İnsanlar, fiziğin ve bilimin kanunlarının değişmez olduğuna alışmışlardı. | Open Subtitles | وكان الناس معتادون على تماثل قوانين الفيزياء والعلم. |
Fikrî önderliğe bilimci düşünürler geçti, dini düşünce ve bilimin yolu arasında hiçbir zaman gerçekten kapanmayan bir boşluk oluştu. | Open Subtitles | المُفكّرين العلميّون تنقّلوا إلى قيادة فكريّة, لتُفتح فجوة بين طرق التفكير الدينيّ والعلم, والتي لم تُغلق أبداً. |
Rönesans, sanat ve bilimin yeniden doğduğu; | Open Subtitles | عصر النهضة كانت الفترة عندما نهضة الفن والعلم |
ve bilimin doğrusu hep aynıdır, sadece bilim biraz daha yaşlanmıştır. | TED | و نفس الشئ ينطبق على العلم و حتى فان العلم أقدم |
Bugün, tüm zamanımı bu sorun üzerine çalışmaya adadım ve bilimin beni götürdüğü kadar ileri gideceğim. | TED | لقد كرّست كل وقتي للعمل على هذه المشكلة، وسأذهب حيثما يأخذني العلم. |
İlk tanıştığımızda, teknoloji ve bilimin çok gelişip öyle bir duruma geldiğini ve artık kontrol edemeyeceğimiz noktada olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أخبرتني حين التقينا أول مرة، أن العلم والتقنية قد تقدما بمعدل كبير حيث، كما قلت، |
Eğer inanç ve hurafeler, kanıt ve bilimin yerini almaya başlarsa kendinizi hiç istemediğiniz bir noktada bulabilirsiniz. | TED | عندما تبدأ طريق الإنحدار حيث تؤمن بالقوى الخارقة وتبدل الأدلة والعلم حينها تنتهي إلى مكان لا تريد أن تتواجد به . |
Sanat ve bilimin en son ve müthiş birleşimi. | Open Subtitles | المطلق، الرائع بجنون انصهار الفن والعلم |
Kilise ve bilimin birbirlerine düşman değil de aynı hikâyeyi anlatan farklı diller olduğu kimin aklına gelirdi? | Open Subtitles | أن الكنيسة والعلم كانوا أعداء. لكن مجرد لغات مختلفة تروي نفس القصة. أراد للعقول المماثلة... |
Tıbbi aklın ve bilimin yıllardır yüksek tansiyonun erken tanı ve uygun tedavi ile önlenebileceğini göstermiş olmasına rağmen siyahi erkekler diğer şeylerden daha çok yüksek tansiyondan ölüyorlar. | TED | يموتُ المزيد من الرجال السود بسبب ضغط الدم المرتفع أكثرمن أي شيء آخر، على الرغم من أن عقوداً من الحكمة الطبية والعلم قد برهنت أنه يمكن الوقاية من الموت نتيجة ارتفاع ضغط الدم مع التشخيص في الوقت المناسب والعلاج الملائم. |
Bu, tarihin nasıl bilim yaptığının ve bilimin nasıl tarih yazdığının ve üretilen fikirlerin dünyamızı nasıl değiştirdiğinin hikayesi. | Open Subtitles | إنها قصة تأثير التاريخ على العلم و دور العلم في تغيير وجه التاريخ وكيف أن بعض الأفكار غيرت من عالمنا |
Bu, tarihin nasıl bilim yaptığının ve bilimin nasıl tarih yazdığının ve üretilen fikirlerin dünyamızı nasıl değiştirdiğinin hikayesi. | Open Subtitles | هذه هي قصة كيف صنع التاريخ العلم وكيف صنع العلم التاريخ وكيف غيرت العالم أفكاره الناشئة |
Bunu yel değirmeni tasarımındaki ilerlemeler matematik temelli yeni bilim ve bilimin kullanışlı olması gerektiğini düşünen Simon Stevin gibi insanların inancı sağlamıştı. | Open Subtitles | دعمت هولندا التحديثات في طاحونات الهواء و العلم الجديد المبني علي الرياضيات و اعتقاد ستيڤن وأمثاله |
Bu, tarihin nasıl bilim yaptığının ve bilimin nasıl tarih yazdığının ve üretilen fikirlerin dünyamızı nasıl değiştirdiğinin hikayesi. | Open Subtitles | هذه هي قصة كيف صنع التاريخ العلم وكيف صنع العلم التاريخ وكيف غيرت العالم أفكاره الناشئة |
Bu, tarihin nasıl bilim yaptığının ve bilimin nasıl tarih yazdığının ve üretilen fikirlerin dünyamızı nasıl değiştirdiğinin hikayesi. | Open Subtitles | هذه هي قصة كيف صنع التاريخ العلم وكيف صنع العلم التاريخ وكيف غيرت العالم أفكاره الناشئة |
ve bilimin ruhu nasıl yakalamaya çalıştığını inceleyeceğim. | Open Subtitles | و سأستكشف كيفَ يُحاول العلم ..التقاط الروح |
Bir bardak sütü kapın, ayaklarınızı kaldırın ve bilimin de bayağı tatlı olabileceğini gösterin. | TED | أحضر كأس الحليب خاصتك وارفع قدميك واعكس أن العلم يمكنه أن يكون حلواً جداً . |