eğer Rachel'i umursuyorsan, benimle gelmelisin ve umursadığını biliyorum. | Open Subtitles | يجب ان تأتى معى ان كنت تهتم بامر ريتشال واعرف أنك تهتم لأمرها |
Eğer bizi gerçekten umursuyorsan, buradan benimle birlikte ayrılırsın. | Open Subtitles | إذا كنت تهتم حقا عن مستقبلنا ثم ترك لي مع |
Gregory, eğer bu kızı umursuyorsan... | Open Subtitles | جورجي إذا كنت تهتم بهذه الفتاة |
Eğer onu biraz olsun umursuyorsan, bunu yapmasına izin veremezsin. | Open Subtitles | إن كنتِ تهتمين بها ما كنتِ لتريديها أن تفعل ذلك عمياناً |
Rach'i o kadar umursuyorsan, geçen gün neden gelmedin? | Open Subtitles | إن كنتِ تهتمين كثيراً بـ (ريتش) لماذا لم تأتي ذلك اليوم ؟ |
Beni umursuyorsan gelir benimle ilgilenirsin. | Open Subtitles | إن كنت تهتم بي, عليك أن ـاتي و تهتم بي. |
Eşyalarına değer veriyorsan ve insanların sana baktığında nasıl göründüğünü umursuyorsan daha uzun sürüyor. | Open Subtitles | ليس اذا كنت تهتم بأغراضك |
Beni bir nebze umursuyorsan Mickey... | Open Subtitles | إذا كنت تهتم بي ولو بشكل بسيط (ميكي) |