ve basın ropörtajlar yapıyordu ve ben kitaplarımı imzalıyordum. | TED | والصحافة كانت تحاور, وانا كنت أقوم بالامضاء علي كتابي. |
Komisyon... kafamı ütülüyor ve basın kıçımı tırmalıyor. | Open Subtitles | ولدي المفوض الذي أصم أُذنيّ والصحافة التي تنتقدني، |
Senatör, Bayan Logan ve basın burdayken, onlar en önceliklilerimiz. | Open Subtitles | عندما يكون عضو مجلس الشيوخ، والسّيدة لوجان والصحافة هنا، لهم أولويةَ منظمة الأمم المتحدة. |
Onun kalbini kıracaksın, ve basın bunu öğrenince, yaptığımız reklam boşa gidecek. | Open Subtitles | ستسحق قلبها وبعد ذلك الصحافة ستكتشف وكلّ الخير الذي صنع يذهب هباء |
Bunun nedeni, uzun zamandan beri var olan ifade ve basın ve inanç özgürlüğü gibi kavramlarla açık pazar iç içe geçmiştir. | TED | لأنه ولمدة طويلة، كانت الأسواق الحرة مقترنة بالحريات، كحرية التعبير وحرية الصحافة وحرية الديانة. |
Kongre, dini bir kuruluşa ayrıcalık tanıyan hiçbir kanunu yapamaz veya bu nedenle serbest düşünceyi yasaklayamaz veya konuşma ve basın özgürlüğünü kısıtlayamaz veya insanların düzgünce biraraya gelip toplanmaları engellenemez. | Open Subtitles | الكونجرس لن يضع القوانين فيما يتعلق بالدين الرسمي ولن يمنع حتى ممارسته المجانيه -بروفيسور "هيجنز" انت اردت رؤيتي؟ |
Kongre, dini bir kuruluşa ayrıcalık tanıyan hiçbir kanunu yapamaz veya bu nedenle serbest düşünceyi yasaklayamaz veya konuşma ve basın özgürlüğünü kısıtlayamaz veya insanların düzgünce biraraya gelip toplanmaları engellenemez. | Open Subtitles | الكونجرس لن يضع القوانين فيما يتعلق بالدين الرسمي ولن يمنع حتى ممارسته المجانيه -بروفيسور "هينقز" انت اردت رؤيتي؟ |
Bu konferans sadece kayıtlı katılımcılar ve basın için. | Open Subtitles | هذا المؤتمر للمشاركين المسجلين فقط والصحفيين |
Bugün birçok tanığımız olacağını hatırlatayım ve basın da odada bulunacaktır. | Open Subtitles | مجرد تذكير بأن لدينا العديد من الشهود اليوم والصحافة ستكون حاضرة بالغرفة |
Pardon, ajanlar. Devriyeler iki katına çıkarıldı ve basın bir açıklama bekliyor. | Open Subtitles | المعذرة أيها العملاء, ضاعفنا الدوريات بالشوراع, والصحافة جاهزة للبيان. |
Yıldız, para ve basın karıştı mı iş tamamdır, değil mi? | Open Subtitles | عندما ينضم النجم والمال والصحافة يصبح الأمر كثيراً. |
Yapımcılar, hayranlar ve basın konusunda yardımcı oldu. | Open Subtitles | وتولّت أُمور المنتجين والمُعجبين والصحافة. |
Ama aslında bu öğrencilerin gösterileri devletimizin bir polis devleti olduğunu polis ve basın terörünün 2 Haziran'da Berlin'de tavan yaptığını ve bu ülkede özgürlüğün, polis copu özgürlüğü olduğunu kavradığımız gerçeğini gözler önüne serdi. | Open Subtitles | لكن الحقيقة هي، أن الهجوم أثبت أننا نعيش بدولة "بوليسية" وأن الشرطة والصحافة تمادوا كثيرا في برلين بالثاني من يونيو |
- Seth-- Politika ve basın takımlarını birleştirmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد دمج فريقي السياسة والصحافة |
Sadece TV ve basın. Geride durmalısınız. | Open Subtitles | التلفاز و الصحافة فقط يجب عليك أن تتراجع |
Polis ve basın henüz bunun hakkında bir şey bilmiyorlar. Bu şekilde de kalmalı. | Open Subtitles | الشرطة و الصحافة لا يعرفوا شيئاً عن هذا حتى الآن ، وينبغي أن يبقوا بعيداً |
52 oyuncu, karıları ve basın onun çapkın olduğunu biliyor. | Open Subtitles | و عندما يعلم 52 لاعباً و زوجاتهم, و الصحافة, كلهم يعلمون أن زوجكِ وغد |
Güzel. Polisi alalım ve basın da peşimize düşsün. | Open Subtitles | حسنا، حتى نجلب رجال الشرطة والصحفيين ورائنا |