Bak, büyürken sana ve kardeşine sert davrandığımı biliyorum, ama bunu anlamalısın, ama annen öldüğünde, sizi kendi başıma büyütmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | انظُر، أعرفُ أني كُنتُ قاسياً في تَربيتِكَ أنتَ و أخيك لكن عليكَ ان تَفهَم عِندما ماتَت والِدَتُك كانَ عليَّ أن أُرَبيكُم لوَحدي |
Fakat, senin olayıdaki benzerliklere de bakarak sana ve kardeşine birisi aklına gekiyormu? | Open Subtitles | ، لكن بسبب تشابُهُ الظروف أبمكانِكٌ بأن تفكرُ بأحدِهم أرادٌ بأن يؤذيكُ أنت و أخيك ؟ |
İşaretimle, ablana ve kardeşine doğru koş. | Open Subtitles | عند إشارتي , اركض نحو أخيك و أختك |
Annen, kendisiyle evlenmemi, sana ve kardeşine babalık etmemi istediğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني والدتك بأنها تريدني أن أكون والداً لك ولأختك |
Annen sana ve kardeşine bir yuva verdi. | Open Subtitles | ... لقد منحتك والدتك ولأخيك منزل |
Senin zayıflığın, babana ve kardeşine olan körlemesine nefretin. | Open Subtitles | موطن ضعفكَ الذي يعميك هو مقتكَ على والدكَ وأخيك. |
Ama sana, annene ve kardeşine karşı olan bu sevgim öyle kör, savruk bir sevgi değil. | Open Subtitles | ولكن الحب الذى أشعر به تجاهك ولأمك واختك,ليس أعمى أو ضعيف |
Şimdi fıçının içinde sağlamda olduğuma göre: Sana ve kardeşine HPV bulaştırdı. | Open Subtitles | هو اصابك انت وشقيقتك بمرض جلدي |
Nerede olduğunu söyle; sana ve kardeşine zarar vermiyeyim. | Open Subtitles | أخبريني بمكانه و لن أؤذيك أنتي و أخيك |
Annen ve kardeşine bağlanmak için zamanı tanır. | Open Subtitles | يعطي لأمك و أخيك الفرصة للاختلاط وحدهما |
Önceden bana ve kardeşine, mahkeme boşanmaya hükmederse... | Open Subtitles | اليس صحيحاً بأنك قلت أمام أخيك و أمامي |
Sana ve kardeşine iyi geceler demek için geleceğim. | Open Subtitles | سوف اكون بالداخل لأقول ليلة هنيئه لك ولأختك |
Sen ve kardeşine ne yaptılar? | Open Subtitles | ماذا فعلوا لك ولأخيك ؟ |
Bugün annene ve kardeşine yakın olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تبقي قريبة من أمك وأخيك اليوم |
Bana bir iyilik yapıp annene ve kardeşine göz kulak ol, tamam mı? | Open Subtitles | إخدمني بمعروف وأهتم لأمك وأخيك ، موافق؟ |
İşi olan, faturaları ödeyen, sana, annene ve kardeşine bakan benim. | Open Subtitles | لانني هنا انا من يملك عملا ويدفع الفواتير واعتني بك وبامك واختك |
Her zaman Gus'a ve kardeşine geri döneceğini söyledim. | Open Subtitles | دائما أخبر (جوس) وشقيقتك أن لا تعودي |