ve ardından cebine uzandı ve bir çakıl taşı çıkardı. | TED | ومن ثم مدّ يده إلى جيبه ، وقدّمَ لي هذه. |
İlk çelişki, büyümenin geçmişi reddetmek ve ardından onu hemen geri talep etmekle ilgili olmasıdır. | TED | ان التناقض الاول الذي كان حينها .. هو ان الاشخاص آنذاك .. كان عليهم رفض الماضي ومن ثم توجب عليهم محاولة استعادته |
"Sicilya'dan buraya çalışmak için geldik ve ardından da savaş başladı." dedi. | Open Subtitles | قال, 'نحن اتينا الى هنا من صقلية للعمل وبعدها بدأت الحرب. ' |
O da beni ikinci kata ve ardından bodruma yöneltti. | Open Subtitles | ذلك أدّى إلى الطابق الثاني، ومن ثمّ إلى الطابق السفلي. |
Bu yüzden, koca eşini dövmeye başlıyor, anne ve babalar çocuklarını dovüyor, ve ardından, kendilerini çok kötü hissediyorlar. | TED | لذا نرى .. أن الازواج مازالوا يضربون زوجاتهم والامهات والاباء يضربون أبنائهم وبعد ذلك التصرف جميعهم يشعرون بشعور سيء |
Katili yakalayıp Pembe Panter elmasını bulacağız ve ardından Onur Madalyası benim olacak. | Open Subtitles | و سنصطاد القاتل و نضع أيدينا على الماسة و بعد ذلك ستكون ميدالية الشرف لي |
Sen o balığı güzelce yakala ve ardından "hoş geldin, ortak". | Open Subtitles | صيد هذه السمكة و اعتبر نفسك شريك في هاودي |
Sonra yedekleri üzerinize alırsınız ve ardından ağır çantayı sırtınıza takarsınız. | TED | ومن ثم ترفع المظلة الى الظهر وتصبح كحقيبة ظهر ثقيلة |
Birkaç kontrolden daha geçersiniz ve ardından kapıyı açarlar. | TED | يتم اجراء بعض الاختبارات على المعدات .. ومن ثم يفتح الباب |
Fakat son yıllarda, bu tartışmaların yaşandığı zamanlarda, uzun süren kuraklıklar ve ardından ani sel felaketleri ve ardından daha fazla kuraklık yaşamaya başladılar. | TED | ولكن، في السنوات الأخيرة، في وقت تلك المحادثة، لم يكن لديهم شيء سوى أزمنة طويلة من الجفاف، ثم الفيضانات، ومن ثم مزيد من الجفاف. |
Tüm ülkeler fosil yakıtlarla kalkındı ve ardından yenilenebilir enerjiye geçti. | TED | إذ أن جميع البلدان تطورت بالوقود الأحفوري، ومن ثم يمكن لها الانتقال إلى الطاقة المتجددة. |
Bu sinyallerin her biri önce serebral yarımkürenin ortasındaki röle merkezinden geçer ve ardından beyindeki diğer bölgelere dağılır. | TED | كل واحدة من هذه الإشارات تذهب أولاً إلى مركز تناوب في منتصف نصف الكرة المخية ومن ثم إلى أماكن أخرى في الدماغ. |
Hepinizin ifadelerine ihtiyacımız var ve ardından bu adamı teşhis ettiğimizde daha pek çok soru ortaya çıkacak, tamam mı? | Open Subtitles | سنحتاج لأخذ إفادتكم جميعاً، ومن ثم حينما نعرف هوية هذا الرجل سيكون هناك أسئلة أخرى،حسناًً؟ |
demiş. ve ardından haberleri kategorilere göre gruplamaya başlıyor. ardından bu geliştirdiği aracı kullanmaya başlıyor, ve ardından arkadaşları da... | TED | وبدأ التجميع على حسب الفئة، وبعدها بدأ في إستخدامها، وبعدها بدأ أصدقائه بإستخدامها. |
Slot makinesinin sonuçları belli bir süre ile kayıt edildi ve ardından analiz edildi. | TED | تم تسجيل مخرجات آلات القمار على مدى فترة من الزمن وبعدها تم تحليلها. |
Ormanda bir yolu takip ederken aniden çok büyük bir çarpışma hissettim, sonra bi tane daha ve ardından yere düştüm. | TED | كنّا نمشي في طريقٍ في الغابة، وشَعَرتُ فجأةً بارتطامٍ قويّ، متبوعاً بارتطامٍ آخر، وبعدها سقطتُ على الأرض. |
Önce, Güneş'in kenarında tırtık varmış gibi göründü ve ardından o tırtık daha da büyümeye başladı, Güneş hilal şeklini alana kadar. | TED | لذا بدت الشمس في البداية وكأن في طرفها أخدود صغير، ومن ثمّ نما هذا الأخدود أكثر فأكثر، ليحوّل الشمس إلى هلال. |
Yani baksana, kostüm giymişsin belirlediğin kurbanı öldürebilir ve ardından kalabalığın içine karışabilirsin. | Open Subtitles | أقصد، أنتِ ترتدين زيّاً، تقتلين هدفكِ المقصود، ومن ثمّ تختفين بين الحشود. |
Sanırım bir kadın onu burada ufak bir kaçamak için ayartmış ve ardından onu boğmuş. | Open Subtitles | أفكّر أنّ فتاة أغرته إلى هنا لأجل موعدٍ ومن ثمّ قامت بخنقه. |
Sonra artık dostum olmayı bıraktın ve ardından bir daha benimle asla konuşmadın. | Open Subtitles | وبعد ذلك توقّفت عن كونك صديقتي ولم تتكلمي معي ثانية بعد ذلك أبدا |
Bilirsin,onlar seks yapar... ve ardından hiçbir şey hissetmezler. | Open Subtitles | ...أتعرف, إنهم يمارسون الجنس و بعد ذلك لا يشعرون بأي شئ |
Sen o balığı güzelce yakala ve ardından "hoş geldin, ortak". | Open Subtitles | صيد هذه السمكة و اعتبر نفسك شريك في هاودي |
"Braddock bir sol çaktı ve ardından bir sağ. " | Open Subtitles | (برادوك) يبدأ بضرية يسارية إلى الجسم ويمينية قاسية ... |