Oraya giremeden onu durdurabilseydim şu an evinde karısı ve çocuklarının yanında olabilirdi. | Open Subtitles | لو أنني منعته قبل أن يذهب سيكون في المنزل الآن مع زوجته وأطفاله |
Ve eğer beni bir daha ararsa, onu olduğu yerde bulacağımı... ve karısı ve çocuklarının önünde pantolonunu indirip... onu elbise askısıyla döveceğimi söyledim. | Open Subtitles | ولكن إن اتصل بي ثانية , سوف أتعقبه وألقيه من مخدعه , وأعريه وأجلده بشماعة أمام زوجته وأطفاله |
Şimdi neden uslu bir çocuk olup karın ve çocuklarının yanına dönmüyorsun? | Open Subtitles | الآن , لماذا لا تذهب بسرعة إلى المنزل عند عند زوجتك وأطفالك , أنت صبي جيد قليلاً |
İki saat kadar önce bir hava kuvvetleri pilotunun karısının ve çocuklarının kayıp oldukları rapor edilmiş. | Open Subtitles | .تم الابلاغ عن زوجة طيار حربي وأولاده كمفقودين منذ ساعتين |
Bobby Lupo, 18. Cadde'de vurulmuş. Karısının ve çocuklarının önünde. | Open Subtitles | بوبي لوبس, أطلق عليه في شارع 18 أمام زوجته و أولاده |
Anne-babaların ve çocuklarının yazıları birbirine benzeyebilir özellikle birlikte çok zaman geçirmişlerse. | Open Subtitles | يمكن أن يكون للآباء و الأبناء نفس الخط خاصةً إذا قضوا وقتاً طويلاً معاً |
Sorgudan hemen sonra ortadan kaybolmuş. Pılını pırtını toplayıp karısı ve çocuklarının yanına dönmüş. | Open Subtitles | .هرب لحظة استجوابه .و توجه مباشرة إلى زوجته وابنه |
Senin ve çocuklarının camları indirmelerini istiyorum! | Open Subtitles | أريدك أنت وأولادك لتحطيم نوافذ الزجاج المعشق |
Tek istediği biraz daha para kazanıp, karısı ve çocuklarının başında olmaktı. | Open Subtitles | كلّ ما أراده هو كسب ما يكفي من المال ليحافظ على كرامته أمام زوجته وأطفاله. |
Şimdi belki onun itibarını biraz koruyabiliriz emekli maaşını eşinin ve çocuklarının almalarını sağlayabiliriz. | Open Subtitles | وربما يمكننا الحفاظ على بعض القابهِ والسماح لزوجته وأطفاله الاستفاده من راتبهِ التقاعدي |
Genellikle, karısının ve çocuklarının önünde ağlamaz. | Open Subtitles | هوعادة لا يبكي أمام زوجته وأطفاله |
Fakat beni karısının ve çocuklarının gözü önünde öldürmezdi. | Open Subtitles | لكنهُ لن يقتُلني في حضرة زوجته وأطفاله |
Eşi ve çocuklarının önünde tekmelenerek öldürülmüş yaşlı bir horozdan yapılma Şaraplı Tavuğumuz var. | Open Subtitles | لدينا طبق "كوك أو فين" مصنوع بلحم ديك "روستر" عجوز رُكل حتى الموت أمام زوجته وأطفاله |
Karısı ve çocuklarının yanında | Open Subtitles | مع زوجته وأطفاله |
Söylediklerimizi yap yoksa, ... Orlando'daki eski karın ve çocuklarının hayatı çok kısa olur | Open Subtitles | عليك أن تقوم بما قيل لك، أو أن حياتك ستكون قصيرة وسريعة على زوجتك السابقة وأطفالك في أورلاندو |
Karın ve çocuklarının önünde itibarını kaybetmek... | Open Subtitles | العار هو العاطفة الرهيبة لرجل أن تخسر كرامتك امام زوجتك وأطفالك |
O da, bu deli halinde karısı ve çocuklarının kendisinin düşmanı olduğunu zanneder. | Open Subtitles | وأثناء حالة الجنون تلك ..سيظن ان زوجته وأولاده هم أعداء له |
Ronald DeFeo adındaki araba satıcısı, karısı ve çocuklarının dördü öldürüldü. | Open Subtitles | -القتلى كان تاجر السيارات -رونالد ديفايو وزوجته وأولاده الأربعه |
Karısının ve çocuklarının önünde Bobby'i öldürdü O. | Open Subtitles | لقد قتل بوبي أمام زوجته و أولاده |
Anne-babaların ve çocuklarının yazıları birbirine benzeyebilir özellikle birlikte çok zaman geçirmişlerse. | Open Subtitles | يمكن أن يكون للآباء و الأبناء نفس الخط خاصةً إذا قضوا وقتاً طويلاً معاً |
Sorgudan hemen sonra ortadan kaybolmuş. Pılını pırtını toplayıp karısı ve çocuklarının yanına dönmüş. | Open Subtitles | و توجه مباشرة إلى زوجته وابنه. |
Karının ve çocuklarının yanına git. | Open Subtitles | إذهب لمنزلك وزوجتك وأولادك |
SS dostlarımızın eş ve çocuklarının doğum günleri masamdaki takvimde var. | Open Subtitles | هناك روزنامه على مكتبي بها أعياد ميلاد صاحبنا النازي و زوجته و اولاده لا تنسى أن ترسل لهم شيئا |
Onun, karısının ve çocuklarının atlı karıncada çekilmiş bir fotoğrafı. | Open Subtitles | إنها له بصحبة زوجتة وطفليه باللعبة الدوارة |
Kendisinin ve çocuklarının beslenmesi gıda puluna bağlı. | TED | تعتمد على الكوبونات الغذائية لإطعام نفسها وأطفالها. |