ويكيبيديا

    "tutucu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • محافظ
        
    • المحافظة
        
    • محافظة
        
    • ملتقط
        
    • محافظه
        
    • متعصب
        
    • ووجهوا المقاومة
        
    • ضيقة الأفق
        
    • الحلفاء بالهجوم
        
    • متحفظ
        
    • الوصولية
        
    • الملتقط
        
    • المزاج
        
    • المرأة المتدينة
        
    Biraz daha sakin kalan, içine kapanık, tutucu musunuz? TED هل هذا شيء أكثر هدوءا قليلا، منطوي، أم محافظ ؟
    Bana eski kafalı ve tutucu diyebilirsin,ama ben bir erkeğim. Open Subtitles قد تقولين بأنني تقليدي أو محافظ ، ولكنني رجل
    Bazıları ise tutucu bir gizli Hıristiyan örgütü olarak. Open Subtitles وآخرون يعتبرونها طائفة مسيحية سرية وشديدة المحافظة
    Kadınların ve kızların şeref meselesi yapıldığı, tutucu Baloch aşiretinde doğmuştu. TED ولدت في البلوش وهي قبيلة محافظة حيث البنات والسيدات هم جزء من الشرف
    Asker tutucu oluyor. Çocuk tümseğe gelir, fırlatmaya hazırdır. Open Subtitles ‫يأخذ الرجل مكان ملتقط الكرة، ويتجه ‫الطفل إلى الرابية ويستعد لإلقاء الكرة
    babacığımın kürsünün altında tuttuğu dolu tüfekle vaaz verdiği tutucu şehirde hormonları patlamış, yazın dans etmeden başıboş takılan iki genciz. Open Subtitles نحن مراهقان,بنفس الهرمونات موجودين في الصيفيه ملتصقين بأرجلنا في بلده محافظه حيث أبي يحمل بندقيته المحشوه تحت المنبر
    Bilmiyorum, takip edilmeme konusunda çok tutucu. Open Subtitles - لا أعرف أين يعيش - انه متعصب بشأن عدم ملاحقته
    Bu merkez düşündüğümüzden daha tutucu bir hal aldı. Open Subtitles اتضح أن هذا المركز هو أكثر من ذلك بقليل محافظ من كنا نظن
    Tamam o zaman. Elimizde tutucu bir hakimin karşısına ...aptalca bir saç traşı ve pezevenk ayakkabılarıyla çıkacak bir davalımız var. Open Subtitles إذاً، لدينا متهم سيمثل أمام قاضٍ محافظ بقصة شعر عصابة وحذاء قواد
    Yoksulluğuna rağmen, aşırı tutucu bir toplumda boşanmış bir kadın olmanın sosyal statüsüne rağmen, ve okula dönüşüne ailesinin karşı çıkmasına rağmen, Fayza, hayatını kontrol etmenin tek yolunun eğitimden geçtiğini biliyordu. TED على الرغم من فقرها ووضعها الاجتماعي كمطلقة في مجتمع محافظ جدًا ومعارضة أهلها لعودتها للتعليم علمت فايزة أن الطريق الوحيد لها لتتحكم بحياتها هو بتعلمها
    Bu cinsiyetçi biliyorum, ...ama tutucu basının bu tür sorularına maruz kalabilirsiniz. Open Subtitles إنه تمييز بناء على جنسك, أعلم هذا ولكن ولكن ربما تفاجئين بهذا من الصحافة المحافظة
    Ama kartal avcıları arasında, aynı fikirde olmayan tutucu avcılar da var. Open Subtitles لكن هناك العديد من اﻷصوات المحافظة في مجتمع الاصطياد بالنسور
    Bu yüzden tutucu kadınlar 20 yaşında biriyle yatamaz Open Subtitles لذلك كفى قلقًا بشأن إذا المرأة المحافظة
    Bu tutucu veya liberal bir fikir değil, hatta Amerikan bir fikir bile değil. Sadece güzel bir fikir. TED هذه ليست فكرة محافظة أو ليبرالية، حتى أنها ليست فكرة أمريكية، إنها فقط فكرة جيدة.
    - Ya tutucu olurum ya da oynamam. Open Subtitles إما أكون ملتقط الكور , أو لا أكون
    Bilirsin, gergin ve tutucu. Open Subtitles أنت تعرف عصبيه و محافظه
    Bu kadar tutucu biri striptiz kulübünde ne yapar ki? Open Subtitles ما الذي يفعله متعصب ديني
    1945 Nisan'ında, İtilaf Devletleri Nazi Almanyası'nın içlerine kadar ilerlemiş ...bugüne kadarki en tutucu düşmanla karşı karşıya gelmiştir. Open Subtitles في أبريل 1944. قام الحلفاء بالهجوم إلى داخل ألمانيا النازية, ووجهوا المقاومة الأكثر تعصباً.
    Amy'nin onu değiştirmesine izin veriyor bu çok tuhaf çünkü ilk başta ona tutucu diyen kendisiydi. Open Subtitles إنه يدع إيمى تغيره كلياً و هذا غريب لأنه هو أول شخص دعاها يــ ضيقة الأفق فى المقام الأول
    Ben İtalya'dan geliyorum ve İtalya'da tasarım önemli ama aynı zamanda oldukça tutucu. TED أيضا، لقد جئت من إيطاليا، والتصميم مهم في إيطاليا، ولكنه متحفظ جداً.
    Merkezi Filipinler'de olan tutucu terör örgütü mü? Open Subtitles شبكة الإرهاب الوصولية والتي مقرها في " الفلبين " ؟
    Beysboldaki tutucu gibi ben de ondan çok şey aldım. Open Subtitles لقد تلقيت الكثير منها مثل الملتقط الذي يحصل على الكرة.
    Bu herif tam bir puşt Buraya gelen herkes tutucu. Open Subtitles ذلك الرجل ساقط كل من يأتي هنا يصبح حاد المزاج جداً
    Bu yüzden tutucu teyzenin kocasının, eşcinsel çocuğun sevgilisinin ve banliyölerden nefret eden adamın karısının o saatte nerede olduğunu bulmalıyız. Open Subtitles إذن يجب ان نجِد أين كان زوج المرأة المتدينة وصديق الشاب المِثليّ الجِنس وزوجة "كارِه الضواحيّ" في تِلك الأثناء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد