ويكيبيديا

    "uçucu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • متقلبة
        
    • متطاير
        
    • ذو بطاقة
        
    • المتطايرة
        
    Şişeyi açtığımda alkol molekülleri havaya karışır ve bunun sebebi alkolün oldukça uçucu bir yapıya sahip olmasıdır. TED حتى عندما أقوم بفتح الزجاجة، جزيئات الكحول وسوف تنتشر في الهواء، وذلك لأن الكحول مادة متقلبة للغاية.
    bozuşma, böcek aktivitesi... çürümeden kaynaklanan, topraktaki uçucu yağ asidi sevieleri yaklaşık altı aydır gömülü olduğunu ön görüyor. Open Subtitles نشاط حشري مستويات أحماض دهنية متقلبة في التربة نتيجة للتعفن تشير إلى أنها قد دفنت منذ ستة أشهرتقريباً
    İyi haberse, skandiyum uçucu bir maddedir. Bunu yapan kişinin üzerinde izi kalmıştır. Open Subtitles لكنّ الخبر الطيّب هو أنّ الـ "سكانديوم" مركّبٌ متطاير لذا من تعرّض له سيكون عليه كمّية قابلة للتعقّب
    Zehirli uçucu madde solunumu da olabilir. Open Subtitles قد يكون استنشاقا لمركب سام متطاير
    Platin uçucu. Platin uçucu geliyor. Open Subtitles المسافر ذو بطاقة البلاتين المسافر ذو بطاقة البلاتين، أفسحوا له المجال
    Platin uçucu geliyor! Open Subtitles المسافر ذو بطاقة البلاتين أفسحوا المجال!
    Örneğin, uçucu organik bileşikler okullarımızda, evlerimizde ve işyerlerimizde bulunan kimyasal kirleticilerdir. TED على سبيل المثال,تعتبر المركبات العضوية المتطايرة ملوثات كيميائية .توجد في المدارس و المنازل و أماكن العمل
    Bitkilerden elde edilmiş uçucu aromalar bunlar. Open Subtitles التي تحتوي على رائحة متقلبة مركبة من النباتات
    Son derece uçucu radyoaktif bir madde ki bu yüzden tüm önlemler alınacak. Open Subtitles متقلبة للغاية مادة مشعة لذا وبطبيعة الحال سيتم اتخاذ جميع الاحتياطات
    Şu anda inanılmaz derecede uçucu ve yanıcı bir çeşit termo reaktif kimyasal üreten... Open Subtitles دفعة متقلبة ومتفجر بشكل مذهل ...من ردة فعل حرارية كيميائية
    Amonyum nitratın uçucu olduğundan haberin var mı? Open Subtitles هل تعلم كم هي متقلبة نترات الامونيا ؟
    Vegas'ta yaşananlarınsa sonu YouTube'da bitiyor. (Gülüşmeler) Şöhret uçucu. Vefa geçici. TED ما يحدث في فيغاس ينتهي به الحال على موقع يوتيوب. (ضحك) سـُمعتهم متقلبة. الولاءات متغيرة
    Benimki ise 4 bu da demektir ki Hemington'ların evindeki herkes uçucu bir asidik bileşime maruz kaldı bu da hepimizin mukoza zarlarını etkiledi. Open Subtitles الأن حموضة دموعي تقريباً أربعة, مما يعني أن الجميع المتواجدين في منزل (همينجتون) كانو معرضين ألي حمض مركب متطاير
    Çok uçucu bir bileşiktir. Open Subtitles هذا متطاير
    Platin uçucu. Yol verin! Open Subtitles المسافر ذو بطاقة البلاتين
    Platin uçucu! Open Subtitles المسافر ذو بطاقة البلاتين!
    Platin uçucu! Platin uçucu! Open Subtitles المسافر ذو بطاقة البلاتين!
    Bunlara uçucu organik bileşenler denir ve yüzlerce hatta binlercesini her nefes verişimizde serbest bırakıyoruz. TED وتسمى بالمركبات العضوية المتطايرة ونقوم بإخراج المئات بل الآلاف منها في كل مرة نقوم بعملية الزفير
    Nefesimizdeki bu uçucu organik bileşenlerin analizine nefes analizi denir. TED وتحليل هذه المركبات العضوية المتطايرة الموجودة في نفسنا تسمى بعملية تحليل النفس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد