ويكيبيديا

    "uydurduğunu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تختلق
        
    • يختلق
        
    • اختلقت
        
    • ألفت
        
    • إختلق
        
    • إختلقت
        
    • باختلاق
        
    • لفقت
        
    • تختلقين
        
    • اخترعت
        
    • أختلقت
        
    • باختلاقها
        
    Neden böyle bir şey uydurduğunu anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles أجهد تفكيري لأفهم لماذا تختلق هذه الحجة.
    Neden böyle bir şey uydurduğunu anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles أجهد تفكيري لأفهم لماذا تختلق هذه الحجة.
    Pekala, gidebiliriz sırf, uydurduğunu kanıtlamak için. Open Subtitles حسنا, سنذهب فقط لنثبت انه يختلق كل هذا الامر
    Ne hikâye ama! Bunları uydurduğunu söyleme bana. Open Subtitles يا لها من قصة لا تخبريني أنك اختلقت تلك القصة
    Anne bu kadının deli olduğunu, her şeyi uydurduğunu söyle. Open Subtitles امي، اخبريني أن هذه السيدة مجنونة وأنها قد ألفت هذه القصة
    Ve İsa'nın söyledikleri... Tek kelimesini bile uydurduğunu sanmıyorum. Open Subtitles و كل ما قاله المسيح لا أعتقد بأنه إختلق أي حرف منه
    Bana her şeyi uydurduğunu söyle. Lütfen söyle. Open Subtitles أخبريني بأنَك إختلقت كل هذا هيَا، أخبريني
    Seni partide düşündüm, ...insanların sana benim nerde olduğumu sorduğunu, ve senin bahaneler uydurduğunu. Open Subtitles ظللت افكر بك في الحفلة والناس يسألونك اين انا وانت تقومين باختلاق الاعذار
    - Bulgularını geri çekmeni istiyorlar. - Her şeyi uydurduğunu söylemeni istiyorlar. Open Subtitles ـ يريدونك أن تتراجع عن نتائجك ـ يريدونك أن تقول إنّك لفقت كل هذا
    Bazen bunları uydurduğunu düşünüyorum. Open Subtitles في بعض الأحيان أظن أنكِ تختلقين هذه الأمور فقط.
    Hâlâ Bayan Paradine'in bir hikâye uydurduğunu iddia ediyor musunuz? Open Subtitles هل مازلت تدّعى, ان السيدة بارادين قد اخترعت رواية وهمية
    Yani uydurduğunu biliyordu? Open Subtitles إذاً لقد علِم بأنك كنت تختلق هذه الكذبة؟
    Bunları uydurduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles أتظن أنها تختلق هذا؟ لقد كانت خائفة يا رجل.
    Adamın uydurduğunu sanmıştım. Open Subtitles إعتقدتُ بأنه يختلق الأمر كله، لذا أنا...
    Çünkü annesi uydurduğunu sanmış. Open Subtitles لأنّ أمّه ظنت أنّه يختلق الأمر.
    Annen hakkındaki o hikâyeyi neden uydurduğunu bilmek istiyorum. Open Subtitles أودّ أن أعلم لمَ اختلقت تلك القصّة الزائفة عن أمك.
    Bana onun bunu uydurduğunu mu söyleyeceksin... Ali'nin hamile olduğunu. Open Subtitles هل ستخبرينني أنها ألفت ذلك بأن آليسون حامل ؟
    En azından onun da alt tarafı insan olduğunu ve bizi korkutmak için öyle şeyleri uydurduğunu anlayana dek. Open Subtitles على الأقل حتى أدركنا أنه كان فقط إنسان وهو إختلق هذه الأشياء من هذا القبيل فقط لإخافتنا
    Hayalet hikayesini beni tuzağa düşürmek için uydurduğunu sandım. Sonra buna inandığını fark ettim. Open Subtitles إعتقد بأنّك إختلقت كل شيء عن الشبح لإيقاعي في فخ متقن
    Seni partide düşündüm, ...insanların sana benim nerde olduğumu sorduğunu, ve senin bahaneler uydurduğunu. Open Subtitles ظللت افكر بك في الحفلة والناس يسألونك اين انا وانت تقومين باختلاق الاعذار
    Biliyor musun, bütün bu sabotaj saçmalığını birlikte Nanjing'de bulunduğumuz süre boyunca peşime taktığın o gizemli kız gerçeğini gizlemek için uydurduğunu düşünmeye başlıyorum. Open Subtitles لا أنا فعلا أعتقد أنك لفقت قصة تخريبى السخيفة لطائرتك كنوع من الدفاع لا خفاء حقيقة الفتاه الغامضة التى كنتتركضخلفهاطوالالوقتودفعتكللسجن.
    Hayır. Bunu senin uydurduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles كلاّ لا أظنكِ تختلقين ذلك
    Hep Kurabiye Adam'ı uydurduğunu sanmıştım. Open Subtitles لقد اعتقدت دائما انك اخترعت " رجل البسكويت " من مخيلتك
    uydurduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles بماذا تفكر ؟ هى أختلقت الأمر ؟ لأن هذا صحيح.
    Tanrım, uydurduğunu biliyordum. Ama yine de aklımda kaldı. Open Subtitles أوه، يا إلهي كنت أعلم بأنّه قام باختلاقها ولكنّها ساعدتني على تذكر اسمه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد