Uyuşturucu işini yürüttün, hatta hapisten. | Open Subtitles | لقد أدرت عمليات المخدرات من السجن |
Benim sayemde bu kasabada Uyuşturucu işini bitirebildiniz. Şimdi de beni mi yakalamak istiyorsunuz? | Open Subtitles | وأنهيتم تجارة المخدرات في هذه البلدة والآن تودون السعي خلفي؟ |
Benim çocuklarla Uyuşturucu işini mi konuştun? | Open Subtitles | أتتحدث مع فتياني حول تجارة المخدرات ؟ |
Vacaville'deki tüm Uyuşturucu işini o yönetiyor. | Open Subtitles | "إنه يدير تجارة المخدرات في "فاكفيل |
Ona bir şans tanıdım. Ya uyardı ya da onun Uyuşturucu işini açıklardım. | Open Subtitles | اعطيته الاختيار ين ان يذهب او ان اسقط مخدراته |
Noriega Uyuşturucu işini komünistlerle bir olup yaparsa daha çok para kazanacağını fark edince taraf değiştirdi. | Open Subtitles | عندمـا أدرك (نورييغا) أنْ بوسعه كـسب المزيد من المـال من شحـن مخدراته بالوقوف مـع الـشيوعيين , بدّل مـوقفه |
O günlerde Meksikalı kardeşlerimiz Uyuşturucu işini SoCal motorcularından koparıp almakla meşguldü. | Open Subtitles | مزعومٌ أنه ضربَ (بولسن) المدعو كلب" حين كنا نؤوي المشاغبين أين تُقام تجارة المخدرات من طرف عصابات الدراجات |