Ve sonuç olarak 1 milyondan fazla Kuzey Koreli kıtlık süresince açlıktan öldü ve bir çoğuda ot, böcek ve ağaç kabuklarını yiyerek hayatını sürdürdüler. | TED | وإنتهت بوفاة أكثر من مليون شمال كوري في المجاعة، ولم ينجُ البقية إلا بأكل العشب والحشرات ولحاء الأشجار |
20 yıl içinde kaldırımlar, otlar ve ağaç kökleri tarafından paramparça olurdu. | TED | في غضون عشرين سنة، ستتشقق الأرصفة بفعل الأعشاب وجذور الأشجار. |
Bir kısım küçük tembel hayvanlar hayatta kaldı ve ağaç tepelerine göç etti. | TED | نجَت بعض حيوانات الكسلان الأصغر وهاجرت إلى أعالي الأشجار. |
Savcı'nın belirttiğine göre... göl ve ağaç arasında bir yerlerde, kalp krizinden ölmüştü. | Open Subtitles | كما ورد في تقرير الطبيب الشرعي مات ديلمر بأزمة قلبية في مكان يقع بين البحيرة و الشجرة |
Savcı'nın belirttiğine göre... göl ve ağaç arasında bir yerlerde, kalp krizinden ölmüştü. | Open Subtitles | كما ورد في تقرير الطبيب الشرعي مات ديلمر بأزمة قلبية في مكان يقع بين البحيرة و الشجرة |
Elma ve ağaç hakkında söylenen doğru sanırım? | Open Subtitles | إذًا ، أرى أنه حقيقي مايقولونه عن التفاحة والشجرة |
Bazılarının düz dişleri vardı ve ağaç yaprakları yerlerdi. | Open Subtitles | بعضهم أسنانه مستوية ويأكلون أوراق الأشجار |
Yeşilciler ve ağaç severlerle ekonomik ilerleme yanlıları arasında giderek artan ciddi bir mücadele var. | Open Subtitles | لدينا هنا مواجهة تزداد حدة بين أصدقاء البيئة ومحبى الأشجار ضد التقدم الإقتصادى |
O yemek partisine sırf annen mutlu olsun diye gittim ve ağaç Parkına'da sen istedin diye gittim. | Open Subtitles | ذهبت إلى حفلة العشاء لكي أُسعِد أمك ذهبت إلى معرض الأشجار لأنك أردت ذلك |
Keskin görme yetenekleri ve ağaç tepesindeki bir tünekle ormanı tarayabilirler. | Open Subtitles | حادة البصر وتسكن عاليا فوق الأشجار بمعنى أنها قادرة على مسح الغابة |
Orada kütüklerden ve ağaç kabuklarından yapılma bir barınaklar vardır. | Open Subtitles | ثمة مأوى هناك. مـصنوعٌ من قطع الأشجار و لـحائها. |
Fakat kökleri güçlü, eğer etrafını sarar ve ağaç tomurcuklar aşılarsak dallar filizlenir, ağaçlar çoğalır ve bağ kurtulur! | Open Subtitles | ولكن أصلُ الجذور قوي وإن استطعنا تطويقها وتطعيمها إلى غصن البراعم فستأخذها سلالتها وستتكاثر الأشجار |
Tıbbın eski yöntemlerini kullanır... şifalı bitkiler ve ağaç kabuğukları meyve ve yapraktan yapılmış iksirler... | Open Subtitles | كان يستخدم طرائق قديمة في الطب.. الأعشاب واللحاء.. وخلائط من التوت وأوراق الأشجار. |
yüzme havuzları ve ağaç evler... | TED | حمامات السباحة وبيوت الأشجار.. |
Bakın orangutan araştırması yapmanın geleneksel metodu ormanda yürümektir, ağır ekipman taşıyarak ve ağaç tepelerine bakmak için bir çift dürbün kullanmaktır, ki bir orangutan ya da yuvasını bulabilesiniz. | TED | الآن الطريقة التقليدية لإحصاء انسان الغاب هي المشي على الاقدام داخل الغابة نحمل معدات ثقيلة ونستخدم منظار للبحث في أعالي الأشجار حيث قد نجد إنسان الغاب أو مكان عيشه. |
Araba ve ağaç dışında kimse yaralanmamış. | Open Subtitles | الا السيارة و الشجرة |
Ardından, Batı Krallıkları ve ağaç. Bunlar benim olacak. Sana söz veriyorum. | Open Subtitles | وحينئذ سيكون لي حكم الممالك الغربية والشجرة - أعدك بذلك - |
"Gel oğlum, otur, otur da dinlen." Çocuk oturdu ve ağaç mutlu oldu. | Open Subtitles | ."هيّا يا فتى، أجلس وأرتاح" .والفتى فعل ذلك والشجرة شعرت بالسعادة |