ويكيبيديا

    "vardığında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عندما تصل
        
    • وصولك
        
    • عندما تصلين
        
    • عندما وصل
        
    • عندما يصل
        
    • تصل هناك
        
    • وصوله
        
    • حين تصل
        
    • إن يصل
        
    • وصولها
        
    • وعندما تصل
        
    • وصل إلى هناك
        
    • وصولكم
        
    • تصلين إلى
        
    Jumper iniş sahasına git. Oraya vardığında telsizle haber ver. Open Subtitles لتتجه إلى ميناء المركبات إتصل بى عندما تصل إلى هناك
    Halk, Cumhuriyet vardığında galeyana gelecek, Ölüm Gözcüsü kahramanlar olarak görülecektir. Open Subtitles الشعب قد عمل تخدير له لكي عندما تصل الجمهورية حارس الموت
    vardığında beni aramayı unutma. Sürekli grupça gez. Open Subtitles لا تنسي أن تتصلي بي عند وصولك تحركي دائماً ضمن مجموعات
    Pekâlâ, oraya vardığında beni ara ve dikkatli ol, tamam mı? Open Subtitles حسنا , كلمينى عندما تصلين واحترسى حسنا ؟
    kamerasını götürmüş ama oraya vardığında bunu bir türlü yapamadığını farketmiş. TED اخذ الكاميرا الى هناك ليلتقط صور, ولكن عندما وصل الى هناك اكتشف انه لايستطيع ذلك. لم يستطع ان يلتقط
    Size Berlin'den bir posta gönderdi ve posta adrese vardığında sizi aramamızı istedi. Open Subtitles وقد ارسلت لك بريد من برلين قد طلبت منا ان خبرك عندما يصل
    Yavaş ilerlersin, gittiğın yere yine varırsın, ama oraya vardığında yolculuk boyunca edindiğin arkadaşlar vardır yanında. TED انت تسير ببطىء اينما اردت السير وانت تصل هناك مع المجتمع الذي احاط بك طيلة الطريق
    Ancak oraya vardığında, amcasının gizemli bir şekilde öldüğünü ve arsadaki bir mozoleye gömüldüğünü öğrenir. TED لكن بمجرد وصوله إلى هناك، وجد أن عمه قد توفي في ظروف غامضة وتم دفنه في ضريح في الملكية العقارية.
    Tokyo'ya vardığında, bu isme ve adrese git. Open Subtitles عندما تصل إلى طوكيو إذهب إلى ذلك الاسم والعنوان
    Los Angeles'a vardığında beni ara, çünkü her şeyi öğrenmek istiyorum. Open Subtitles عندما تصل الى لوس انجلوس اتصل بى لانى اريدان اعرف كل ما حدث
    Telgraf çek. Gitmek istediğin yere vardığında. Open Subtitles أرسله إلى هناك إلكترونياً عندما تصل إلى حيث تريد الذهاب
    Oraya vardığında bize yaz, tamam mı? Open Subtitles سوف تكتب لنا الرسائل فور وصولك حسناً ؟
    Mekana vardığında, görevlendirileceksin. Open Subtitles أرحل الآن سوف تحصل على مهمتك فور وصولك
    Jeep'e vardığında sakın bekleme. Open Subtitles عندما تصلين إلى سيارة الجيب لا تنتظري أي شيء ، أي شيء ولو لم ينجح هذا ، إجري
    - Pekala, eve vardığında haber ver. Open Subtitles حسناً، أعلميني عندما تصلين إلى المنزل. أنا بالمنزل.
    Malagasy'ye vardığında, politik durum tamamen değişmişti, artık Başkan Njala'nın öldürülmesine gerek yoktu. Open Subtitles عندما وصل الى مدغشقر كان الوضع السياسي قد تغير تماما وانتفت الحاجة لقتل الرئيس نجالا
    Buraya vardığında imparatorluk tarafından geçit töreniyle karşılanmadı. Open Subtitles عندما وصل إلى هنا لم يكن هناك موكب لاستقباله ولم تكرمه الدولة
    Şu anda da oraya gidiyordur ve oraya vardığında ne yapacağını iyi biliyoruz. Open Subtitles إنّه في طريقه إلى هناك الآن، ونعرف ما سيفعل عندما يصل إلى هناك.
    - İş oraya vardığında, karar verecek olan sizsiniz, müdürüm. Open Subtitles عندما يصل الأمر لهذا سيكون هذا قرارك لتأخذه أيها المدير
    Oraya vardığında bana kartpostal atarsın. Open Subtitles وحين تصل هناك, ابعث لي بريدًا,
    İkinci noktaya vardığında hala kalan mesafenin yarısını yürümelidir, bu da aynı şekilde belirli bir zaman alır. TED وبمجرد وصوله هناك، سيتعين عليه المشي لنصف المسافة المتبقية، وهو ما سيستغرقه قدرا معينا آخر من الوقت.
    - Güzel. Eve vardığında benim adamım seni bekliyor olacak, tamam mı? Open Subtitles جيد، حين تصل إلى البيت سيكون رجلي هناك، مفهوم؟
    vardığında rapor etmesi protokol icabı değil mi? Open Subtitles ألم يكن من اللازم عليه أن يعلمكم ما إن يصل إلى هنا؟
    Hayır, kontrol için bir ekip gönderilmiş, ama oraya vardığında kız da arabası da kayıpmış. Open Subtitles هل من فكرة عن مشكلتها؟ لا يوجد سيارة الشرطة ارسلت كي تستطلع ولكن بوقت وصولها لم يكن هناك اي اثر لها او للسيارة
    Oraya vardığında belalı koyunun sürünün arasına doğru hareket ettiğini gördü. TED وعندما تصل هناك، ترى الخروف المزعج وهو يشق طريقه عبر القطيع.
    Oraya vardığında adam çoktan kaçmış. Open Subtitles ،ولكن عندما وصل إلى هناك كان الرجل قد أختفى
    Söylediğim yere vardığında orada bir... Open Subtitles الآن، عند وصولكم للمكان المُحدّد، فإنّكم ستحتاجون لتحديد...
    Yarın Londra'ya vardığında unutursun. Open Subtitles سوف تنسين الأمر برمته حين تصلين إلى لندن غداً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد