Walt, Sam Poteet'i öğrenirse neler... olacağı hakkında seni uyarmıştım. | Open Subtitles | حذرتك عن ما سيحدث لو أكتشف والت موضوع سام بوتيت |
Sizi bir hafta önce uyarmıştım, Laramie'den destek alalım dedim. | Open Subtitles | حذرتك قبل اسبوع للحصول على تعزيزات من لارامي |
Seni uyarmıştım. Herkül'ün işi bu. Talos hepinizi öldürmek isteyecek. | Open Subtitles | "لقد حذرتك , انه خطأ "هركليز سيحاول "تالوس" قتلكم جميعا |
Seni ve arkadaşlarını uyarmıştım. Ödeme pazartesi olacaktı. | Open Subtitles | حذرتكِ و أصدقائكِ إن يوم الإثنين كان موعد الدفع |
Tanrı şahidim ki bu ikisini daha önce uyarmıştım. | Open Subtitles | إن الله تعالى على ما سأقول شهيد لقد حذرت هذين الإثنين |
Taş mezarı kullanarak Aposhis'in yeniden dirileceği konusunda sizi uyarmıştım. | Open Subtitles | لقد حذرتكم من أن أبوفيس قد يتم إحياؤه بواسطة ساركوفيجس |
- Birinci derece cinayet. İlk duruşma bugün. - Onları uyarmıştım. | Open Subtitles | ـ قتلوا شخص ، سمعتُ بهذا عصر اليوم ـ لقد حذرته |
- Fazla ileri gitmemen için uyarmıştım! Daha yeni başlıyorum! | Open Subtitles | لقد حذرتك من الذهاب بعيداً - إننى أبدأ فقط - |
Seni açık bir şekilde uyarmıştım, kimse onunla yalnız konuşmayacaktı. | Open Subtitles | لقد حذرتك بكل صراحة لا يجب لأحد أن يتحدث إليها بمفرده |
Seni su seviyesinden gözünü ayırmaman için uyarmıştım. | Open Subtitles | لقد حذرتك بأبعاد عيونك عن مستويات المياه تلك |
Sıçrama yapmaktaki isteğine hayran olsam da seni tehlikeli bir "arya"ya girmen konusunda uyarmıştım. Cinsel hayal kırıklığımı maskelemek için... mizahı kullanıyorum anki lisedeyim | Open Subtitles | هل تعلم بقدر ما أقدر نصائحك عن القيام بطفرات و لكنني حذرتك أن ستدخل إلى مجالات خطيره |
Kutsal kuralları çiğnemenin bir bedeli olacağı hakkında seni uyarmıştım. | Open Subtitles | لقد حذرتك من عواقب انتهاك القوانين المقدسة |
- Seni çok önce uyarmıştım Rafael. | Open Subtitles | من أنت؟ لقد حذرتك منذ عهد بعيد يا رافائيل |
seni uyarmıştım ... o kadının, bizi mahvedeceğini söylemiştim. | Open Subtitles | اننى قد حذرتك من قبل ان هذه المرأه ستدمرنا |
Sana verdikleri ilaçlardan olmalı. Seni uyarmıştım. | Open Subtitles | من المؤكد أن السبب هذه العقاقير التي جعلوك تستعملها لقد حذرتك |
Ama seni uyarmıştım, tanıştığın yeni mezun ilk pislikle evlenmemen konusunda. | Open Subtitles | بس انا حذرتك انك تتجوزي اول عبيط تشوفيه في الكليه. |
İnekleri sahaya çıkarma konusunda seni uyarmıştım, ama sen onun çuvallamayacağına dair bana teminat vermiştin. | Open Subtitles | لقد حذرتك بشأن إقحام المجموعة في مجال العمل و لكنك ضمنتها و قلت بأنها لن تخفق |
Seni ve arkadaşlarını uyarmıştım. Ödeme pazartesi olacaktı. | Open Subtitles | حذرتكِ و أصدقائكِ إن يوم الإثنين كان موعد الدفع |
Valiyi mantıksız davranmaması, aptalca bir şey yapmaması konusunda uyarmıştım. | Open Subtitles | حذرت الحاكم من التصرفات الغير عقلانية، طلبتُ منه ألا يقوم بأيّ تصرف غبي. |
...sizi çocuklarınıza izletmemeniz için uyarmıştım; | Open Subtitles | حذرتكم من السماح لأطفالكم بالمشاهدة، |
- Bu insanların arasında eski sevgililerim olabileceği konusunda uyarmıştım onu. | Open Subtitles | حذرته أنه مع هذه الحفلة سيكون هنالك فرصة جيدة بأن واحد من أصدقائي السابقين ربما يظهر |
Onu uyarmıştım. Ona dokunmamasını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد حذرتها ، لقد حذرتها من ألاّ تلـّمسه. |
- Bir daha gelmemen için seni uyarmıştım. - Biliyorum. | Open Subtitles | لقد حذرتكَ بأن لا ترجع لهذا المكان - أعرف - |
Seni uyarmıştım, büyücü. Daha fazla konuşma. | Open Subtitles | أننى أحذرك أيها الساحر لا تكثر من الكلام |
Asıl önemli olan, seni neyle uğraştığın konusunda uyarmıştım. | Open Subtitles | المهم الآن، أنّي حاولت تحذيرك بما أنت بصدده |
Bu saçmalık konusunda sizi uyarmıştım, değil mi? Bu saçmalık değil. Neye ihtiyacınız olduğunu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | صهٍ، كفّ عن الثرثرة، حذرّتك من الهراء، أليس كذلك؟ |
Seni daha önce kaza olmayacak, kimse ölmeyecek diye defalarca uyarmıştım. | Open Subtitles | حذّرتُك أكثر مِنْ مرّة لا حوادثَ، لا وفيّاتَ |
Bak, eğer onun burada olacağını bilseydik, seni çoktan uyarmıştım. | Open Subtitles | اسمعي، لو كنا نعرف أنه قادم هنا كنا سنقوم بتحذيرك |
"bu iki işi alnının akıyla asla yapamayacaksın" diye de uyarmıştım. | Open Subtitles | وقد أنذرتك مسبقا، بأنه ليس بمقدورك أداء هذا العمل بإتقان |
Sizi uyarmıştım. Cücelerle işbirliği yaparsak başımıza iş alırız dememiş miydim? | Open Subtitles | لقد حذرتكم، ألم أحذركم من مغبة التعامل مع الأقزام ؟ |
Bak seni uyarmıştım ! | Open Subtitles | هل ترى لقد حزرتك |