İhtimalleri hesapladım ve karar verdim; kaçmaya yetecek vakit yoktu. | Open Subtitles | حسبت الإحتمالات وقررت أنه ليس هناك وقت للهرب |
Dinle, senin teklifini düşündüm, ve karar verdim... | Open Subtitles | إذا اسمع, لقد كنت أفكر في عرضك وقررت |
ve karar verdim... Calgary Olimpiyatları'na katılacağım. | Open Subtitles | وقررت أن أذهب إلى الألعاب الأولمبية في "كالغاري" |
Bunu uzun uzun düşündüm, ve karar verdim ki yolculuktan önce atıştırmalık alırken sizlere sormadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | فكرت بهذا لبعض الوقت و قررت آنني آسفه لعدم سؤالي عن الأشياء التي ترغبون بها قبل شرائي للوجبات الخفيفه لهذه الرحلة |
Gerçeğimizi gördüm ve karar verdim: "Artık yeter!" | Open Subtitles | لقد رأيت حقيقتنا، أيها الخالق "و قررت "لا مزيد من هذا |
Ve karar verdim: "Ne olursa olsun! " | TED | و قررت ، ما هذا .. |
Aşıktım. ve karar verdim. Onu görmeye gittim. | Open Subtitles | وقررت الذهاب لرؤيتها .. |
Kim olduğum hakkında ve karar verdim Paris'e gidecek olan kızım ben. | Open Subtitles | ...وقررت... (إنني الفتاة التي تذهب إلى (باريس... |