Tanrı o gün ona görünmüş ve vaktin geldiğini söylemişti. | Open Subtitles | جائة الله صباح هذا اليوم وأخبرة أن الوقت قد حان |
Dün benimle evlenmeni istediğimde vaktin geldiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | بالأمس ، ظننت أن الوقت قد حان لأطلب منك الزواج |
İlk olarak masandaki telefon çalacak. Bana vaktin geldiğini söyleyecek. | Open Subtitles | أولاً الهاتف على مكتبك سيرنّ، ممّا سيُعلمني أنّ الوقت قد حان. |
Gidip Bill'e vaktin geldiğini söylemeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لأخبر " بيل " بأن الوقت قد حان |
vaktin geldiğini biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم أن الوقت قد حان. |
vaktin geldiğini biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم أن الوقت قد حان. |
vaktin geldiğini biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم أن الوقت قد حان. |
Ona vaktin geldiğini söyle. | Open Subtitles | أخبره أن الوقت قد حان |