ويكيبيديا

    "ve suyun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • والماء
        
    • الماء و
        
    • المياه
        
    • من الماء
        
    • و الماء
        
    Yalnızca, kuraklığın aşırı olduğu zamanlarda karanın ve suyun bu büyük avcıları karşı karşıya gelir. Open Subtitles فقط عندما يصبح موسم الجفاف باعثا على اليأس هؤلاء الصيادين العظيمين لليابسة والماء من المحتمل أن يلتقوا وجها لوجه
    Hava, yiyecek ve suyun olmadığından bu kötü olur. Open Subtitles كما تفقد الطعام والهواء والماء فهذل سيكون سيىء
    Evet, sıcaklık ve suyun buharlaşmasıyla kristaller kemiğe yapışır. Open Subtitles و الحرارة بخرت الماء و التي سببت البلورات أن تلتصق بالعظام
    Elektrik ve suyun ulaşamadığı bir yere zavallı anayasa nasıl ulaşabilir ki? Open Subtitles كيف يكون بمقدور الدستور الوصول إلى حيث لا يستطيع الماء و الكهرباء الوصول؟
    Fok yavruları yüzebilecek kadar büyürler ve suyun içinde ortadan kaybolurlar. Open Subtitles صغار الفقمات كبرت لتُجيد السباحة و تتوارى عن الأنظار في المياه
    Kırmızı botun bi parçası ve suyun bi parçası babam ne kadar üzgün olduğunu saklamaya çalıştı ama önemsiyordu. Open Subtitles جزء من القارب الأحمر وقليلاً من الماء حاولت أن لا يلاحظ والدي ذلك حتى لا يخيب أمله ولكنه لاحظ
    Kuru boğulmada gırtlak istem dışı kapanarak hava ve suyun ciğerlere girmesini önler. Open Subtitles عندما يحدث الغرق الجاف فإن الحنجرة تغلق لا إرادياً مانعةً الهواء و الماء من دخول الرئتين
    Doğanın, tohumu güneş ve suyun yardımıyla filize çevirmesi için zaman gerek daha sonra... Open Subtitles تحتاج الطبيعة وقتا كي تنمو البذرة الصغيرة بالشمس والماء ، ينمو البرعم وبعد ذلك
    Karavanı varsa elektrik ve suyun olduğu buraya neden kurmadı? Open Subtitles ولماذا لا ينقل مقطورته هنا ، متوفر الكهرباء والماء
    Bazı Kuşaklılar hava ve suyun geri dönüşümü için yeşil mekânın rolüne saygı duymuyor. Open Subtitles من الواضح أن هُناك بعض من مواطنين الحزام لا يحترمون دور المساحات الخضراء في إعادة تدوير الهواء والماء
    Her iki yaklaşım da virüsü öldürmede benzer şekilde etkili olsa da, sabun ve suyun iki faydası vardır: başka şekilde virüs parçacıklarını gizleyebilecek kirleri temizler. TED على الرغم من أن لكلا النهجين نفس الفعالية في قتل الفيروس، إلا أن للصابون والماء فائدتان: في البداية يقوم بإزالة أي أوساخ يمكن أن تخفي جزيئات الفيروس.
    Elektriğin ve suyun hâlâ çalışır durumda olduğu bir hayalet şehir burası, değil mi? Open Subtitles يبدو المكان كأنه مدينة للأشباح. فقط الماء و الكهرباء مازالا موجودان، صحيح؟
    Biraz gıda ve suyun yapamayacağı bir şey yok. Open Subtitles -ألم تكبر قليلاً . إنه مُذهل ما يفعله القليل مِن الماء و الطعام.
    Ormanların yok edilmesi iklimi değiştirir, yeryüzü özelliklerini değiştirerek ve suyun nasıl buharlaştığını ve sistemin içinde hareket etmesini değiştirerek. TED والتصحر يغير المناخ بواسطة تغيير خصائص سطح الأرض وطريقة تبخر المياه وانتقاله عبر النظام.
    Bazı bölgelerde insanlar, deniz surları, taşkın kapakları ve suyun yönünü değiştirecek kanallar inşa ederek tsunamileri durdurmaya çalışmışlar. TED في بعض المناطق حاول الناس وقف تسوناني عن طريق جدران البحر، بوابات الفيضان وقنوات تحويل المياه.
    İyi bir koçbaşı ile çok çabuk kırılabilir ve suyun da sadece 50 metre uzağında. Open Subtitles محطمة أبواب جيدة الصنع تستطيع اختراقها في دقائق وهي تبعد خمسين ياردًا من الماء.
    - ve suyun 30 adım altındaydı. Open Subtitles و 30 قدماً من الماء. أثناء الليل
    Karbon dioksit ve suyun birleştiği yere... Open Subtitles فينتج ثنائيّ أكسيد الكربون و الماء.
    Bu havanın ve suyun saf olmaması. Open Subtitles إنها الشوائب في الجو و الماء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد