Uygun olmayan bir anne olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أنها أم غير كفؤ |
Uygun olmayan bir anne değilim! | Open Subtitles | لست أماً غير كفؤ |
Profesör Waldon bir olaya şahit olmuş, şöyle ki bir kız öğrencinle Uygun olmayan bir ilişki içinde olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الأستاذة "ويلدون" تدعي أنها وبناء على ما رأته بأنك على علاقة غير مناسبة مع طالبة |
Babasıyla Uygun olmayan bir ilişkin olduğu için Jake'in başına gelebilecek tehlikeleri göz ardı ediyorsun. | Open Subtitles | انتَ تتجاهلينَ الأخطار الواضحة لـ(جايك) لأنهُ لديكِ علاقة غير مناسبة معَ والدهِ |
Uygun olmayan bir ten rengi de cabası. | Open Subtitles | نغل، ببشرة غير مناسبة |
Hayır canım, Uygun olmayan bir resim. | Open Subtitles | -لا، يا عزيزي، إنها غير مناسبة ، |