| Sen en son bu insanları Trudy ile birlikte görmüştün. | Open Subtitles | انها الفترة الاخيرة ترين كل هؤلاء الناس كأنك مع ترودي |
| Trudy'nin başına gelenleri duyduğumda New York'ta yaşıyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَعِيشُ في نيويورك عندما سَمعتُ الأخبارَ حول ترودي. |
| Ama herkes Trudy hakkında öyle hissederdi. | Open Subtitles | لكن كُلّ شخصَ شَعرَ بأنّ الطريقِ حول ترودي. |
| Solumdaki genç hanım Trudy. Kendisi Paris'ten gelen muhteşem şovumuzun baş dansçısıdır. | Open Subtitles | هذة السيدة الشابة على يساري هي ترودي و هي راقصة في هذا البرنامج الرائع من باريس |
| Trudy'den çağrı aldık, Sage'in kayıp olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جائني اتصال من ترودي تقول فيه ان سيج مفقود |
| Ee.. Trudy'yle 7 senedir evliydik. | Open Subtitles | حَسناً، ترودي وأنا كُنْتُ تَزوّجتْ من أجل سبع سَنَواتِ. |
| Bence siz dün akşam Trudy'e akşam yemeği pişirmek için oradaydınız. | Open Subtitles | أعتقد بأنك ذهبت هناك بالأمس لتطهو عشاء ترودي |
| 9 yıl önce sevgili karısı Trudy benim hakkımda bir şeyler yazdı... dünya maliyesinin Cengiz Hanı olduğumu söylemiş. | Open Subtitles | منذ تسع سنين مضت، معشوقته ترودي كتبت عني موضوعا.. قالت فيه بأني جنكيز خان العالم الاقتصادي |
| Trudy'nin mükemmel kadın olduğunu söyler miydin? | Open Subtitles | هل، هل تود أن تقول أن ترودي كانت المرأة المثالية؟ |
| Trudy'nin başına gelenleri duyduğumda New York'ta yaşıyordum. | Open Subtitles | انا كنت اعيش في نيويورك عندما سمعت الاخبار عن ترودي |
| Ama herkes Trudy hakkında öyle hissederdi. | Open Subtitles | لكن الجميع كان يشعر بنفس الطريقة عن ترودي |
| Evet, Trudy'nin kim olduğunu biliyorum, teğmen. | Open Subtitles | نعم انا اعرف من كانت ترودي هذه كانت زميلتها |
| Trudy öldüğünde yanında olduğum için bana borçlu hissediyor. | Open Subtitles | هو يظن بانه مدين لي عندما واسيته ايام وفاة ترودي |
| Sabahleyin ilk iş, Vatikan'ı arayacağım... ve ölen eşin Trudy'i azizlik için önereceğim! | Open Subtitles | اول شيء في الصباح سأتصل بالفاتيكان وسأرشح زوجتك الراحلة ترودي للقدسية |
| Trudy'nin ölümü ilk sayfa haberi olmamıştı. | Open Subtitles | عندما ماتت ترودي لم تكن في الصفحه الاولي |
| Trudy senden o kadar çok bahsetti ki, eski dostum gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أَشْعرُ مثل نحن أصدقاء قُدامى، الطريق الذي ترودي تَتحدّثُ عنك. |
| Evliydim ama karım Trudy arabasına konulan bir bomba yüzünden öldü. | Open Subtitles | أنا تُزوّجتُ، لكن زوجتَي ترودي قُتِلتْ مِن قِبل a سيارة مفخَّخة. |
| Belki de Trudy davasında olduğum gibi fazla yakınım. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا أَنا قريب جداً إليه، مثل أَنا بحالةِ ترودي. |
| Belki yaptıkları şey seni Trudy hakkında düşündürüyordur, Trudy'i özletiyordur. | Open Subtitles | حسنا ربما مايفعلون يجعلك تفكر بترودي يجعلك تفتقد ترودي |
| Karım Trudy evliliğin %90'ın aşk 10% 'unun affetmek olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | زوجتي ترودي كانت تقول الزواج 90 % حب و10 % مغفرة |