ويكيبيديا

    "uykulu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بالنعاس
        
    • نعسان
        
    • نعسانة
        
    • النعسان
        
    • ناعسة
        
    • النائم
        
    • النعاس
        
    • القنافذ
        
    • ناعس
        
    • النائمات
        
    Termodinamik dalgalanmalar seminerinin ortasında uykulu görünme riskini mi alacaksın? Open Subtitles حقاً ؟ ستخاطر بالنعاس بمنتصف محاضرتك عن التقلبات الحراريّة ؟
    Sonra uykulu uykulu direksiyonun başına geçiyorlar ve trafik kazası geçirme tehlikesi altında oluyorlar. TED وبعد ذلك يشعرن بالنعاس و هنّ وراء مقود السيارة، وهن عرضة لخطر حوادث السيارات.
    Ben sadece piposuyla evde kilitli kalmış uykulu bir adamım. Open Subtitles انا رجل نعسان اغلق علي نفسه الباب خارج منزله ومعه غليون
    Aç , azgın veya uykulu olma şansın var mı? Open Subtitles أهُنالِكَ فرصة أن تكونِ جائِعة, مُثارة, أو نعسانة
    Bence bu uykulu küçük kızın kestirmesi gerek. Open Subtitles أعتقد هذا النعسان تحتاج البنت الصغيرة غفوة.
    Hayır, genellikle sabahın 5:30'unda otel odasında bu kıyafetlerle suratımda uykulu bir ifadeyle otururum. Open Subtitles عادة أجلس في غرفتي بالفندق مرتديا ملابسي هذه في الساعة 5.30 صباحا ونظرة ناعسة على وجهي
    Yetişkin değilim, ama sanırım uykulu gezegenin uyku eğitim programı yani Weissbluth model ile başarabilirim. Open Subtitles وقد أبدو صغيرة السن هنا, ولكنني أظن أن برنامج النوم التجريبي الكوكب النائم أفضل من موديل الويسبلث
    Fakat, klasik müzikte bu kadar uykulu hissetmenizin sizden değil, bizden kaynaklandığını düşündünüz mü? TED ولكن هل خطر على بالك أن السبب الذي يجعلنا نصاب بالنعاس مع الموسيقى الكلاسيكية ليس سببه أنت بل سببه نحن ؟
    Sabah sen, uykulu bir şekilde o cam kapıdan dışarı çıkmıştın. Open Subtitles تخرجين من الباب الزجاجي في الصباح الباكر ، و كنت لا تزالين تشعرين بالنعاس
    - çünkü seni uykulu yapıyor. - Eee, evet! Bu doğru, ama... Open Subtitles ــ لأنها أشعرتك بالنعاس ــ حسناً، أجل، هذا صحيح
    Kendinizi uykulu hissetmeye başladığınız zaman yerine getirdiğiniz muhteşem görevi ve başardıklarınızdan ötürü ailenizin sizinle ne kadar gurur duyduğunu düşünün. Open Subtitles عندما تشعر بالنعاس فكّر فى العمل الرائع الذى قمت به وكيف ستكون عائلتك فخورة بما أنجزته
    Göründüğün kadar uykulu değilsin Open Subtitles أنت في الغالب لست نعسان كما يبدو
    uykulu görünüyorsunuz Monsieur Porridge. Open Subtitles يبدو أنك نعسان جدا هذه الليلة سيد عصيدة
    Nedir o uykulu ses öyle? Open Subtitles ما هذا ؟ تتكلم وأنت نعسان
    Sesin uykulu geliyor. Kusura bakma, çocuk. Open Subtitles نعم ، تبدين نعسانة أَنا آسفُ ، صغيرتي
    Burada uykulu gözlerle esnemen gerektiği böylece köpeği korkutmayacağın yazıyor. Open Subtitles "يقول "أن تجعل عيناك نعسانة ثم تتثائب "لكي يشعر الكلب أنك لست مخيفا"
    uykulu Sheldon da huysuz Sheldon oluyor. Open Subtitles و "شيلدون" النعسان سيكون "شيلدون" متعكر المزاج
    uykulu komanın ilk belirtisidir ve Happy de çözülmeye başladı. Open Subtitles النعسان هُو أوّل خُطوة بإتجاه الغيبوبة، وبدأت (هابي) تعتلّ أيضاً.
    Hayır, genelde sabahın 5:30'unda, suratımda uykulu bir ifadeyle otel odamda otururum. Open Subtitles عادة أجلس في غرفتي بالفندق مرتديا ملابسي هذه في الساعة 5.30 صباحا ونظرة ناعسة على وجهي
    Bayanlar, baylar, Alex buna "uykulu Dave Efsanesi" adını koydum. Open Subtitles سيّداتي، سادتي، (آليكس)، أحبّ أن أسمّي هذه "اسطورة النائم (ديف)."
    Öyle şaşkındım ki, uykulu kafayla bir sürü şey saçmalıyordum. Open Subtitles وأخذت على حين غرة وقلت أي شيء خطر بذهني وكان يغلب عليّ النعاس
    İstikrarlı bir cinsel ilişki sürdürmek için mücadele eden çiftlerin arasındaki mesafe bu uykulu kirpilerle dolu. TED والأزواج الذين يواجهون مُشكلةً في الإبقاء على علاقة حميمية قوية، تمتلئ المسافة بينهم بتلك القنافذ النائمة،
    "Gece yorgun ve uykulu." Open Subtitles "الليل بهيم و ناعس"
    uykulu sürtükler, normal insanların telefonunu kullanma hakkını kaybeder. Open Subtitles الساقطات النائمات لا حق لهم في استخدام الهواتف العادية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد