Az önce bana ailesini uyurlarken vahşice öldürdüğünü söyledi! | Open Subtitles | أخبرنى للتو أنه قتل بوحشية عائلته بأكملها وهم نائمين. |
Gündüz vakti, silahlarımızı alıp uyurlarken geliriz. | Open Subtitles | سنعود لاحقا ومعنا الأسلحةً عند الفجر,عندما يكونوا نائمين |
Oda oda gezdi, uyurlarken kafalarını parçaladı. | Open Subtitles | انتقل من غرفة لغرفة يفجر رؤوسهم بينما كانوا نائمين |
Bana ihtiyacım olanları verin... ve ben de uyurlarken yuvalarına saldırayım. | Open Subtitles | أعطني تلك المؤونة التي أحتاج وأنا سأهاجم ذلك العرين وهم نائمون كنت متأكداً |
uyurlarken evi yaktım. | Open Subtitles | أحرقت المنزل وهم نائمون |
uyurlarken vücutlarında gezindiklerini düşünürler. | Open Subtitles | يتخيل الناس زحفهم على أجسادهم أثناء نومهم |
uyurlarken. | Open Subtitles | أثناء نومهم |
Sanırım uyurlarken ayılarımdan birine bastım. | Open Subtitles | أعتقد أنني صعدتعلى واحد من الدببة بلدي بينما كانوا نائمين.كنت أعرف أنه كان لك. |
John Bell'in çocuklarının dediğine göre gece uyurlarken bir şeyler duyuyor ve hissediyorlarmış. | Open Subtitles | وقال الأطفال من جون بيل يتمكنوا من سماع ويشعر الأشياء بينما كانوا نائمين في الليل. أغطية تشبه يجري سحب. |
Onlari gizli bir odada uyurlarken bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدناهم نائمين في حُجرة سِرّية. |
Peter'in doğum günü arifesinde yan yana uyurlarken öldü. | Open Subtitles | توفيت عشية عيد (بيتر)، بينما كانوا نائمين معاً |
- Evet, uyurlarken. | Open Subtitles | نعم عندما كانوا نائمين. |
uyurlarken hepsinin gırlaklarını kesti. | Open Subtitles | شق حناجرهم بينما كانوا نائمين |
uyurlarken girip Shelby'nin annesini korkutmasını istemiştim sadece. | Open Subtitles | قلت له أن يدخل عندما يكونوا نائمين وإخافة والدة (شيلبي) |
uyurlarken yapabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك فعلها بينما هم نائمين |
uyurlarken. | Open Subtitles | وهم نائمون |