ويكيبيديا

    "uyarmıştım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حذرتك
        
    • حذرتكِ
        
    • حذرت
        
    • حذرتكم
        
    • حذرته
        
    • حذرتها
        
    • حذرتكَ
        
    • أحذرك
        
    • تحذيرك
        
    • حذرّتك
        
    • حذّرتُك
        
    • بتحذيرك
        
    • أنذرتك
        
    • أحذركم
        
    • حزرتك
        
    Walt, Sam Poteet'i öğrenirse neler... olacağı hakkında seni uyarmıştım. Open Subtitles حذرتك عن ما سيحدث لو أكتشف والت موضوع سام بوتيت
    Sizi bir hafta önce uyarmıştım, Laramie'den destek alalım dedim. Open Subtitles حذرتك قبل اسبوع للحصول على تعزيزات من لارامي
    Seni uyarmıştım. Herkül'ün işi bu. Talos hepinizi öldürmek isteyecek. Open Subtitles "لقد حذرتك , انه خطأ "هركليز سيحاول "تالوس" قتلكم جميعا
    Seni ve arkadaşlarını uyarmıştım. Ödeme pazartesi olacaktı. Open Subtitles حذرتكِ و أصدقائكِ إن يوم الإثنين كان موعد الدفع
    Tanrı şahidim ki bu ikisini daha önce uyarmıştım. Open Subtitles إن الله تعالى على ما سأقول شهيد لقد حذرت هذين الإثنين
    Taş mezarı kullanarak Aposhis'in yeniden dirileceği konusunda sizi uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتكم من أن أبوفيس قد يتم إحياؤه بواسطة ساركوفيجس
    - Birinci derece cinayet. İlk duruşma bugün. - Onları uyarmıştım. Open Subtitles ـ قتلوا شخص ، سمعتُ بهذا عصر اليوم ـ لقد حذرته
    - Fazla ileri gitmemen için uyarmıştım! Daha yeni başlıyorum! Open Subtitles لقد حذرتك من الذهاب بعيداً - إننى أبدأ فقط -
    Seni açık bir şekilde uyarmıştım, kimse onunla yalnız konuşmayacaktı. Open Subtitles لقد حذرتك بكل صراحة لا يجب لأحد أن يتحدث إليها بمفرده
    Seni su seviyesinden gözünü ayırmaman için uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتك بأبعاد عيونك عن مستويات المياه تلك
    Sıçrama yapmaktaki isteğine hayran olsam da seni tehlikeli bir "arya"ya girmen konusunda uyarmıştım. Cinsel hayal kırıklığımı maskelemek için... mizahı kullanıyorum anki lisedeyim Open Subtitles هل تعلم بقدر ما أقدر نصائحك عن القيام بطفرات و لكنني حذرتك أن ستدخل إلى مجالات خطيره
    Kutsal kuralları çiğnemenin bir bedeli olacağı hakkında seni uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتك من عواقب انتهاك القوانين المقدسة
    - Seni çok önce uyarmıştım Rafael. Open Subtitles من أنت؟ لقد حذرتك منذ عهد بعيد يا رافائيل
    seni uyarmıştım ... o kadının, bizi mahvedeceğini söylemiştim. Open Subtitles اننى قد حذرتك من قبل ان هذه المرأه ستدمرنا
    Sana verdikleri ilaçlardan olmalı. Seni uyarmıştım. Open Subtitles من المؤكد أن السبب هذه العقاقير التي جعلوك تستعملها لقد حذرتك
    Ama seni uyarmıştım, tanıştığın yeni mezun ilk pislikle evlenmemen konusunda. Open Subtitles بس انا حذرتك انك تتجوزي اول عبيط تشوفيه في الكليه.
    İnekleri sahaya çıkarma konusunda seni uyarmıştım, ama sen onun çuvallamayacağına dair bana teminat vermiştin. Open Subtitles لقد حذرتك بشأن إقحام المجموعة في مجال العمل و لكنك ضمنتها و قلت بأنها لن تخفق
    Seni ve arkadaşlarını uyarmıştım. Ödeme pazartesi olacaktı. Open Subtitles حذرتكِ و أصدقائكِ إن يوم الإثنين كان موعد الدفع
    Valiyi mantıksız davranmaması, aptalca bir şey yapmaması konusunda uyarmıştım. Open Subtitles حذرت الحاكم من التصرفات الغير عقلانية، طلبتُ منه ألا يقوم بأيّ تصرف غبي.
    ...sizi çocuklarınıza izletmemeniz için uyarmıştım; Open Subtitles حذرتكم من السماح لأطفالكم بالمشاهدة،
    - Bu insanların arasında eski sevgililerim olabileceği konusunda uyarmıştım onu. Open Subtitles حذرته أنه مع هذه الحفلة سيكون هنالك فرصة جيدة بأن واحد من أصدقائي السابقين ربما يظهر
    Onu uyarmıştım. Ona dokunmamasını söylemiştim. Open Subtitles لقد حذرتها ، لقد حذرتها من ألاّ تلـّمسه.
    - Bir daha gelmemen için seni uyarmıştım. - Biliyorum. Open Subtitles لقد حذرتكَ بأن لا ترجع لهذا المكان - أعرف -
    Seni uyarmıştım, büyücü. Daha fazla konuşma. Open Subtitles أننى أحذرك أيها الساحر لا تكثر من الكلام
    Asıl önemli olan, seni neyle uğraştığın konusunda uyarmıştım. Open Subtitles المهم الآن، أنّي حاولت تحذيرك بما أنت بصدده
    Bu saçmalık konusunda sizi uyarmıştım, değil mi? Bu saçmalık değil. Neye ihtiyacınız olduğunu anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles صهٍ، كفّ عن الثرثرة، حذرّتك من الهراء، أليس كذلك؟
    Seni daha önce kaza olmayacak, kimse ölmeyecek diye defalarca uyarmıştım. Open Subtitles حذّرتُك أكثر مِنْ مرّة لا حوادثَ، لا وفيّاتَ
    Bak, eğer onun burada olacağını bilseydik, seni çoktan uyarmıştım. Open Subtitles اسمعي، لو كنا نعرف أنه قادم هنا كنا سنقوم بتحذيرك
    "bu iki işi alnının akıyla asla yapamayacaksın" diye de uyarmıştım. Open Subtitles وقد أنذرتك مسبقا، بأنه ليس بمقدورك أداء هذا العمل بإتقان
    Sizi uyarmıştım. Cücelerle işbirliği yaparsak başımıza iş alırız dememiş miydim? Open Subtitles لقد حذرتكم، ألم أحذركم من مغبة التعامل مع الأقزام ؟
    Bak seni uyarmıştım ! Open Subtitles هل ترى لقد حزرتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد