usturlabın ne olduğu bugün pek bilinmiyor. | TED | وهذا الأسطرلاب والذي هو غير معروف اليوم بين الناس |
usturlabın asıl harikası sadece yansıtması değil. | TED | ولكن الفكرة المبدعة في الأسطرلاب ليس فقط التوضع |
usturlabın geçmişi inanılmaz. | TED | الأسطرلاب في الحقيقة يملك تاريخاً رائعاً |
Fakat, usturlabın tehlikesini göz önüne alarak onu ne pahasına olursa olsun bulmak hem sizin kurumunuzun hem de benim kurumumun. menfaatine değil mi? | Open Subtitles | ومع ذلك، نظراً لخطورة الإسطرلاب أليس من أولويات منظمتي و منظمتكم إإستعادتها بأي طريقة ممكنة ؟ |
usturlabın etkisi her neyse, | Open Subtitles | مهما كانت آثار الإسطرلاب |
usturlabın etkisi her neyse korkarım Arthur'u psikotik krize soktu. | Open Subtitles | أياً كانت أثار الإسطرلاب. أخشى أنها أثرت على (آرتي) فسببت له نوع من الإنفصال الذهاني. |
usturlabın etkileri her neyse korkarım Arthur'u bir psikotik krize sürükledi. | Open Subtitles | مهما كانت التأثيرات من الأسطرلاب أخشى انها تسببت لآرثر أن يكون لديه نوعاً من الانهيار الذهاني ذهاني = مضطرب العقل |
Görünen o ki, usturlabın kehaneti yerini buldu. | Open Subtitles | يبدو أن نبوءة الأسطرلاب قد تحققت |
usturlabın bize olanak verdiği gökyüzüne bağlanıp, gökyüzüne bakıp çok daha fazlasını olmak, görüleni ve görülmeyeni beraber görmek. | TED | والذي يسمح لنا "الأسطرلاب " هو أنه يتيح لنا أن نتصل إلى السماء الليلية وأن ننظر إليها ونجد الكثير .. وأن نرى المرئي والغير مرئي منها معاً |
Ben de usturlabın tek yol olduğundan eminim. | Open Subtitles | و أنا متأكد بأن الأسطرلاب |
Burton'un izin günü olduğunu bildiği için, Hellrake Hall'a gizlice girmekte zorlanmadı ve Sör Mortimer'ı daha önce bulaşıkhane penceresinin yanındaki bileği taşında keskinleştirdiği usturlabın okuyla öldürdü. | Open Subtitles | بأعتبار أنه يوم عطلة "بيرتون" , لم يجد صعوبة ..... فى دخول قاعة "هيلريك" دون أن يدركة أحد ... وقتل السيد "مورتميور" بسهم الأسطرلاب |