Babanla uzun uzadıya bunu konuştuk ve gitmende karar kıldık. | Open Subtitles | ناقشنا الأمر مطولاً مع والدك واتفقنا جميعاً أنه يمكنك الذهاب |
Kızımla uzun uzadıya konuştum, ama onun ve torunumun zaman ihtiyacı var. | Open Subtitles | لقد تحدثت مطولاً مع أبنتي ولكنها وحفيدي يحتاجون إلى بعض الوقت |
Tanrım, bence bu konuyu uzun uzadıya tartışmalıyız. | Open Subtitles | يا إلهي أعتقد أننا يجب أن نتناقش مطولاً حول الموضوع |
Babamın cüzdanını alacağım, sonra oturup uzun uzadıya konuşacağız. | Open Subtitles | سأحضر محفظة والدي، ثم سنجلس لإجراء حديث مطول |
Halat çekmeceye benzer bir oyun sonrasında bu para üzerine uzun uzadıya konuştuğumuzu hatırlatayım. | Open Subtitles | ـكلا،هناك.. ـ أتذكّر تماماً اللعبة الحماسية لحرب الشد والجذب على هذا المال، المال الذي كنا نناقشه بشكل مطول. |
Bunun üzerine uzun uzadıya düşündüm ve inanın bana kızlar için en iyisinin o günü komple atlamak olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | فكرت بهذا كثيراً و مطولاً و صدقوني أعتقد أن الأفضل للبنات أن يتجاوزا هذا اليوم كله |
Bunun üzerine uzun uzadıya düşündüm ve inanın bana kızlar için en iyisinin o günü komple atlamak olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | فكرت بهذا كثيراً و مطولاً و صدقوني أعتقد أن الأفضل للبنات أن يتجاوزا هذا اليوم كله |
Gün doğduğunda uzun uzadıya konuşuruz. | Open Subtitles | سنتحدث مطولاً بالصباح |