Grubun iyi ve özel olan her şeyini yavaş, yavaş yok ettiler. | Open Subtitles | لقد حطموا كل شيء كان جيد ومميز بشأننا. |
Son 72 saati zırhı araçlar ve özel uçakta geçirmiş. | Open Subtitles | أمضت الحقيبة الثلاث أيام المنصرمة تحت حماية مشددة، وطائرات خاصة |
Kamusal ve özel fonlarla çalışıyor olup 100'den fazla iştirakçi ülkeye kanıt ve raporlar temin ediyorlar. | TED | ويتم تمويلهم بشكل عام وخاص وتقدم الأدلة والتقارير لأكثر من 100 دولة مشاركة. |
Ama gürültü yağmuru içinde anlattığım şey şu, aslında çok gizli ve özel bir hayat yaşıyorum. | TED | ولكن في وابل الفيض من المعلومات التي أنشرها للخارج أنا أعيش في الواقع حياة عادية وخاصة. |
Kızlar ve özel jetlerde olanlar hakkında. | Open Subtitles | بشأن الفتيات ماذا يحدث في الطائره لخاصه |
Sadece Japon halkı ve özel izni olanlar geçmek için izinlidir. | Open Subtitles | اليابانيون فقط وبتصاريح خاصه هم من يسمح لهم بالدخول الي هنا |
Mezarına küçük ve özel bir işaret koymak istedim ama bir türlü halledemedim. | Open Subtitles | نعم، هي قصدت وضع علامة خاصّة لقبرها لكنّي لم أستطع |
Bilgiyi CTF 151 ve özel Operasyonlar'a iletin. KAPTAN PHILLIPS 15. | Open Subtitles | وحدة المُراقبة أرسل هذا إلى قيادة العمليات الخاصة و قاعدة مكافحة الإرهاب |
Bir cep TV'si, kaz tüyü yastığını Mısır pamuğundan uyku setini ve çarşafını ve özel harman, kavrulmuş Fransız kahveni. | Open Subtitles | ملايات وأغطية الوسائد من القطن المصري وكيس شفاف مغلق الإحكام به المزيج الخاص من القهوة الفرنسية المحمصة |
Genel ve özel yolsuzluk bir gerçektir. | TED | الفساد في القطاعين العام والخاص حقيقة واقعة. |
Öğretmen Kang ve özel öğrencilerin okula alınması için. | Open Subtitles | فإن المعلم كانغ والطلاب الذين على قائمة الإنتظار سيبقون هنا في المدرسة ويحضرون الدروس |
Bay Kang ve özel öğrenciler hakkında söylenti. | Open Subtitles | شائعات عن الاستاذ كانج والطلبه الخاصين |
11 Eylül'den sonraki günlerde tüm ticari ve özel hava trafiği durdu. | Open Subtitles | في الأيام التى تلت 11 سبتمبر كل خطوط الطيران التجارية و الخاصة قبعت على الأرض |
Harika bir insan ve özel birisi. | Open Subtitles | هو رجل رائع ومميز |
Hiç bir zaman şunu unutma ki çok cesur ve özel bir çocuksun. | Open Subtitles | "طالما أردت أن أعرف "كم انت شجاع ومميز |
Büyük boş bir alan bulun, üzerinde hiçbir şey olmamasına ve özel mülk olmasına dikkat edin ve arabanızı kullanmasına izin verin. | TED | ابحث عن قطعة ارض خالية كبيرة تأكد من أنها خالية وانها ملكية خاصة واسمح لهم بقيادة سيارتك |
Tüm bu nedenlerden basit, güzel ve özel bir düğün olabilirdi. | Open Subtitles | تقدصين بأنها أسباب تجعلكِ تقررين الحصول على زفاف جميل، و بسيط، وخاص |
Şu ana kadar bilinen kadarıyla görülüyor ki Dünya'nın nadir ve özel bir gücü var. | Open Subtitles | في العالم المعروف، يتبين أن للأرض قوة نادرة وخاصة. |
Kızlar ve özel jetlerde olanlar hakkında. | Open Subtitles | بشأن الفتيات ماذا يحدث في الطائره لخاصه |
Sadece Japonlar ve özel izni olanlar buraya girebilir. | Open Subtitles | اليابانيون فقط وبتصاريح خاصه هم من يسمح لهم بالدخول الي هنا |
Eğer mahkeme ile paylaşmadığı haber kaynağı ile ayrıcalıklı ve özel bir ilişki yeteneğine sahip değilse. | Open Subtitles | إلّا إذا تمتّعت الشّاهدة بعلاقة مميّزة و خاصّة |
Tüm halka açık ve özel olanları toparlayayım. | Open Subtitles | سأجمع كل الأمور الخاصة و العامة المتعلقة بالنقل |
Bir cep TV'si, kaz tüyü yastığını Mısır pamuğundan uyku setini ve çarşafını ve özel harman, kavrulmuş Fransız kahveni. | Open Subtitles | التلفاز المحمول ووسائدك الطرية ملايات وأغطية الوسائد من القطن المصري وكيس شفاف مغلق الإحكام به المزيج الخاص من القهوة الفرنسية المحمصة |
İşte UNICEF ve birçok resmi ve özel ortağımızın yeni bir küresel hareket başlatmasının sebebi bu. | TED | وهذا ما دعا اليونسيف والعديد من شركائنا في القطاع العام والخاص أن يطلقوا مبادرة عالمية جديدة. |
Öğretmen Kang ve özel öğrencilerin okula alınması için. | Open Subtitles | فإن المعلم كانغ والطلاب الذين على قائمة الإنتظار سيبقون هنا في المدرسة ويحضرون الدروس |
Bay Kang ve özel öğrenciler hakkında söylenti. | Open Subtitles | شائعات عن الاستاذ كانج والطلبه الخاصين |
Hususi olarak SSCB'nin, siyasi ve askeri ilişkileri hakkındaki gizli ve özel bilgilerinin başlıca düşmanımız ABD'nin Merkezi İstihbarat Teşkilatı'na gizli istihbaratın toplanması ve gönderilmesi. | Open Subtitles | و تحديداً, التجسس السري بجمع و إيصال, المعلومات السرية و الخاصة, |
İhtişamlı gösterilerden ve özel efektlerden yorulduk. | Open Subtitles | أصابنا الاٍرهاق من مشاهد الألعاب النارية والمؤثرات الخاصة |
Kirli olduğunu düşünüyoruz ve özel mali dosyalarına giriyoruz. | Open Subtitles | نعتقد أنه قذر لذا عملنا غاره على ملفاته الماليه |