| Jenny ve senin beni bulabilmek için totemler yaptığınızı söyledin. | Open Subtitles | قلت بأن جيني وأنت قمتما بأستخدام الطواطم لمساعدتكم في العثور علي |
| Bu totemler sağlam kaldığı sürece tanrıların tasarladığı ne olursa olsun bugün vaat ettiğiniz sevgi de kalacak. | Open Subtitles | طالما ستظل هذه الطواطم سليمة، سيظل حبكما الذي تعهدتما به كذلك، مهما كان قدركما. |
| Odasında totemler gördüm. | Open Subtitles | رأيت الطواطم في غرفتها. |
| Kenai, aşk totemler arasında en değerli olanıdır. | Open Subtitles | أوه كيناى الحب هو أثمن طوطم |
| Kenai, aşk totemler arasında en değerli olanıdır. | Open Subtitles | أوه كيناى الحب هو أثمن طوطم |
| İnsanları tapmaları için totemler sunuyor dualarına cevap vermek için onları tarumar ediyorsun. | Open Subtitles | *تجعل الناس يعبدون الطواطم. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 