarla toplara vuran bir grup yetişkin adam. | Open Subtitles | من فضلك، إنهم مجموعة من الرجال يصفعون أرداف بعضهم البعض و يضربون الكرات بالعصي |
Sonsuza kadar o toplara vurmaya devam etmeyeceğini biliyordum. | Open Subtitles | كنت اعلم بأنه لن يقوم بصد هذه الكرات عني طوال الوقت |
Top çok hızlı bir biçimde 8 topa çarpar ve baştaki topa çarptığı anda enerjisini arkadaki toplara devreder. | Open Subtitles | عندما تضرب الكرة البيضاء بسرعة تجاه كرات الطاولة الأخرى وحينما تصطدم بها مباشرةً |
Gözlerimiz; partnerlerimizi bulmamızı, çevremizdeki insanları anlamamızı, okumamızı ve televizyonda insanların pamuk dolu toplara çarpıp soğuk suya düştükleri yarışma programlarını izlememizi sağlar. | TED | فأعيننا هي التي نستطيع بها إيجاد شريك حياتنا فهم الناس من حولنا القراءة ومشاهدة برامج المسابقات على التلفاز حيث يُزج بالناس في المياه الباردة بواسطة كرات تدمير مبطنة |
Hayır, toplara sahip olur, büyük toplara... yumurtalıklara değil, dört düşman savaşçısını takip etmek... işte bu bir gerçektir, Jack. | Open Subtitles | لا، هو كرات تقديراتِ , كرات كبيرة... لَيسَ مبايضَ، لإبْقاء مقاتلو عدو أربعة... وتلك حقيقة , جاك. |
toplara yaklaşmaman yönünde mahkeme kararı vardı. | Open Subtitles | ظننت ان المحكمة قالت انك يجب ان تبعد عن المدافع |
Hepsine bir çığ gibi saldırır, panzerlere ağır toplara ve bütün makineli tüfeklere! | Open Subtitles | الانهيار كله اتهام ضد الدبابات , ضد المدفعية , ضد كل من المدافع الرشاشة |
Hepsine bir çığ gibi saldırır, panzerlere ağır toplara ve bütün makineli tüfeklere! | Open Subtitles | الانهيار كله اتهام ضد الدبابات , ضد المدفعية , ضد كل من المدافع الرشاشة |