ويكيبيديا

    "uğrayıp" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المرور
        
    • أمرّ
        
    • أتوقف
        
    • سأمر
        
    • أن أمر
        
    • ففكرت
        
    • سأتوقف عند
        
    • أعرج
        
    • التعريج
        
    • تزورنا
        
    • توقفت عند
        
    • ستمر
        
    • أن تعرج على
        
    • أعرّج
        
    • أن أتي
        
    Çiftlikte boş boş durmaktan canın sıkılırsa her zaman uğrayıp seni alabilirim ve başka bir yere gidebiliriz birşey yapmayız. Open Subtitles آنتي , تعلمي , إذا مللتي من عدم عمل شي بالمزرعه بإستطاعتي المرور بكِ وآخذك وبإستطاعتنا الذهآب لا آماكن آخرى
    Sadece uğrayıp babamın bazı eski dava dosyalarını almak istedim. Open Subtitles فقط أردت المرور لآخذ بعض الأغراض الخاصة بأبي.. ملف قضية.
    uğrayıp nasıl bir felaket olduğuna bakayım dedim. Felaket mi demiştim? Open Subtitles ارتأيت أن أمرّ وأرى أيّ نوع من ضجيج القطارات سأجد هنا.
    Davet edilmek kısa süre uğrayıp sonra gitmektir. Open Subtitles الدعوة هي شيءٌ أتوقف عندهُ لبعض الوقت ثُـمّ أُغادِر
    Ofise uğrayıp seni erken bir öğle yemeğine çıkarmama ne dersin? Open Subtitles ما رأيك ، سأمر على المكتب ثم أصحبك في غداء مبكر؟
    Bir uğrayıp yapılacak bir şey var mı diye bakayım dedim. Open Subtitles فقط خطر ببالى أن أمر عليكى لأرى إن كنتى تحتاجين أى شيئ
    Bir uğrayıp ne gibi güçlüklerle uğraştığını bir göreyim dedim. Open Subtitles ففكرت أن أظهر وأري ما نوع المتاعب التي تتعرض لها في الوظيفة
    Ama evime uğrayıp, birkaç bir şey alacağım. Open Subtitles لكنني سأتوقف عند منزلي, وأحضر بعض الأشياء.
    - Tanrım, evet. Buraya uğrayıp bir göz atayım istedim... Open Subtitles فقد أردت المرور وتعرف ، أخذ نظرة خاطفة ،انا فقط
    Evet, uğrayıp, köpekbalığı su tanklarımın uyup uymayacağından emin olmak... Open Subtitles أردت المرور والتأكد من أن أحواض أسماك القرش --خاصتي مناسبة
    Kolombiya'dan yeni geldim... ve o benden uğrayıp selamını iletmemi istedi. Open Subtitles لقد أتيت لتوي من كولومبيا ولقد طلبت مني المرور عليك وان القي عليك التحية
    Büyük jestlere minnettar olsam da Talon'a uğrayıp merhaba diyebilirdin. Open Subtitles في القدر الذي أقدر به مبادرتك الكبيرة أيمكنك المرور بمقهى التالون وإلقاء التحية
    Her gün uğrayıp iyi olup olmadığına baktım. Open Subtitles وكلّ يوم كنتُ أمرّ إليه لأتأكد أنه مرتاحاً
    İşleri yoluna koymadan önce uğrayıp onu bir göreyim dedim. Open Subtitles فكّرت فقط أن أمرّ قبل أن أبدأ الإجراءات.
    Bir uğrayıp nasıl olduğunuzu görmek istedim. Open Subtitles مرحبا ، لقد أردت أن أتوقف و أرى كيف تسير الأمور
    Ama daha sonra geldiğinde falan belki bir uğrayıp merhaba derim. Open Subtitles ولكن مهلا ، إذا كنت ستعمل يكون حول ربما في وقت لاحق سوف أتوقف عن طريق ويقول مرحبا؟
    Jeff'in odasına uğrayıp, yol paramı alırım. Open Subtitles سأمر بحجرة جيف و آخذ مالي في طريقي للخارج
    Dönüşte uğrayıp aldıklarımı gösteririm. Open Subtitles أتعتقدين أنه من الممكن أن أمر عليك عند العودة لأريك ماذا اشتريت لأن ذلك لن يكون مشكله
    Bu civardan geçerken uğrayıp kendimi takdim edeyim diye düşündüm. Open Subtitles لقد كُنت بحي مُجاور، ففكرت بالمجئ وتقديم نفسي.
    - Önce bir merkeze uğrayıp birkaç telefon görüşmesi yapacağım. Open Subtitles حسناً, سأتوقف عند المحطة اولاً و اقوم ببعض المكالمات
    Eğer gece çocuklarla kalacaksam... ..eve uğrayıp birşeyler alsam iyi olacak. Open Subtitles لو أنني سأقضي الليلة برفقة الطفلتين فأرى أنه من المستحسن لي أن أعرج على بيتي واخذ بعض الملابس وثمة أشياء أخرى
    İstersen evinize uğrayıp kocanın kafasına bir buz kıracağı saplarım ve çocuklarını buraya getirip, sen sonunda atlamaya karar verene kadar teker teker aşağıya atarım. Open Subtitles إن أردتِ فبوسعي التعريج على المنزل وأغرز معول ثلج في رأس زوجكِ وأجلب طفليكِ وألقي بهما كلّ على حدة حتّى تقرّري القفز
    Bir akşam uğrayıp, filmlerimden birini izlemelisiniz. Open Subtitles يجب أن تزورنا ذات مساء وتشاهد واحد من الأفلام
    Ben de Piggly Wiggly'ye uğrayıp size yeni bir kutu aldım. Open Subtitles لذا توقفت عند هذا الصباح وجلبت لكِ علبة أخرى
    Birkaç gün içinde, bir süvari birliğinin San Miguel'e uğrayıp gideceğini duydum. Open Subtitles في ايام قليلة سمعت انه ستمر فرقة خيالة من هنا
    Eve uğrayıp bana eşya getirebilir misin? Open Subtitles أيمكنك أن تعرج على المنزل و تحضر لي بعض الملابس ؟
    Oraya uğrayıp fırtınadan önce bir şeye ihtiyaçları var mı diye baktım. Open Subtitles ظننت أن أعرّج على هنا لأرى إن كانوا يحتاجون لشيئ قبل العاصفة.
    Restorana uğrayıp evrakları gösterebilirim. Hayır. Open Subtitles يمكنني أن أتي إلى المطعم و أريكٍ الأوراق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد