| Yüzen kum torbası gibi yani. Ama destroyerler şahanedirler. | Open Subtitles | مثل كيس رمل عائم، ثم صُنّعت المُدمرات وهنّ رائعات. |
| Adamın biri fırlıyor, ağzı tıkalı biçimde vücudu tahıl torbası gibi kaldırıma fırlatılıyor. | Open Subtitles | رجل مقيد ومُكمّم، وجسده ملقىً على حافة الرصيف مثل كيس الحبوب. |
| O zaman De La Sol suratına calışmaya başlayacak, boks torbası gibi. | Open Subtitles | ثم سيبدأ دي لا سول العمل وجهك مثل كيس اللكم |
| Boks torbası gibi istediğin zaman düzebileceğin bir kız. | Open Subtitles | فتاة تستطيع ان تمارس معها العلاقه ككيس ملاكمه متى اردت |
| Bu ne zaman acıksa onu kan torbası gibi kullanacağı anlamına geliyor. | Open Subtitles | فهذا يعني أنّها تستخدمه ككيس دماء بشريّ كلما جاعت. |
| Bu kız, kum torbası gibi kullanılmış. | Open Subtitles | هذه الفتاة تم إستخدامها ككيس للملاكمة |
| Onu balkondan bir çöp torbası gibi fırlattınız. | Open Subtitles | ورميتها عن الشرفة مثل كيس القمامة |
| Mesela bir kum torbası gibi. | Open Subtitles | مثل كيس رمــــــل |
| - Kafasını kum torbası gibi kullanmıştın. | Open Subtitles | -لقد أستخدمت رأسة ككيس التدريس |
| Seni çöp torbası gibi dışarı atarım. | Open Subtitles | أستطيع أن أرميك ككيس قذارة. |
| Kum torbası gibi. | Open Subtitles | ككيس لكم |