İngiliz ve Fransızlar, ülkemizi yıkmak için hastalıklarını getirdiler. | Open Subtitles | الانجليز والفرنسيين جلبوا معهم الوباء لتحل الكارثه على أرضنا |
İmparatorluk ve Fransızlar barış içinde. | Open Subtitles | الإمبراطور والفرنسيين قامو بتحالف للسلام |
İmparator ve Fransızlar bize karşı birlik olduğu sürece hiçbir Fransız bayan seçenek olamaz. | Open Subtitles | ليس منذ أن بداء الامبراطور والفرنسيين في التحرك ضدنا أو لأي من النساء الفرنسيات |
Sahtekarsınız. Tıpkı sizden önceki Amerikalılar ve Fransızlar gibi. | Open Subtitles | انت غربى , مثل الامريكان و الفرنسيين من قبلك |
Ama ülkemi seviyorum ve Fransızlar'ın Amerika'nın en iyi tablosuna sahip olması düşüncesine dayanamıyorum. | Open Subtitles | لكني أحب بلادي وأنا لا أستطيع تفهم فكرة إمتلاك الفرنسيين صورة أمريكا الأعظم |
Çinliler'den başka, Amerikalı, İngiliz ve Fransızlar da varmış. Ne diyorsunuz? | Open Subtitles | بالإضافه إلى الصينيين هُنا البريطانيين والفرنسيين ماذا لديّك تود قوله؟ |
Arkamızda nehir var ve Fransızlar üç tarafımızdan yaklaşıyor. | Open Subtitles | ظهورنا إلى النهر والفرنسيين يطبقون علينا |
İngilizler ve Fransızlar birbirlerinin ordularını neredeyse yok ettiler. | Open Subtitles | جيوش الأنجليز والفرنسيين... دمرت بعضها بعضها.. |
İngilizler ve Fransızlar birbirlerinin ordularını nerdeyse yok ettiler. | Open Subtitles | جيوش الأنجليز والفرنسيين... دمرت بعضها بعضها.. |
Kesinlikle etrafımda tümgeneraller ve Fransızlar olduğu zaman o sürprizi bana söyleyecek. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}داخل محيط محكم السيطرة، {\pos(192,220)}محاط بالحكام والفرنسيين |
ve Fransızlar güzel insanlar, bir kez onlara alışırsan. | Open Subtitles | و الفرنسيين أناس طيبون، ما أن إعتدت عليهم. |
Yumuşak ve Fransızlar'dan gelen tek iyi şey. | Open Subtitles | طعمٌ لذيذ. إنه الشيئ الجيد الوحيد الذي يأتي من الفرنسيين. |
Yumuşak ve Fransızlar'dan gelen tek iyi şey. | Open Subtitles | طعمٌ لذيذ. إنه الشيئ الجيد الوحيد الذي يأتي من الفرنسيين. |
ve Fransızlar için çalışıyor. | Open Subtitles | تعمل لدى الفرنسيين |