ويكيبيديا

    "ve onları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • و قاموا
        
    • وجعلتهم
        
    • ميجا طن وبكل
        
    • ولم شملهم
        
    • وإعادتهم
        
    • واستخدامها
        
    • و اعطيهم إلى جلاويتش
        
    • وأستطيع اعاده
        
    • ونقضي عليهم
        
    • ويمكن جعلها
        
    • ماتملك ولايملك هذا
        
    • وتقوم
        
    Hazinelerini bir fırının ortasında topladılar ve onları eritmek için üstüne ateşi üflediler. Open Subtitles و قاموا بتجميع كنوزهم فى وسط الفرن و نفخوا النيران فيه ليذيبوا الذهب
    Atlantis'in bilgeliğinin nasıl yüzey insanlarını etkilediğini gördüm... ve onları yüce birer şifa ve bilge insanı yaptığını, Open Subtitles وقد رايت كيف ان معرفة تلانتيس قد طالت العديد من شعوب العالم وجعلتهم شافون عظماء ومعلمون رائعون
    "ve onları şu anda durduramazsınız." Open Subtitles 1.400 ميجا طن وبكل تأكيد لن تستطيع إيقافهم الآن
    ve onları yapmak sabrımı deneyen sıkıcı bir iş. Open Subtitles ولم شملهم هو حجر ملل ويختبر صبري
    Tamam, Tosh'un bilgilerini yarığı açmak için kullanacağız ve onları geri getireceğiz. Open Subtitles حسناً ،إذن سنتخدم معلومات توش لفتح الشق وإعادتهم
    Bir şirket görüyorum göbek bağını yeryüzüne sokmuş hammaddeler için zaten çıkarılmış hammaddeleri alan ve onları tekrar tekrar kullanan bu işlemi yenilenebilir enerji ile yapan. Open Subtitles لموادها الخام بأخذ المواد الخام تلك التي إستخرجت بالفعل واستخدامها مرارا وتكرارا
    Bu giysileri al ve onları düğünü için, Open Subtitles خذ هذه العباءات و اعطيهم إلى جلاويتش من اجل زفافها
    ve onları konuşabilirim. Open Subtitles وأستطيع اعاده الكلام
    Onlara merhaba demek ve onları becermek için orada olacağız. Open Subtitles سنكون هُناك لكي نواجهم ونقضي عليهم.
    Birbirleriyle iletişime geçebilirler... ve onları her ne kontrol ediyorsa... onunla da iletişime geçebilirler. Open Subtitles بإمكانها التواصل مع بعضها ويمكن جعلها تتواصل مع ما يتحكّم بها أيّاً يكن
    Her şeyini kaybetmiş varlıklı bir ailenin ve onları bir arada tutmaktan başka çaresi olmayan bir oğlun hikâyesi. Open Subtitles والآن مع حكاية العائلة الثرية التي فقدت كلّ ماتملك ولايملك هذا الابن أيّ خيار سوى أن يبقيهم معاً
    ve onları alırsınız ve eve getirirsiniz, ve evinizin dekorunu tamamen bozarsınız, TED تشتريهم، تجلبهم الى البيت، وتقوم بتشويه الديكور داخل منزلك.
    Hazinelerini bir fırının ortasında topladılar ve onları eritmek için üstüne ateşi üflediler. Open Subtitles و قاموا بتجميع كنوزهم فى وسط الفرن و نفخوا النيران فيه ليذيبوا الذهب
    Ta ki o askerler ortaya çıkana ve onları büyükbaş hayvanmış gibi katledene kadar. Open Subtitles حتى ظهور البلدوزرز و قاموا بذبحهم مثل النعاج نحن كلنا فخورين بك يا عزيزتي
    Ruslar, birliklerini vapurla Volga ve Don nehirlerinin karşı kıyılarına geçirdiler ve onları yazdan beri ellerinde tuttukları köprü başlarına tıkıştırdılar. Open Subtitles لقد قام الروس بنقل قواتهم (عبر نهرى (الفولجا) و (الدون و قاموا بحشدهم امام رأس الكوبرى الذى كانـوا يدافعون عنـه منـذ الصيف الماضى
    Bir hastaya kız arkadaşı için yardım etmeye çalıştım ve onları ayırdım. Open Subtitles حاولت مساعدة مريض مع حبيبته وجعلتهم ينفصلون
    Biliyosun, akademik olarak çocuklarla çok iyi iletişimin var, Sosyal olarak da, ve onları öğrenmek için heyecanlandırıyorsun. Open Subtitles انت في الحقيقة تتواصلين مع الصغار دراسيا ، اجتماعيا وجعلتهم مسروريين فيما يتعلق بالتعلم
    Ben küçük kardeşlerimi kaldırdım ve onları diz çöktürerek dua ettirdim. Open Subtitles أيقظت أخوتي وأخواتي الصغار... وجعلتهم يركعون للصلاة
    "ve onları şu anda durduramazsınız." Open Subtitles 1.400 ميجا طن وبكل تأكيد لن تستطيع إيقافهم الآن
    ve onları yapmak sabrımı deneyen sıkıcı bir iş. Open Subtitles ولم شملهم هو حجر ملل ويختبر صبري
    Sonra bütün gece bana ne isim takılcak ve onları nasıl geri koyacağım diye düşündüm. Open Subtitles نعم، قضيت الليل أحاول إيجاد حل لما سرقته ومن أين وإعادتهم إلى مكانهم.
    Bu, titreşimleri algılama ve onları çevremizde olup bitenle ilgili bir tasvir oluşturma yeteneği bizim akreplerle paylaştığımız bir şeydir. Open Subtitles وأن تلك القدرة على كشف الاهتزازات واستخدامها لبناء صورة عن محيطنا هو الشيء الذي نشترك فيه مع العقارب.
    Bu giysileri al ve onları düğünü için Glauce'e ver. Open Subtitles خذ هذه العباءات و اعطيهم إلى جلاويتش
    ve onları konuşabilirim. Open Subtitles وأستطيع اعاده الكلام
    Bu da demek oluyor ki zamanı bekleyeceğiz ve onları teker teker avlayacağız. Open Subtitles ونقضي عليهم واحدًا تلو الآخر
    Birbirleriyle iletişime geçebilirler ve onları her ne kontrol ediyorsa onunla da iletişime geçebilirler. Open Subtitles بإمكانها التواصل مع بعضها ويمكن جعلها تتواصل مع ما يتحكّم بها أيّاً يكن
    Karşınızda her şeyini kaybetmiş varlıklı bir ailenin ve onları bir arada tutmaktan başka bir şansı olmayan oğullarının hikayesi. Open Subtitles والآن مع حكاية العائلة الثرية التي فقدت كلّ ماتملك ولايملك هذا الابن أيّ خيار سوى أن يبقيهم معاً
    Bu programla ABD, yurt dışındaki mültecileri belirliyor, aralarından seçiyor ve onları ABD'ye getiriyor. TED باستخدام هذا البرنامج، تنتقي الولايات المتحدة اللاجئين من الخارج وتقوم بجلبهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد