- Daha sonra uğrar bakarım, iyi misin diye. - Buna gerek yok. | Open Subtitles | ـ سأمر عليك لاحقا لاطمئن عليك ـ لا حاجة لذلك |
İşten dönerken ona uğrar, uygunsuz davrandığını söylerim. | Open Subtitles | سأمر عليه في طريق عودتي من العمل وأخبره أن تصرفه كان مشينا |
- Tamam, tamam. Sakin ol sen. Ben uğrar seni alırım. | Open Subtitles | حسنًا، حسنًا، اهدأ، سأعرّج عليكَ وأقلّكَ |
Marva, boş ver kuryeyi. Şehir merkezinde işim var. Ben uğrar kendim alırım. | Open Subtitles | مارفا) انسي أمر الساعي فلديّ عمل) في وسط المدينة، سأعرّج وأجلبها بنفسي |
Bazı günler öğlen yemeği için de uğrar. | Open Subtitles | وأحيانا، وقال انه يأتي أكثر لتناول طعام الغداء، أيضا. |
Çanta kurşun geçirmezdir ama korunmasız açılırsa madde, iliklerinize işler ve hücreleriniz mutasyona uğrar. | Open Subtitles | الحقيبة يوجد بها قماش مبطن، ولكن إذا فتحها من غير حماية -فسوف تدخل المواد إلى نخاعكَ وتغيّر خلاياكَ |
Kan akışı durur ve vücudu çözünmeye uğrar. | Open Subtitles | ستكفّ الدماء عن التدفّق، ومن ثم سيخمد جسده. |
Eğer çuvallarsam çok hayal kırıklığına uğrar. | Open Subtitles | وأعرف أنني إن أخطأت، سيخيب ظنه بي كثيراً. |
Birkaç gün sonra uğrar, duruma bakarım. | Open Subtitles | سأمر عليك بعد يومين لأرى كيف يمكننى المساعدة |
Eve giderken uğrar Kontrol ederim | Open Subtitles | سأمر بها أثناء طريقي للمنزل و سأتحقق من أمرها |
Belki uğrar, bodrumda ne üzerinde çalıştığına bakarım. | Open Subtitles | ربما سأمر بك لأرى ما الذى تعمل عليه فى القبو |
Yarın bir uğrar, buna da yol gösteririm. | Open Subtitles | ببساطة سأمر عليها غداً وأتدبر الأمر معها. |
Yarın yanına uğrar, bir bakarım. | Open Subtitles | سأمر عليه غداً و أتفقده |
Oteline uğrar, onunla konuşurum. | Open Subtitles | سأمر على الفندق، وأتحدّث معه |
- İş çıkışı uğrar bırakırım. | Open Subtitles | سأعرّج عليك بعد انتهاء عملي. |
- İş çıkışı uğrar bırakırım. | Open Subtitles | سأعرّج عليك بعد انتهاء عملي. |
Normalde günde iki defa uğrar. | Open Subtitles | عادة، وقال انه يأتي مرتين في اليوم. |
Çanta kurşun geçirmezdir ama korunmasız açılırsa madde, iliklerinize işler ve hücreleriniz mutasyona uğrar. | Open Subtitles | الحقيبة يوجد بها قماش مبطن، ولكن إذا فتحها من غير حماية -فسوف تدخل المواد إلى نخاعكَ وتغيّر خلاياكَ |
Kan akışı durur ve vücudu çözünmeye uğrar. | Open Subtitles | ستكفّ الدماء عن التدفّق ومن ثم سيخمد جسده |
- Ofis de rozet beklentisi yaratır. - Hayal kırıklığına uğrar ama. | Open Subtitles | توقعات بالحصول على شّارة - عندها سيخيب ظنه - |