ويكيبيديا

    "vakti değil" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ليس الوقت المناسب
        
    • هذا ليس وقت
        
    • الوقت غير مناسب
        
    • يحن الوقت
        
    • يحن موعد
        
    • ليس هو الوقت
        
    • ليس هذا وقت
        
    • الوقت ليس مناسب
        
    • الوقت ليس مناسبًا
        
    Sana bunu söylemenin vakti değil, biliyorum ama şu ana kadar işemem gerekmiyordu, Kevin. Open Subtitles كيفن, أنا أعرف أن هذا ليس الوقت المناسب لخبارك بهذا ولكنى لم أتبول حتى الآن
    Sanırım henüz kelepçeleri ortaya çıkarma vakti değil. Open Subtitles اعتقد انه ليس الوقت المناسب لاستخدام الاصفاد بعد
    Kahramanlık yapmanın vakti değil durup dururken kıçının yerini değiştirtme bana. Open Subtitles إنه ليس الوقت المناسب للعب دور البطل وأنا آخر شخص على أرض الله الخضراء ـ الذي تود أن تجاريه، هل تسمعني؟
    Patrick dalga geçmenin vakti değil. Yapılacak çok iş var. Open Subtitles باتريك، هذا ليس وقت الخداع لدي الكثير لأتعامل معه
    Sessiz ol doktor, korkmanın vakti değil şimdi. Onun vakti sonra. Open Subtitles هدئ من روعك، ايها الدكتور الوقت غير مناسب للهلع
    Henüz vakti değil. Daha görevim bitmedi. Open Subtitles لم يحن الوقت بعد مهمتى لم تنتهى
    Ölmenin vakti değil. Open Subtitles لم يحن موعد موتكِ بعد
    Ama vakit düşünmeden hareket etme vakti değil. Open Subtitles و لكن هذا ليس هو الوقت المناسب للتصرف بتهور
    Şimdi, yıldızları seyretmenin vakti değil, Kyle Open Subtitles حسناً ، ليس هذا وقت التحديق (بالنجوم (كايل
    Şimdi dar fikirlilere pes etme vakti değil. Open Subtitles الوقت ليس مناسب للتعامل مع هذه العقول الصغيرة.
    Dinle Elena, sana her şeyi anlatacağım. - Ama şu an bunun vakti değil. Open Subtitles أنصتي (إيلينا)، سأخبرك بكلّ شيء، لكن الوقت ليس مناسبًا الآن.
    Ne kadar harika biri olduğunu kanıtlamanın vakti değil şimdi. Open Subtitles لا , لا يمكنك هذا ليس الوقت المناسب لتثبت كم أنت رائع
    - Etrafımı alevler sarmıştı. Kurtarmamız gereken çocuklar var, kendimiz de cabası. Şimdi vakti değil. Open Subtitles أنا محاطة بالنيران، علينا إنقاذ شباب، ناهيك عن أنفسنا، هذا ليس الوقت المناسب.
    Kahramanlık yapmanın vakti değil durup dururken kıçının yerini değiştirtme bana. Open Subtitles إنه ليس الوقت المناسب للعب دور البطل وأنا آخر شخص على أرض الله الخضراء ـ الذي تود أن تجاريه، هل تسمعني؟
    Tartışma vakti değil. Open Subtitles - انظر يارجل ، هذا ليس الوقت المناسب ، حسنا ؟
    - Şu anda şefkat gösterme vakti değil. Open Subtitles إنه ليس الوقت المناسب للشفقة - لكنها إنسانة
    Şu anda vakti değil. Open Subtitles هذا ليس الوقت المناسب
    Dokunma. Şimdi sığınağın vakti değil. Open Subtitles لا تلمسني، هذا ليس وقت الملاذ الآمن
    Hadi, Bugs. Çamaşırlarla oynama vakti değil Open Subtitles بربكَ يا باغز هذا ليس وقت اللعب بالغسيل
    - Kıçını kollamanın vakti değil Charlotte. Open Subtitles شارلوت . هذا ليس وقت تغطية المشكلة
    Şu an siyah bir hapisane kuşuna güvenmenin vakti değil, Michael. Open Subtitles الوقت غير مناسب للوثوق في معتقل أسود يا (مايكل)
    Şu an siyah bir hapisane kuşuna güvenmenin vakti değil, Michael. Open Subtitles الوقت غير مناسب للوثوق في معتقل أسود يا (مايكل)
    - Hayır, hâla vakti değil. Open Subtitles لا ، لم يحن الوقت بعد
    Yemek vakti değil mi? Open Subtitles الم يحن موعد العشاء الآن ؟
    Şimdi kuralına göre oynamanın vakti değil. Open Subtitles الآن ليس هو الوقت المناسب للتعامل بالقواعد التي نعرفها
    Grey, kaldır şunu. Oyun oynamanın vakti değil. Open Subtitles غراي) ضعي هذه جانباً، ليس هذا وقت اللعب)
    - Carol, şimdi vakti değil. Open Subtitles (كارول)، الوقت ليس مناسب.
    - Şimdi vakti değil mi Damon? Open Subtitles الوقت ليس مناسبًا الآن يا (دايمُن)؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد