ويكيبيديا

    "uzunluğunda bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • طوله
        
    • يمتد على طول
        
    Teknik kurulumlarının kilit bir noktası, Boston'daki çeşitli evlerde tavan arasına atılmış yarım mil uzunluğunda bir kabloydu. TED مفتاح التقنية الاساسي لهذه التقنية كان يكمن في سلك طوله نصف ميل, والذي أُلقي به عبر اسطح لعدة منازل في بوستن.
    Bütçemiz, ileride bir mil uzunluğunda bir gezinti yeri oluşturacak sadece iki blok büyüklüğündeki bir alana yetiyordu. Yani inşa edeceğimiz şey mükemmel olmalıydı. TED ولذا يمكننا أن تضع اللبنة الثانية لمنتزه طوله ميل لذا أيا كان ما بنيناه يجب أن يكون مثاليًا
    Bu tesiste 2.650 ayna bulunuyor ve bunlar merkezdeki 140 metre uzunluğunda bir kulenin etrafında eş merkezli çember şeklinde dizilmiştir. TED تحتوي هذه المنشأة على 2,650 مرآة وتنظَّم في دوائر متحدة المركز حول برج طوله 140 مترًا، في مركزه.
    Size klapeli vana yerine geçecek bir şeye bağlamak için borunun uzunluğunda bir misina lazım. Open Subtitles تحتاج خط الصيد الذي يمتد على طول الأنبوب مرتبطة بشيء من شأنه أن يكون بمثابة صمام مضرب عريض
    kuzey amerika uzunluğunda bir duvar yapılamayacağını söylediler.. Open Subtitles "جدار لاحتواء الحيوانات "المهجّنة (يمتد على طول (أميركا الشمالية
    Yani, bir an, on ayak uzunluğunda. Bir an, ayağı göl kadar büyük. Open Subtitles فمرة يكون طوله 10 أقدام ومرة يكون حجم قدمه بحجم بحيرة
    6 metre uzunluğunda bir peynir tekerinin yanında, büyük bir Noel İçkisi çeşmesi var. Open Subtitles بوجود لحم دجاج بالجبن طوله عشرة أقدام و ينبوع ضخم من الحلوى
    Adamın biri 3 m uzunluğunda bir insan heykeli oyar ve onu gömer daha sonra da gömdüğü devi keşfeder. Open Subtitles الرجل ينحت تمثالا لإنسان من حجر طوله عشرة أقدام ويدفن ، ثم يكتشف العملاقة المتحجرة.
    Deliğin boyutunu küçümsemişlerdi, çünkü Jensen'ler 4 metre uzunluğunda bir köpekbalığı yakalamışlardı. Open Subtitles إكتشفواأنَّهمإستصغرواحجم الحفرة، لان الجينسن قد أمسكوا بقرش طوله 4 أمتار.
    8 metre uzunluğunda bir çalışma. TED وهو عمل طوله تسع ياردات بالفعل
    Aslan, üç metre uzunluğunda, bir buçuk metre yüksekliğinde, bolca sivri dişi ve jilet gibi keskin pençeleri olan, dev bir yırtıcı canavardır. Open Subtitles ...الأسد مخلوق قوي و وحشي طوله عشر أقدام ...و أرتفاعه خمسة أقدام ...و لديه أسنان كبيرة و حادة
    Nükleer radyasyon onu küçük bir kurtçuktan, 100 metre uzunluğunda bir canavara dönüştürdü, ve o da Tokyo'ya saldırdı. Open Subtitles الإشعاع النووي، حوله من يرقة صغيرة (إلى وحش طوله ثلاثمائة وخمسون متراً، هاجم (طوكيو
    - Elinde belki bir metre uzunluğunda bir tahta vardı-- Open Subtitles لوح خشبي ربما طوله ياردة
    (Müzik) Bu 6 santimlik yarasanın 8 cm uzunluğunda bir dili var, herhangi bir memelinin boyuna oranla sahip olduğu en uzun dil. TED (موسيقى) هذا الخفاش الذي يبلغ طوله بوصتين ونصف يمتلك لساناً طوله ثلاثة بوصات ونصف، وهو الأطول, نسبةً إلى طول الجسم, من أي حيوان ثديي في العالم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد