Plastik ve katı atık sahasında, Birleşik Devletler'de sahip olduğumuz tüm petrol ve benzin kaynaklarından daha fazla petrol ve benzin var. | TED | لدينا نفط وغاز في البلاستيك وفي مقلب النفايات أكثر مما نمتلك في كل مصادر النفط والغاز في الولايات المتحدة. |
Dünyadaki birçok petrol ve benzin şirketinde, hızla gelişen tüketim ürünleri şirketinde bulundum ve değişmek adına gerçek bir irade var. | TED | ولقد ذهبت لمعظم شركات النفط والغاز والسلع الاستهلاكية سريعة النشاط في أنحاء العالم. وهناك رغبة حقيقية في التغيير. |
Demek ki şüphelinin trafik ve benzin pompaları arasından çeyrek saniyelik atışı için zamanı varmış ve 3 kurbanı da vurmuş. | Open Subtitles | إذن الجاني كان مضطرا لتوقيت إطلاق النار إلى ربع ثانية ليطلق بين مضخات الوقود و الحركة المرورية و يصيب الضحايا الثلاثة |
ve benzin pompasında başımıza gelen budur. Aslında benzin pompaları bu nefreti dağıtmak için özellikle tasarlanmışlardır. | TED | و هذا ما يحصل لنا في محطات الوقود و حقيقةً أن مضخات الوقود مصممة بشكل دقيق لتخفيف هذا الاستياء |
Yiyecek, giyecek, barınma, ulaşım ve benzin bize 2000 dolara patlayacak. | Open Subtitles | مع مصاريف الطعام والمنامة والأثواب والنقل والوقود |
Amerikan vatandaşlarının birbirini yiyecek, su ve benzin için vurmasına tanık olmadınız. | Open Subtitles | أنتِ لم تري المواطنين الأمريكيين يطلقون النار على بعضهم البعض من أجل الطعام والماء والوقود |
O kadar parayla anca ölene dek erzak ve benzin alınır. | Open Subtitles | كل هذا هو مخزون من البقالة و البنزين لمدى الحياة |
Petrol ve benzin şirketlerinin kendi hesaplarında, bu miktar 500 milyon tona ulaşacak. | TED | إذا حملت شركات النفط والغاز مسؤولياتها، فلسوف تعيد تدوير ما يبلغ 500 مليون طن. |
Belki de en acıklılarından biri petrol ve benzin aramak için kullanılan sismik dalgalar. | TED | ربما أحد أكثر الأصوات تأثيرًا ناجم عن مسح الزلازل للتنقيب عن النفط والغاز. |
Bir yıI boyunca ücretsiz araba ve benzin. | Open Subtitles | العجلات والغاز المجّاني لمدّة سَنَة. |
Ve bu da gişe ve benzin paranı anca karşılar. | Open Subtitles | وهي نفس قيمة تكاليف الوقود و رسوم العبور |
Evet, iki işte çalışıp sigorta ve benzin parasını ödedi. | Open Subtitles | صحيح و لكنه عمل في وظيفتين كي يدفع ثمن الوقود و التأمين |
...güç ihtiyacını ve benzin çalan şeyleri ortadan kaldırıp-— | Open Subtitles | يجعل لا حاجة للطاقة والوقود المستنزف |
Sigara ve benzin toplamda 79.70 dolar. | Open Subtitles | ..إذاً السجائر والوقود بـ 79،70 دولاراً |
Zamanımızı boşa harcıyoruz. Lastik ve benzin israfı resmen. | Open Subtitles | هذه مضيعةٌ للوقت، المطَّاط والوقود |
Eğer dövmem işe yarasaydı erkeklerle para, yemek ve benzin için yatmazdın. | Open Subtitles | ... إذا كان العقاب فلح ما كنت لتنامي مع رجال غربـاء من أجل المال و الطعـام و البنزين |